Diyarbakır Dicle Üniversitesi Psikiyatri Kısmı Anabilim Kolu Öğretim Üyesi ve Bağımlılıkla Gayret Merkezi Müdürü Prof. Dr. Abdullah Atlı, ’26 Haziran Milletlerarası Uyuşturucu kullanması ve Kaçakçılığı ile Çaba Günü’ kapsamında kıymetlendirme yaptı. Koronavirüs sürecinde, Diyarbakır’da uyuşturucu kullanmasında artış görüldüğüne dikkat çeken Prof. Dr. Atlı, en hayli kullanılan uyuşturucu unsurların ise yoksul kokaini olarak da isimlendirilen ‘metamfetamin’ olduğunu söylemiş oldu.
KORKUTAN ARTIŞ
Koronavirüs sürecinde uyuşturucu kullanmasındaki artışın sebebi olarak, insanlardaki kapalı alan, kaygılanma, hastalık telaşı, yakınlarının vefatı ve bununla bağlantılı telaş depresyonunun tesirli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Atlı, “en çok kullanılan uyuşturucu unsurların başında da metamfetamin gelmekte. Sentetik bir husus olan metamfetamin, halk içinde kristal olarak bilinmektedir. Mart 2020’dilk evvel bizim kliniğimize haftada 1-2 metamfetamin bağımlısı başvurmakta iken, şu an haftada yaklaşık 10-15 metamfetamin bağımlısı hasta başvuruyor. bir daha tıpkı biçimde, eroin bağımlılığı dediğimiz opiyat bağımlılığı kümesi hastalar, 2020 Mart ayından evvel haftada 2-3 tane başvurmaktayken, şu an ortalama 8-10 hasta başvurmakta ve bunların 5-6’sı naltrekson tedavisini kabul etmekte. Bunlara naltrekson çip tedavisi uyguluyoruz. Bu da şunu gösteriyor; maalesef korona sürecinde birinci etapta bir azalma varmış üzere gözükmekle birlikte, aslında koronanın değerli komplikasyonlarından biri de husus kullanmasının artması olarak tabir edebiliriz” dedi.
45’E KADAR İLERLEDİ
Bu süreçte bağımlılık yaşının da ilerlediğini aktaran Prof. Dr. Abdullah Atlı, “Bağımlılık, aslında genç yaş hastalığı olarak görülüyordu lakin bu korona sürecinden daha sonra maalesef bağımlılık yaş aralığı büyüdü diyebiliriz. Evvelden 15-25, 15-30 yaş içinde önemli bir sorun olarak görülüyorken, şu an bizim bölgemiz için söyleyebilirim ki maalesef 40’lı, 45’li yaşlara kadar ilerlemiş. Artık 40-45 yaşlarında beşerler bile metamfetamin, esrar ve eroin bağımlılığı başta olmak üzere, bağımlılık niçiniyle bize başvuruyor. Bağımlılık, tedavi edilebilir bir hastalıktır. Bunun altını tekrar çiziyorum, bağımlılık, tedavi edilebilir bir hastalıktır. Ailelerin önemli külfetleri olabiliyor. Bilhassa çocukları ve eşleri bağımlı olan aileler, kimi vakit hayli büyük utanç hissedebilir, kimi vakit epeyce büyük suçluluk hissedebilir, kimi vakit epeyce büyük ümitsizlik ve ümitsizlik hissedebilir. Güya tedavi edilmeyecek bir hastalık üzere algılayabilir, lakin şunu vurgulamakta yarar var, şimdi bütün unsurların tedavisi mümkündür” diye konuştu.
NARKOTİK NE DİYOR?
Narkotik Kabahatlerle Gayret Daire Başkanlığı geçtiğimiz günlerde “senelera nazaran ülkemizde ele geçirilen kokain ölçüsü ve müdahale edilen uyuşturucu olay sayıları artmasına karşın, kokain bazlı olay sayısı düşmektedir” açıklamasında bulunmuştu.
KORKUTAN ARTIŞ
Koronavirüs sürecinde uyuşturucu kullanmasındaki artışın sebebi olarak, insanlardaki kapalı alan, kaygılanma, hastalık telaşı, yakınlarının vefatı ve bununla bağlantılı telaş depresyonunun tesirli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Atlı, “en çok kullanılan uyuşturucu unsurların başında da metamfetamin gelmekte. Sentetik bir husus olan metamfetamin, halk içinde kristal olarak bilinmektedir. Mart 2020’dilk evvel bizim kliniğimize haftada 1-2 metamfetamin bağımlısı başvurmakta iken, şu an haftada yaklaşık 10-15 metamfetamin bağımlısı hasta başvuruyor. bir daha tıpkı biçimde, eroin bağımlılığı dediğimiz opiyat bağımlılığı kümesi hastalar, 2020 Mart ayından evvel haftada 2-3 tane başvurmaktayken, şu an ortalama 8-10 hasta başvurmakta ve bunların 5-6’sı naltrekson tedavisini kabul etmekte. Bunlara naltrekson çip tedavisi uyguluyoruz. Bu da şunu gösteriyor; maalesef korona sürecinde birinci etapta bir azalma varmış üzere gözükmekle birlikte, aslında koronanın değerli komplikasyonlarından biri de husus kullanmasının artması olarak tabir edebiliriz” dedi.
45’E KADAR İLERLEDİ
Bu süreçte bağımlılık yaşının da ilerlediğini aktaran Prof. Dr. Abdullah Atlı, “Bağımlılık, aslında genç yaş hastalığı olarak görülüyordu lakin bu korona sürecinden daha sonra maalesef bağımlılık yaş aralığı büyüdü diyebiliriz. Evvelden 15-25, 15-30 yaş içinde önemli bir sorun olarak görülüyorken, şu an bizim bölgemiz için söyleyebilirim ki maalesef 40’lı, 45’li yaşlara kadar ilerlemiş. Artık 40-45 yaşlarında beşerler bile metamfetamin, esrar ve eroin bağımlılığı başta olmak üzere, bağımlılık niçiniyle bize başvuruyor. Bağımlılık, tedavi edilebilir bir hastalıktır. Bunun altını tekrar çiziyorum, bağımlılık, tedavi edilebilir bir hastalıktır. Ailelerin önemli külfetleri olabiliyor. Bilhassa çocukları ve eşleri bağımlı olan aileler, kimi vakit hayli büyük utanç hissedebilir, kimi vakit epeyce büyük suçluluk hissedebilir, kimi vakit epeyce büyük ümitsizlik ve ümitsizlik hissedebilir. Güya tedavi edilmeyecek bir hastalık üzere algılayabilir, lakin şunu vurgulamakta yarar var, şimdi bütün unsurların tedavisi mümkündür” diye konuştu.
NARKOTİK NE DİYOR?
Narkotik Kabahatlerle Gayret Daire Başkanlığı geçtiğimiz günlerde “senelera nazaran ülkemizde ele geçirilen kokain ölçüsü ve müdahale edilen uyuşturucu olay sayıları artmasına karşın, kokain bazlı olay sayısı düşmektedir” açıklamasında bulunmuştu.