Pandeminin eksi altında geçen 2020 yılını 2,55 milyar dolar ihracatla kapatan, bu yılın birinci altı ayında ise 1,7 milyar dolar ihracat gerçekleştiren Türkiye konut ve mutfak eşyaları dalı, ülkenin toplam ihracatına verdiği katkıyı sürdürüyor. Markalaşmaya ve yıl sonunda 3,4 milyar dolarlık ihracata odaklanan dal, Avrupa’daki varlığını daha da güçlendirecek.
Bu doğrultuda yeni devir stratejilerini ve ihracat gayelerini oluşturan Mesken ve Mutfak Eşyaları Sanayicileri ve İhracatçıları Derneği (EVSİD), yeni ihracat pazarlarına giriş yapma ve tasarım-markalaşma odaklı çalışmalara tartı verecek.
Avrupa’ya yük verecek
Bölüm olarak yıl sonu ihracat gayelerinin 3,4 milyar dolar olduğunu belirten EVSİD Lideri Talha Özger, “Yılın birinci yarısındaki ihracatımızın artışında lokomotif eser kümeleri yüzde 65 artışla elektrikli küçük mutfak eşyaları ve yüzde 55 artışla metalden mamul pişirme gereçleri oldu. Seramik kesimindeki yeni yatırımlar kararında ise artış yüzde 85 oranında gerçekleşti. İhracat ünite kıymetimizi de 3,8 dolara çıkarmak için ter döküyoruz. Bölüm olarak en çok ihracatımızı yüzde 58 ile Avrupa’ya gerçekleştiriyoruz. Pandemi öncesi Avrupa’nın hissesi yüzde 55’ti ve hem lojistik avantajımız birebir vakitte Asya Ülkeleri’nden farklı tedarikçi arayışı bizi Avrupa pazarında daha da avantajlı pozisyona getirdi. İkinci değerli pazarımız Ortadoğu, üçüncü ise Afrika ki sıklıkla Kuzey Afrika Ülkeleri. Önümüzdeki devirde pazar olarak güçlenmek istediğimiz Amerika, Latin Amerika, Sahra Altı Afrika ve Asya’daki hissemizi arttırmayı hedefliyoruz. Öteki taraftan Avrupa pazarının yakın gelecekte talebini arttıracağını, pandeminin 2022 yılı ile bir arada denetim altına alınmasıyla Avrupa’nın bölümümüz için kıymetini artıracağını düşünüyoruz.” biçiminde konuştu.
‘Invitation Only Europe’ için hazırlıklar sürüyor
İhracata yönelik yürüttükleri çalışmalara da değinen Talha Özger, iştirakçilerin yüzde 75 oranında faaliyetlerine eşlik ettikleri kapsamlı bir Ur-Ge projesini yeni tamamladıklarını bildirdi. Yakında yeni bir Ur-Ge’yi hayata geçireceklerini açıklayan Özger, “Bu projede endüstriyel tasarım, e-ticaret ve pazarlama alanında danışmanlıklarla farklı adımlar atmak ve projelerimizi zenginleştirmek istiyoruz. 2021 yılında sanal heyetler organize etmeye başlamıştık, Latin Amerika, Avrupa ve Sahra Altı Afrika heyetlerimizden daha sonra yıl sona ermeden Asya ve Avustralya’da sanal heyetlerimizi devam ettirmeyi planlıyoruz. Her yıl İstanbul’da gerçekleştirdiğimiz ‘Invitation Only Istanbul’ ve Avrupa’ya taşıdığımız ‘Invitation Only Europe’ için pandemiye bağlı olarak hazırlıklarımızı devam ettiriyoruz.” dedi.
