Hüseyin GÖKÇE
ANTALYA-Ankara Sanayi Odası(ASO) Meslek Komiteleri Ortak Toplantısında 2002-2026 yıllarını kapsayan stratejik plan çalışmaları ve Avrupa Yeşil Mutabakatı ve bunun Türkiye’ye mümkün tesirleri tartışıldı.
Avrupa Yeşil Mutabakatı ile ilgili toplantının açılışında konuşan Lider Nurettin Özdebir, ASO olarak sanayi alanında yaşanan ulusal ve memleketler arası gelişmeleri yakından takip ederek üyelerine sundukları hizmetleri geliştirdiklerini söylemiş oldu.
“Engel üzere görünen hudutta karbon düzenlemesine yeni fırsat olarak da bakılabilir”
Ankara sanayicisinin yüksek katma paha üretmesine ve rekabet gücünün artırılmasına yönelik teşebbüslerde bulundukları bilgisini veren Özdebir, Avrupa Yeşil Mutabakatı konusunda geç kalmadan harekete geçilmesi gerektiğini belirtti.
Mutabakatın yalnızca bir etraf stratejisi olmadığının altını çizen Nurettin Özdebir, “Sınırda karbon uygulamaları endüstrinin önünde bir mahzur üzere gözükse de, sürece süratli bir adaptasyonla yeni fırsatlar olarak bakmak da mümkündür.” dedi.
Son periyotta ivme kazanan ihracatta, sürdürülebilirliğin devamı açısından, bu mutabakata ahenk sürecinin, hayli kritik bir ehemmiyete sahip olduğunun altını çizen Özdebir, ahengin beraberinde ömür kalitesini de artıracağını anlattı.
Konuşmasında makroekonomik gelişmelere ait değerlendirmelerde de bulunan Nurettin Özdebir, dünyanın pandemi ile içine girdiği bol para periyodunun sonunun yaklaştığını söylemiş oldu.
Mart ayından bu yana risk algısı ve belirsizliklerin hala yüksek düzeyde olduğunu lisana getiren Özdebir, bunun da siyaset yapıcıların uygun iktisat siyasetini formüle etmesini zorlaştırdığını bildirdi.
Son periyotta uygulanan nakdî sıkılaşma siyasetlerinin maksadını realize edemediğini vurgulayan Özdebir, iktisadın tıpkı anda hem yüksek faizin tıpkı vakitte yüksek kurun kıskacında kaldığını anlattı.
Özdebir, yüksek enflasyonun meçhullüğü artırıp, üretimde aksamalara niye olurken, memleketler arası piyasada rekabet gücünü da zayıflattığını bildirdi.
“Sanayi, ithalata bağımlı olmayan üretimle sağlıklı yapıya kavuşur”
Sanayi siyasetinin; üretim odaklı bir yaklaşımla, yüksek katma paha yaratan ve ithalata bağımlı olmayan üretim modeli ile sağlıklı bir yapıya kavuşacağını söyleyen Özdebir,
“Geçmiş senelerda ülke olarak tercihimiz, yabancı sermaye ile finanse edilen ithalata bağımlı bir endüstrileşme siyasetiydi. Bu niçinle, faal yapısal dönüşüm siyasetlerinin devreye girmesi gerektiğine inanıyorum. Yapısal dönüşüm, üretimi harekete geçirecek yapısal tedbirlerdir” dedi.
Dışa bağımlılığın azaltılması için sermaye malı üretimine katkı sağlayacak teşvik sisteminin devreye girmesi gerektiğini vurgulayan Nurettin Özdebir, buradaki üretim artışıyla sağlanacak refahın, Türkiye’yi hak ettiği kalkınma düzeyine ulaştıracağını anlattı.
Özdebir, “Ülke iktisadının, mevcut olumsuz konjonktürü geride bırakıp, yeniden yüksek büyüme patikasına girebilmesi için; verimlilik, rekabet gücü ve ihracat artışına yönelik iktisat siyasetleri revize edilerek, üreten katma kıymet yaratan bir iktisat yapısına dönüşmesi gerekmektedir. 2022 daha sonrası kuvvetli bir büyüme ve dengelenmenin sağlanmasında, yapısal ıslahatların uygulanabilirliği, uzun vadeli istikrar açısından çok değer arz edecektir” sözlerini kullandı.
