semaver
Active member
Yargıtay Birinci Başkanlık Heyeti’nden, ‘adli yıl açılış’ soruşturma başvurusu için cevap Hukukçu Ömer Faruk Eminağaoğlu’nun, isimli yıl açılışında yaşananlar niçiniyle hem Yargıtay Birinci Lideri Mehmet Akarca’nın vazifeden el çektirilmesi tıpkı vakitte hakkında isimli süreç başlatılması istemiyle yaptığı müracaata, Yargıtay Birinci Başkanlık Konseyi bir cümlelik karşılık verdi. Cevapta, “soruşturma açılmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden evrakın süreçten kaldırılmasına karar verildiği” açıklandı. Eminağaoğlu, “Kurul, isimli ve disiplin tarafından sorumluluk altına girmiştir” yansısını gösterdi.
Yeni isimli yıl açılışı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Diyanet İşleri Lideri Ali Erbaş’ın da iştirakiyle gerçekleştirilmiş, açılışta dua okuyan Erbaş, yargı mensupları dahil olmak üzere merasime katılan herkesi “kul” olarak nitelendirmişti. Erbaş, “İnanç, sokakta, mahallede, kentte olmasın, insanın ortasında olsun üzere bir anlayış var. Beşerle Allah içinde olsun, konutuna, ticaretine, siyasetine, adaletine, yargısına yansımasın… Görüyorsunuz ortalığı ayağa kaldırıyorlar” demişti. Hukukçu Eminağaoğlu, hem Akarca tıpkı vakitte Erbaş hakkında isimli ve disiplin süreçlerinin işletilmesi istemiyle müracaatlarda bulunmuştu. Yargıtay Birinci Başkanlık Konseyi, 9 Aralık’taki toplantısında evrakın süreçten kaldırılmasına karar verdi. Münasebet olarak ise evrakın “soruşturma açılmasını gerektirir nitelikte görülmemesi” gösterildi. Şuranın sonucunın kesin nitelikli olması niçiniyle karara ait itiraz yolu kapalı.
“KURUL SORUMLULUK ALTINDA”
Karara ait Cumhuriyet’e konuşan Eminağaoğlu, “adli yıl açılış merasiminde Yargıtay’ın kurumsal kimliğinin yanı sıra laik hukuka ve anayasanın değiştirilemez kararlarına taarruz gerçekleştirildiğini” vurgulayarak, “Bu saldırıyı gerçekleştirenin Yargıtay lideri olması son derece vahim. Bugün artık mahallî mahkemelerde, Yargıçlar ve Savcılar Kurulu’nda değil, yüksek yargıda da yargı bağımsızlığı sıkıntısının en ileri derecede yaşandığı bir devir ortasında bulunuyoruz. Verilen bu kararla Yargıtay Birinci Başkanlık Şurası da isimli ve disiplin istikametinden sorumluluk altına girmiştir” dedi. Eminağaoğlu, karara ait Anayasa Mahkemesi’ne ferdi müracaat yolunun kapalı olduğuna işaret ederek, mahkeme erişim hakkının kısıtlandığını, bu niçinle sonucu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşıyacağını söylemiş oldu.
Yeni isimli yıl açılışı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Diyanet İşleri Lideri Ali Erbaş’ın da iştirakiyle gerçekleştirilmiş, açılışta dua okuyan Erbaş, yargı mensupları dahil olmak üzere merasime katılan herkesi “kul” olarak nitelendirmişti. Erbaş, “İnanç, sokakta, mahallede, kentte olmasın, insanın ortasında olsun üzere bir anlayış var. Beşerle Allah içinde olsun, konutuna, ticaretine, siyasetine, adaletine, yargısına yansımasın… Görüyorsunuz ortalığı ayağa kaldırıyorlar” demişti. Hukukçu Eminağaoğlu, hem Akarca tıpkı vakitte Erbaş hakkında isimli ve disiplin süreçlerinin işletilmesi istemiyle müracaatlarda bulunmuştu. Yargıtay Birinci Başkanlık Konseyi, 9 Aralık’taki toplantısında evrakın süreçten kaldırılmasına karar verdi. Münasebet olarak ise evrakın “soruşturma açılmasını gerektirir nitelikte görülmemesi” gösterildi. Şuranın sonucunın kesin nitelikli olması niçiniyle karara ait itiraz yolu kapalı.
“KURUL SORUMLULUK ALTINDA”
Karara ait Cumhuriyet’e konuşan Eminağaoğlu, “adli yıl açılış merasiminde Yargıtay’ın kurumsal kimliğinin yanı sıra laik hukuka ve anayasanın değiştirilemez kararlarına taarruz gerçekleştirildiğini” vurgulayarak, “Bu saldırıyı gerçekleştirenin Yargıtay lideri olması son derece vahim. Bugün artık mahallî mahkemelerde, Yargıçlar ve Savcılar Kurulu’nda değil, yüksek yargıda da yargı bağımsızlığı sıkıntısının en ileri derecede yaşandığı bir devir ortasında bulunuyoruz. Verilen bu kararla Yargıtay Birinci Başkanlık Şurası da isimli ve disiplin istikametinden sorumluluk altına girmiştir” dedi. Eminağaoğlu, karara ait Anayasa Mahkemesi’ne ferdi müracaat yolunun kapalı olduğuna işaret ederek, mahkeme erişim hakkının kısıtlandığını, bu niçinle sonucu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşıyacağını söylemiş oldu.