“Sanayici maliyet artışlarını cebinden karşılıyor”
Hammadde fiyatlarındaki fahiş artışların devam ettiğini, konteyner zahmetinin ise kısmen sürdüğünü belirten Talha Özger, şunları kaydetti: “Üretimdeki maliyet artışları doğal olarak dalımızı olumsuz etkiliyor. Kesimle her iki sorun ile ilgili olarak yaptığımız değerlendirmede girdi maliyetlerimizin artmasına rağmen bunu birebir oranda satış meblağlarına yansıtmanın mümkün olamadığını gördük. Biz aylık bazda artık ihracatın yanı sıra ünite ihracat kıymetlerimizi de izliyoruz ve hammadde, lojistik, güç, personellik, ambalaj üzere tüm girdi maliyetlerimizde artışlar yaşanmasına karşın 2021 yılının birinci dört ayında ünite fiyatlarda yalnızca yüzde 10’luk bir artış kelam konusu. Demek ki maliyet artışlarının büyük kısmını endüstrici kendi karından, yapması gereken yatırımından feragat ederek karşılamış gözüküyor.”
“Çin’den daha sonra en büyük ikinci ihracatçıyız”
Türk mesken ve mutfak eşyaları bölümünün bedel bazında dünya sıralamasında ihracatta Polonya’nın akabinde 8’inci sırada yer aldığına işaret eden Talha Özger, şu değerlendirmeyi yaptı: “Çin pazarda dominant bir oyuncu ve tek başına kesim ihracatının yüzde 55’ini gerçekleştiriyor. İkinci en büyük ihracatçı olan Almanya’nın pazar hissesi ise yalnızca yüzde 6. Türkiye tüm bu rakiplerinin içinde farklı bir yapıya sahip zira kuvvetli bir üretim yapımız var. Çin’den daha sonra en büyük net ihracatçı pozisyonundayız. İhracatta 2021 yılına Türkiye olarak uygun başladık. Yılın geri kalanında benzeri performansı devam ettirebilirsek dünya sıralamasında bir yahut iki basamak üste çıkabileceğimizi söyleyebiliriz. Bölüm olarak maksadımız birinci etapta dünyada birinci 3’e girmek. Bizim öncelikli amacımız İtalya, Hollanda, Fransa, ABD ve Polonya’yı geride bırakmak olacak. Bu amaca ulaşabilmek için ülke ve dal olarak ünite ihracat tutarlarımızı üste çekmeye odaklanarak bu istikamette stratejiler geliştirmeliyiz. 2022 daha sonrasında ise başta ABD pazarı olmak üzere farklı ülkelere açılmak istiyoruz. Yurtharicinde ofis, depo, lojistik merkezleri üzere tahlilleri devreye alarak amaç alıcı pazarlara daha yakın olmalıyız.”
Okumaya devam et...
Bu doğrultuda yeni devir stratejilerini ve ihracat gayelerini oluşturan Mesken ve Mutfak Eşyaları Sanayicileri ve İhracatçıları Derneği (EVSİD), yeni ihracat pazarlarına giriş yapma ve tasarım-markalaşma odaklı çalışmalara tartı verecek.
Avrupa’ya yük verecek
Bölüm olarak yıl sonu ihracat gayelerinin 3,4 milyar dolar olduğunu belirten EVSİD Lideri Talha Özger, “Yılın birinci yarısındaki ihracatımızın artışında lokomotif eser kümeleri yüzde 65 artışla elektrikli küçük mutfak eşyaları ve yüzde 55 artışla metalden mamul pişirme gereçleri oldu. Seramik kesimindeki yeni yatırımlar kararında ise artış yüzde 85 oranında gerçekleşti. İhracat ünite kıymetimizi de 3,8 dolara çıkarmak için ter döküyoruz. Bölüm olarak en çok ihracatımızı yüzde 58 ile Avrupa’ya gerçekleştiriyoruz. Pandemi öncesi Avrupa’nın hissesi yüzde 55’ti ve hem lojistik avantajımız birebir vakitte Asya Ülkeleri’nden farklı tedarikçi arayışı bizi Avrupa pazarında daha da avantajlı pozisyona getirdi. İkinci değerli pazarımız Ortadoğu, üçüncü ise Afrika ki sıklıkla Kuzey Afrika Ülkeleri. Önümüzdeki devirde pazar olarak güçlenmek istediğimiz Amerika, Latin Amerika, Sahra Altı Afrika ve Asya’daki hissemizi arttırmayı hedefliyoruz. Öteki taraftan Avrupa pazarının yakın gelecekte talebini arttıracağını, pandeminin 2022 yılı ile bir arada denetim altına alınmasıyla Avrupa’nın bölümümüz için kıymetini artıracağını düşünüyoruz.” biçiminde konuştu.