Ülkede işsizlik kıymetli gündem maddesiyken, sanayicilerin nitelikli işgücü bulamadığının altını çizen Özdebir, ASO’nun işgücünün niteliğinin yükseltilmesi için yapılması gereken çalışmalardan bahsetti.
“ASO 2’nci OSB Lideri Ardıç 175 ülke başkanına yeşil dönüşüm anlatacak”
ASO 2’nci OSB olarak ekonomik, toplumsal, çevresel sürdürülebilirlik şuuruyla hareket ettiklerini belirten ASO 2’nci OSB Lideri Seyit Ardıç, global gündemin merkezinde yeşil dönüşümün bulunduğunu bildirdi.
Haziran ayında bölgede Endüstrinin Yeşil Rotası isimli bir kampanya başlattıklarını hatırlatan Ardıç, birinci toplantıyı Haziran ayında yaptıklarını akabinde da Yeşil Ünite oluşturarak, burada çalışanı gaz salınımı, karbon ve ayak izi hesaplamalarıyla ilgili temel eğitiminin tamamlandığını söylemiş oldu.
Geçtiğimiz hafta prestijiyle OSB’nin kurumsal karbon ayakizi hesaplamalarına başladıklarını tabir eden Ardıç, “Bölgemizde doğal kaynak kullanmasının azaltılması için, atıksuyun geri kazanılması, atıklardan biyogaz eldesi ve güneş gücü sistemlerinin kurulumuna yönelik teknik fizibilite çalışmaları yürütüyoruz” dedi.
ASO 2’nci OSB’nin Ankara’da Sıfır Atık Temel Evrakı alan birinci OSB oldukları bilgisini de veren Seyit Ardıç, toplanan atık elektrikli eşyalardan elde edilen geliri eğitim faaliyetlerinde kullanacaklarını söz etti.
Öte yandan bu yıl Kasım ayında İskoçya’da düzenlenecek iklim değişikliği panelinde, ASO 2’nci OSB Lideri Seyit Ardıç, 175 ülkenin önder ve bürokratına, OSB’de yapılan yeşil dönüşüm çalışmaları hakkında bilgi verecek.
Altuğ: Türkiye fosil yakıtlardan çıktıkça kazanacak
İklim Değişikliği Siyasetleri Araştırma Derneği ismine bir konuşma yapan Tekin Altuğ, güçte yüksek oranlı dışa bağımlı olan Türkiye’nin, fosil yakıtlardan çıktıkça iklim değişikliği istikametinden yararlı olacağını belirtti.
Avrupa’nın üretimde karbonsuz teknoloji istediğini bildiren Altuğ, Paris İklim Anlaşması’nın ülkemizde yürürlüğe girmesiyle karbondioksit salınımıyla ilgili taahhütler verileceğini söylemiş oldu. İhracata bahis mallara ait üretim kaynaklı karbondioksit hesaplaması yapılacağı bilgisini veren Altuğ, işletme bazında karbon emisyonu hesaplanacağına değindi.
Avrupa’nın üretimde etrafa hassas teknolojileri kullananları destekleyecek bir düzenek kuracağını söyleyen Tekin Altuğ, bundan daha sonra karbon nötr teriminin daha epey duyulmaya başlanacağını söz etti.
Bozkırlıoğlu: İklim değişikliği yerine iklim krizi konuşuluyor
ESG Partner Danışmanlık A.Ş ismine bir sunum yapan Özge Kepenek Bozkırlıoğlu, artık iklim değişikliği yerine iklim krizinin konuşulmaya başlandığını bildirdi.
Avrupa’nın üretimde emisyonu azaltmayan üretim bölgelerinden yapılan ithalata karşı çıktığını söyleyen Kepenek, artık kalkınma modellerinin de değiştiğini aktarırken, 2050 yılından itibaren AB’nin karbon nötr hale geleceğini vurguladı.
Toplantıya KOSGEB ismine katılan KOSGEB Teknoloji Yenilik ve Yerlileştirme Daire Lideri Dr. Mehmet Görkem Gürbüz, KOSGEB’in yalnızca Ar-Ge değil Ür-Ge’ye de takviye verdiğini söylemiş oldu ve önümüzdeki süreçte bu alanda verilmesi planlanan takviyelerden bahsetti.
