Koronavirüs çocukları ve gençleri teknoloji bağımlısı yaptı!

celikci

New member
Koronavirüs çocukları ve gençleri teknoloji bağımlısı yaptı!
Koronavirüs salgını ile birlikte hayatımız köklü olarak değişti. Günlük rutinimiz, dünyaya bakışımız ve sosyal alışkanlıklarımız değişirken bazı ekstra olarak yeni bağımlılıklar kazandık. Bu bağımlılıklardan birisi olan teknoloji ve ekran bağımlılığı gençlerde ve çocuklarda önemli bir hal aldı. Konu hakkında kritik açıklamalarda bulunan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Burak Doğangün karşılaştığı çarpıcı örnekleri anlattı. Teknolojinin ve gelişimin insan hayatına önemli katkılarının bulunduğunu belirten Prof. Dr. Burak Doğangün, bunun dozunun koronavirüs sürecinde kaçtığını belirtti. “Z KUŞAĞI ÇOCUKLARI TEKNOLOJİYE DOĞDU”Her şeyde dozun önemli olduğunu ve aşırılıklara kaçılmaması gerektiğini belirten Doğangün, şu ifadeleri kullandı, “Z kuşağı dediğimiz çocuklar teknolojiye doğdular. Yani adeta ekrana doğdular. Onların o ihtiyaçlarını biz yetişkinlerin anlayabilmesi ve ortak dil oluşturabilmemiz önemli. Ama çocukların ben bundan keyif alıyorum dedikleri her şey onların faydalarına olmuyor. Çocuklarımızı ekranın karşısında kontrolsüz şekilde bırakırsak ilerisi için zararlı durumlar doğacaktır. “NORMAL HAYATA, SOSYAL İLETİŞİME DÖNEMEDİĞİNİ GÖRÜYORUZ”Çok fazla ekran karşısında kalan çocukların bir dönem sonra madde bağımlılığı gibi bir bağımlılık geliştirdiğini ve o ekran, oyun olmadan normal hayata, sosyal iletişime dönemediğini görüyoruz. Ekranla ve oyunlarla olan bu ikili ilişki ya da sanal dünyadaki etkileşim, bir dönem sonra günlük yaşamda hem ilişkileri hem sorumlulukları ciddi aksatıyor. Bu açıdan bakacak olursak o ekranın getirdiği yükün hem fiziksel anlamda yani radyoaktiviteye maruz kalma hem de ruhsal ve sosyal etkileşim açısından olumsuz etkileri olabileceğini düşünüyorum. “6 SAAT OKUL SEBEBİYLE EKRAN KARŞISINDA KALIYOR ÇOCUKLAR”Bağımlılık kriterleri değişti. Daha önce günde 4-8 saat ekran karşısında kalmayı kriter olarak koyuyorduk. Bugün ise durum çok farklı. Şimdi eğitim, ikili görüşmeler hatta bizim psikiyatrik terapilerimiz bile ekran karşısından sağlanıyor. Günde zaten neredeyse 6 saat okul sebebiyle ekran karşısında kalıyor çocuklar. Bu anlamda rakamlar yanıltıcı olur. O ekran süresi artık çok daha arttı." “O AN ZAMAN ALGISIYLA İLGİLİ BİR BOZULMA OLUYOR ÇOCUKTA”Sürenin bağımlılık konusunda tek kriter olmadığını belirten Doğangün, şu ifadeleri kullandı: "Çoğu zaman anne baba çağırıyor ama çocuklar duymuyor. Biraz, birazdan diyerek 3-5 dakika saatleri bulabiliyor. O an zaman algısıyla ilgili bir bozulma oluyor çocukta. Öfkeleniyor ve ‘Daha az evvel tamam dedim ya’ diyor. Ama aradan 3 saat geçmiş farkında değil. Tuvalete gitmeyen çocuk var. Odasında adeta bir bebek gibi tuvaletini beze yapmak isteyen ergen var. 5 dakika bile ekrandan kopmamak için böyle isteklerle gelen çocuklar var."

ALINTIDIR