HDF (Almanya Toplumsal Demokrat Halk Dernekleri Federasyonu) Almanya’da seçimi az farkla kazanan SPD’nin (Sosyal Demokrat Parti) başkanı Olaf Scholz’a Türklere bir daha ikili vatandaşlık verilmesi ile ilgili mektup gönderdi. Türkçe ve Almanca gönderilen mektup “Sevgili Olaf” samimiyeti ile başlıyor.
HDF Genel Lideri Necip Şahin imzası ile Olaf Scholz’a gönderilen mektup şöyleki:
“Sevgili Olaf
Öncelikle, SPD’yi aldığı bu başarılı seçim kararı için kutluyoruz. Bu sonuç Almanya’da örgütlü bir Toplumsal Demokrat örgüt, fakat beraberinde SPD üyeleri olarak bizi de sevindirdi.
Bu sonuçtan yola çıkarak, SPD öncülüğünde kurulacak bir koalisyon hükümetinden; Türk-Alman işgücü mutabakatının 60. yılında, yıllardır tam sonuçlandırılamayan ikili vatandaşlık konusunun olumlu tahlili için koalisyon protokolüne alınmasını umuyoruz.
Almanya’ya altmış yıl evvel gelip, ekonomik, toplumsal, kültürel alanlarda katkılar sağlamış, ahenk sorunu olmayan bir göçmen kitlesinin, ikili vatandaşlık konusunun Toplumsal Demokrat bir partinin öncülüğünde kurulacak bir hükümet devrinde olumlu bir tahlile kavuşturulmasını bekliyoruz.
Daha evvel mümkün olan fakat 2000 yılındaki yeni Vatandaşlık Yasası ile en büyük göçmen kümesi olan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından geri alınmış bu hakkın yeniden verilmesiyle bu toplumun, Almanya’ya ve SPD’ye daha epeyce itimat duyacağını biliyoruz. Bu konu, geçtiğimiz senelerdaki gelişmeler ışığında ve bilhassa de NSU isimli ırkçı terör örgütünün gerçekleştirdiği katliamlarda devlet kurumlarının gerekli hassaslığı göstermemiş olmasından kaynaklanan ve özellikle kelam konusu toplumda oluşan güvensizliği gidermek açısından büyük kıymet taşımaktadır.
Geçtiğimiz senelerda SPD’nin katkılarıyla, olumlu tarafta değişiklikler yapılmış olsa da Almanya’da epey yıl hayatış bir toplumun Avrupa Birliği ülkelerinin de gerisinden üçüncü bir ülke sürecine layık görülmesi kabul edilemez. Yapılan değişikliklerle birlikte, 2000 yılından evvelki ikili vatandaşlık imkanının ondan sonrasında ortadan kaldırılması ve son olarak da opsiyon modelinin kaldırılması, kelam konusu toplumun içerisinde büyük eşitsizliklerin ortaya çıkmasına niye olmuştur. O denli ki, birebir aile bireylerinin Almanya’ya olan bağlarının birebir derecede bulunmasına karşın, uygulamaya konan ve ondan sonrasında yeniden değiştirilen yasal çerçeveden dolayı kimi vakit tek vatandaşlık seçmeye zorlandığı, kimi vakit ise ikili vatandaşlık hakkına sahip olduğu, sık rastlanan bir gerçektir.
Bunun üzere ve buna misal toplumsal eşitsizliklerin ortadan kaldırılması ise, kanımızca toplumsal demokrasinin temel bir prensibi olmalıdır. Toplumsal demokrasinin unsurların eşitlik unsuruna uymayan bir durumun, SPD iktidarında düzeltilip, – Alman vatandaşlığına geçerken eski vatandaşlıktan çıkma zorunluluğunun kaldırılması; – Alman vatandaşlarının diğer bir vatandaşlığı almalarının önündeki pürüzün kaldırılması yapılması gereken en eşitlikçi ve küresel dünyanın şartlarına en uygun tahlil olacağını düşünüyoruz.
Almanya’ya bir epey taraflardan altmış yılda büyük katkılar vererek kendisini kabul ettiren göçmenlerin hakkı olan ikili vatandaşlık imkanının da SPD iktidarında verilmesiyle, bu sürecin taçlandırılacağını düşünüyoruz.
Almanya Toplumsal Demokrat Halk Dernekleri Federasyonu (HDF) olarak, kurulduğumuz 1977 yılından beri verdiğimiz eşit haklar gayretimizin, SPD ile paralellik gösterdiğini biliyoruz. Üyelerimizin çoğunluğu beraberinde SPD’nin de parti üyesi, mahallî ve ülke genelinde milletvekili ve idare konseyi yöneticisi olarak bakılırsav yapmaktadırlar. Bu olumlu gerçekler ışığında SPD’den ikili vatandaşlık hakkımızın verilmesi konusunu bekliyoruz.”