Okumaya devam et...
ANTALYA-Ankara Sanayi Odası(ASO) Meslek Komiteleri Ortak Toplantısında 2002-2026 yıllarını kapsayan stratejik plan çalışmaları ve Avrupa Yeşil Mutabakatı ve bunun Türkiye’ye mümkün tesirleri tartışıldı.
Avrupa Yeşil Mutabakatı ile ilgili toplantının açılışında konuşan Lider Nurettin Özdebir, ASO olarak sanayi alanında yaşanan ulusal ve memleketler arası gelişmeleri yakından takip ederek üyelerine sundukları hizmetleri geliştirdiklerini söylemiş oldu.
“Engel üzere görünen hudutta karbon düzenlemesine yeni fırsat olarak da bakılabilir”
Ankara sanayicisinin yüksek katma paha üretmesine ve rekabet gücünün artırılmasına yönelik teşebbüslerde bulundukları bilgisini veren Özdebir, Avrupa Yeşil Mutabakatı konusunda geç kalmadan harekete geçilmesi gerektiğini belirtti.
Mutabakatın yalnızca bir etraf stratejisi olmadığının altını çizen Nurettin Özdebir, “Sınırda karbon uygulamaları endüstrinin önünde bir mahzur üzere gözükse de, sürece süratli bir adaptasyonla yeni fırsatlar olarak bakmak da mümkündür.” dedi.
Son periyotta ivme kazanan ihracatta, sürdürülebilirliğin devamı açısından, bu mutabakata ahenk sürecinin, hayli kritik bir ehemmiyete sahip olduğunun altını çizen Özdebir, ahengin beraberinde ömür kalitesini de artıracağını anlattı.
Konuşmasında makroekonomik gelişmelere ait değerlendirmelerde de bulunan Nurettin Özdebir, dünyanın pandemi ile içine girdiği bol para periyodunun sonunun yaklaştığını söylemiş oldu.
Mart ayından bu yana risk algısı ve belirsizliklerin hala yüksek düzeyde olduğunu lisana getiren Özdebir, bunun da siyaset yapıcıların uygun iktisat siyasetini formüle etmesini zorlaştırdığını bildirdi.
Son periyotta uygulanan nakdî sıkılaşma siyasetlerinin maksadını realize edemediğini vurgulayan Özdebir, iktisadın tıpkı anda hem yüksek faizin tıpkı vakitte yüksek kurun kıskacında kaldığını anlattı.
Özdebir, yüksek enflasyonun meçhullüğü artırıp, üretimde aksamalara niye olurken, memleketler arası piyasada rekabet gücünü da zayıflattığını bildirdi.
“Sanayi, ithalata bağımlı olmayan üretimle sağlıklı yapıya kavuşur”
Sanayi siyasetinin; üretim odaklı bir yaklaşımla, yüksek katma paha yaratan ve ithalata bağımlı olmayan üretim modeli ile sağlıklı bir yapıya kavuşacağını söyleyen Özdebir,
“Geçmiş senelerda ülke olarak tercihimiz, yabancı sermaye ile finanse edilen ithalata bağımlı bir endüstrileşme siyasetiydi. Bu niçinle, faal yapısal dönüşüm siyasetlerinin devreye girmesi gerektiğine inanıyorum. Yapısal dönüşüm, üretimi harekete geçirecek yapısal tedbirlerdir” dedi.
Dışa bağımlılığın azaltılması için sermaye malı üretimine katkı sağlayacak teşvik sisteminin devreye girmesi gerektiğini vurgulayan Nurettin Özdebir, buradaki üretim artışıyla sağlanacak refahın, Türkiye’yi hak ettiği kalkınma düzeyine ulaştıracağını anlattı.
Özdebir, “Ülke iktisadının, mevcut olumsuz konjonktürü geride bırakıp, yeniden yüksek büyüme patikasına girebilmesi için; verimlilik, rekabet gücü ve ihracat artışına yönelik iktisat siyasetleri revize edilerek, üreten katma kıymet yaratan bir iktisat yapısına dönüşmesi gerekmektedir. 2022 daha sonrası kuvvetli bir büyüme ve dengelenmenin sağlanmasında, yapısal ıslahatların uygulanabilirliği, uzun vadeli istikrar açısından çok değer arz edecektir” sözlerini kullandı.