‘Invitation Only Europe’ için hazırlıklar sürüyor
İhracata yönelik yürüttükleri çalışmalara da değinen Talha Özger, iştirakçilerin yüzde 75 oranında faaliyetlerine eşlik ettikleri kapsamlı bir Ur-Ge projesini yeni tamamladıklarını bildirdi. Yakında yeni bir Ur-Ge’yi hayata geçireceklerini açıklayan Özger, “Bu projede endüstriyel tasarım, e-ticaret ve pazarlama alanında danışmanlıklarla farklı adımlar atmak ve projelerimizi zenginleştirmek istiyoruz. 2021 yılında sanal heyetler organize etmeye başlamıştık, Latin Amerika, Avrupa ve Sahra Altı Afrika heyetlerimizden daha sonra yıl sona ermeden Asya ve Avustralya’da sanal heyetlerimizi devam ettirmeyi planlıyoruz. Her yıl İstanbul’da gerçekleştirdiğimiz ‘Invitation Only Istanbul’ ve Avrupa’ya taşıdığımız ‘Invitation Only Europe’ için pandemiye bağlı olarak hazırlıklarımızı devam ettiriyoruz.” dedi.
“Sanayici maliyet artışlarını cebinden karşılıyor”
Hammadde fiyatlarındaki fahiş artışların devam ettiğini, konteyner zahmetinin ise kısmen sürdüğünü belirten Talha Özger, şunları kaydetti: “Üretimdeki maliyet artışları doğal olarak dalımızı olumsuz etkiliyor. Kesimle her iki sorun ile ilgili olarak yaptığımız değerlendirmede girdi maliyetlerimizin artmasına rağmen bunu birebir oranda satış meblağlarına yansıtmanın mümkün olamadığını gördük. Biz aylık bazda artık ihracatın yanı sıra ünite ihracat kıymetlerimizi de izliyoruz ve hammadde, lojistik, güç, personellik, ambalaj üzere tüm girdi maliyetlerimizde artışlar yaşanmasına karşın 2021 yılının birinci dört ayında ünite fiyatlarda yalnızca yüzde 10’luk bir artış kelam konusu. Demek ki maliyet artışlarının büyük kısmını endüstrici kendi karından, yapması gereken yatırımından feragat ederek karşılamış gözüküyor.”
“Çin’den daha sonra en büyük ikinci ihracatçıyız”
Türk mesken ve mutfak eşyaları bölümünün bedel bazında dünya sıralamasında ihracatta Polonya’nın akabinde 8’inci sırada yer aldığına işaret eden Talha Özger, şu değerlendirmeyi yaptı: “Çin pazarda dominant bir oyuncu ve tek başına kesim ihracatının yüzde 55’ini gerçekleştiriyor. İkinci en büyük ihracatçı olan Almanya’nın pazar hissesi ise yalnızca yüzde 6. Türkiye tüm bu rakiplerinin içinde farklı bir yapıya sahip zira kuvvetli bir üretim yapımız var. Çin’den daha sonra en büyük net ihracatçı pozisyonundayız. İhracatta 2021 yılına Türkiye olarak uygun başladık. Yılın geri kalanında benzeri performansı devam ettirebilirsek dünya sıralamasında bir yahut iki basamak üste çıkabileceğimizi söyleyebiliriz. Bölüm olarak maksadımız birinci etapta dünyada birinci 3’e girmek. Bizim öncelikli amacımız İtalya, Hollanda, Fransa, ABD ve Polonya’yı geride bırakmak olacak. Bu amaca ulaşabilmek için ülke ve dal olarak ünite ihracat tutarlarımızı üste çekmeye odaklanarak bu istikamette stratejiler geliştirmeliyiz. 2022 daha sonrasında ise başta ABD pazarı olmak üzere farklı ülkelere açılmak istiyoruz. Yurtharicinde ofis, depo, lojistik merkezleri üzere tahlilleri devreye alarak amaç alıcı pazarlara daha yakın olmalıyız.”
Okumaya devam et...