Deniz Gezginci – Münih
HDF Genel Lideri Necip Şahin imzası ile Olaf Scholz’a gönderilen mektup şöyleki:
“Sevgili Olaf
Öncelikle, SPD’yi aldığı bu başarılı seçim kararı için kutluyoruz. Bu sonuç Almanya’da örgütlü bir Toplumsal Demokrat örgüt, fakat beraberinde SPD üyeleri olarak bizi de sevindirdi.
Bu sonuçtan yola çıkarak, SPD öncülüğünde kurulacak bir koalisyon hükümetinden; Türk-Alman işgücü mutabakatının 60. yılında, yıllardır tam sonuçlandırılamayan ikili vatandaşlık konusunun olumlu tahlili için koalisyon protokolüne alınmasını umuyoruz.
Almanya’ya altmış yıl evvel gelip, ekonomik, toplumsal, kültürel alanlarda katkılar sağlamış, ahenk sorunu olmayan bir göçmen kitlesinin, ikili vatandaşlık konusunun Toplumsal Demokrat bir partinin öncülüğünde kurulacak bir hükümet devrinde olumlu bir tahlile kavuşturulmasını bekliyoruz.
Daha evvel mümkün olan fakat 2000 yılındaki yeni Vatandaşlık Yasası ile en büyük göçmen kümesi olan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından geri alınmış bu hakkın yeniden verilmesiyle bu toplumun, Almanya’ya ve SPD’ye daha epeyce itimat duyacağını biliyoruz. Bu konu, geçtiğimiz senelerdaki gelişmeler ışığında ve bilhassa de NSU isimli ırkçı terör örgütünün gerçekleştirdiği katliamlarda devlet kurumlarının gerekli hassaslığı göstermemiş olmasından kaynaklanan ve özellikle kelam konusu toplumda oluşan güvensizliği gidermek açısından büyük kıymet taşımaktadır.
Geçtiğimiz senelerda SPD’nin katkılarıyla, olumlu tarafta değişiklikler yapılmış olsa da Almanya’da epey yıl hayatış bir toplumun Avrupa Birliği ülkelerinin de gerisinden üçüncü bir ülke sürecine layık görülmesi kabul edilemez. Yapılan değişikliklerle birlikte, 2000 yılından evvelki ikili vatandaşlık imkanının ondan sonrasında ortadan kaldırılması ve son olarak da opsiyon modelinin kaldırılması, kelam konusu toplumun içerisinde büyük eşitsizliklerin ortaya çıkmasına niye olmuştur. O denli ki, birebir aile bireylerinin Almanya’ya olan bağlarının birebir derecede bulunmasına karşın, uygulamaya konan ve ondan sonrasında yeniden değiştirilen yasal çerçeveden dolayı kimi vakit tek vatandaşlık seçmeye zorlandığı, kimi vakit ise ikili vatandaşlık hakkına sahip olduğu, sık rastlanan bir gerçektir.
Bunun üzere ve buna misal toplumsal eşitsizliklerin ortadan kaldırılması ise, kanımızca toplumsal demokrasinin temel bir prensibi olmalıdır. Toplumsal demokrasinin unsurların eşitlik unsuruna uymayan bir durumun, SPD iktidarında düzeltilip, – Alman vatandaşlığına geçerken eski vatandaşlıktan çıkma zorunluluğunun kaldırılması; – Alman vatandaşlarının diğer bir vatandaşlığı almalarının önündeki pürüzün kaldırılması yapılması gereken en eşitlikçi ve küresel dünyanın şartlarına en uygun tahlil olacağını düşünüyoruz.
Almanya’ya bir epey taraflardan altmış yılda büyük katkılar vererek kendisini kabul ettiren göçmenlerin hakkı olan ikili vatandaşlık imkanının da SPD iktidarında verilmesiyle, bu sürecin taçlandırılacağını düşünüyoruz.
Almanya Toplumsal Demokrat Halk Dernekleri Federasyonu (HDF) olarak, kurulduğumuz 1977 yılından beri verdiğimiz eşit haklar gayretimizin, SPD ile paralellik gösterdiğini biliyoruz. Üyelerimizin çoğunluğu beraberinde SPD’nin de parti üyesi, mahallî ve ülke genelinde milletvekili ve idare konseyi yöneticisi olarak bakılırsav yapmaktadırlar. Bu olumlu gerçekler ışığında SPD’den ikili vatandaşlık hakkımızın verilmesi konusunu bekliyoruz.”
Deniz Gezginci – Münih