Ülkede işsizlik kıymetli gündem maddesiyken, sanayicilerin nitelikli işgücü bulamadığının altını çizen Özdebir, ASO’nun işgücünün niteliğinin yükseltilmesi için yapılması gereken çalışmalardan bahsetti.
“ASO 2’nci OSB Lideri Ardıç 175 ülke başkanına yeşil dönüşüm anlatacak”
ASO 2’nci OSB olarak ekonomik, toplumsal, çevresel sürdürülebilirlik şuuruyla hareket ettiklerini belirten ASO 2’nci OSB Lideri Seyit Ardıç, global gündemin merkezinde yeşil dönüşümün bulunduğunu bildirdi.
Haziran ayında bölgede Endüstrinin Yeşil Rotası isimli bir kampanya başlattıklarını hatırlatan Ardıç, birinci toplantıyı Haziran ayında yaptıklarını akabinde da Yeşil Ünite oluşturarak, burada çalışanı gaz salınımı, karbon ve ayak izi hesaplamalarıyla ilgili temel eğitiminin tamamlandığını söylemiş oldu.
Geçtiğimiz hafta prestijiyle OSB’nin kurumsal karbon ayakizi hesaplamalarına başladıklarını tabir eden Ardıç, “Bölgemizde doğal kaynak kullanmasının azaltılması için, atıksuyun geri kazanılması, atıklardan biyogaz eldesi ve güneş gücü sistemlerinin kurulumuna yönelik teknik fizibilite çalışmaları yürütüyoruz” dedi.
ASO 2’nci OSB’nin Ankara’da Sıfır Atık Temel Evrakı alan birinci OSB oldukları bilgisini de veren Seyit Ardıç, toplanan atık elektrikli eşyalardan elde edilen geliri eğitim faaliyetlerinde kullanacaklarını söz etti.
Öte yandan bu yıl Kasım ayında İskoçya’da düzenlenecek iklim değişikliği panelinde, ASO 2’nci OSB Lideri Seyit Ardıç, 175 ülkenin önder ve bürokratına, OSB’de yapılan yeşil dönüşüm çalışmaları hakkında bilgi verecek.
Altuğ: Türkiye fosil yakıtlardan çıktıkça kazanacak
İklim Değişikliği Siyasetleri Araştırma Derneği ismine bir konuşma yapan Tekin Altuğ, güçte yüksek oranlı dışa bağımlı olan Türkiye’nin, fosil yakıtlardan çıktıkça iklim değişikliği istikametinden yararlı olacağını belirtti.
Avrupa’nın üretimde karbonsuz teknoloji istediğini bildiren Altuğ, Paris İklim Anlaşması’nın ülkemizde yürürlüğe girmesiyle karbondioksit salınımıyla ilgili taahhütler verileceğini söylemiş oldu. İhracata bahis mallara ait üretim kaynaklı karbondioksit hesaplaması yapılacağı bilgisini veren Altuğ, işletme bazında karbon emisyonu hesaplanacağına değindi.
Avrupa’nın üretimde etrafa hassas teknolojileri kullananları destekleyecek bir düzenek kuracağını söyleyen Tekin Altuğ, bundan daha sonra karbon nötr teriminin daha epey duyulmaya başlanacağını söz etti.
Bozkırlıoğlu: İklim değişikliği yerine iklim krizi konuşuluyor
ESG Partner Danışmanlık A.Ş ismine bir sunum yapan Özge Kepenek Bozkırlıoğlu, artık iklim değişikliği yerine iklim krizinin konuşulmaya başlandığını bildirdi.
Avrupa’nın üretimde emisyonu azaltmayan üretim bölgelerinden yapılan ithalata karşı çıktığını söyleyen Kepenek, artık kalkınma modellerinin de değiştiğini aktarırken, 2050 yılından itibaren AB’nin karbon nötr hale geleceğini vurguladı.
Toplantıya KOSGEB ismine katılan KOSGEB Teknoloji Yenilik ve Yerlileştirme Daire Lideri Dr. Mehmet Görkem Gürbüz, KOSGEB’in yalnızca Ar-Ge değil Ür-Ge’ye de takviye verdiğini söylemiş oldu ve önümüzdeki süreçte bu alanda verilmesi planlanan takviyelerden bahsetti.
Okumaya devam et...