celikci
New member
Kimsin Sen!!!
Yaşam yolculuğumuzda kendimizden o kadar uzaktayız ki kendimizi yaşamımızın hiçbir döneminde doğru dürüst anlayabilmiş değiliz. Bugüne kadar kendimizi hep başka biri olarak tasavvur ettik. Kimse inkar etmeye kalkışmasın. Çünkü bu böyle! Artık kendi özümüze inme ve kendimizi tanıma zamanı gelmedi mi? Şimdi bir aynanın karşısına geçin, gözlerinizin içine bakın ve kendi kendinize ‘Ben kimim?’ diye sorduktan sonra yüreğinizin sesini dinleyin. Yüreğiniz suskun değil mi? Yüreğinizin suskun olması gayet normal. Çünkü kendiniz olarak yaşamadığınız yıllar yüreğinizi yordu. Aynadaki görüntünüzden dahi memnun olmadığınız yıllar yüreğinizle aranıza çok uzak mesafeler koydu. Ve yüreğinizin ‘Kendini ara ve bul’ haykırışlarına karşı sağır olmanız yüreğinizi umutsuzluğa sürükledi ve susturdu. Yüreğinizin sesini duymak istiyorsanız tek yapmanız gereken içinde bulunduğunuz suçluluk duygusundan ve kendinizi suçlamaktan vazgeçerek kendi kendinizi bağışlamanızdır. Artık geride kalmış pişmanlıklarla dolu yaşamınızı geride bırakarak kapıyı kapatıp, kendinize yeni bir kapı aralamalısınız. Yollarınızı çakıl taşlarıyla dolduran ve kendinizi içerisine gömdüğünüz düşüncelerden kurtulun. Kendinize yaptığınız haksızlıklara bir son verin. Bir gün olmayacağınız şu yaşam için bir şeyler yapmaya ve bir iz bırakmaya çalışın. Şunu da unutmayın ki bir gün öleceğinin farkında olmayan insanlar, kendilerini var edemez. Hayatın sonsuz değeri ve zenginliği ölümden gelmektedir. İnsanı kendi mağarasına sürükleyerek kendisini sorgulatan, kim olduğunu anlamaya çalışmasına iten düşüncenin adı ölümdür. İnsanlar, bu dünyaya sadece bir selam verip gitmek için gelmedi. Kimsin sen!!!
ALINTIDIR
Yaşam yolculuğumuzda kendimizden o kadar uzaktayız ki kendimizi yaşamımızın hiçbir döneminde doğru dürüst anlayabilmiş değiliz. Bugüne kadar kendimizi hep başka biri olarak tasavvur ettik. Kimse inkar etmeye kalkışmasın. Çünkü bu böyle! Artık kendi özümüze inme ve kendimizi tanıma zamanı gelmedi mi? Şimdi bir aynanın karşısına geçin, gözlerinizin içine bakın ve kendi kendinize ‘Ben kimim?’ diye sorduktan sonra yüreğinizin sesini dinleyin. Yüreğiniz suskun değil mi? Yüreğinizin suskun olması gayet normal. Çünkü kendiniz olarak yaşamadığınız yıllar yüreğinizi yordu. Aynadaki görüntünüzden dahi memnun olmadığınız yıllar yüreğinizle aranıza çok uzak mesafeler koydu. Ve yüreğinizin ‘Kendini ara ve bul’ haykırışlarına karşı sağır olmanız yüreğinizi umutsuzluğa sürükledi ve susturdu. Yüreğinizin sesini duymak istiyorsanız tek yapmanız gereken içinde bulunduğunuz suçluluk duygusundan ve kendinizi suçlamaktan vazgeçerek kendi kendinizi bağışlamanızdır. Artık geride kalmış pişmanlıklarla dolu yaşamınızı geride bırakarak kapıyı kapatıp, kendinize yeni bir kapı aralamalısınız. Yollarınızı çakıl taşlarıyla dolduran ve kendinizi içerisine gömdüğünüz düşüncelerden kurtulun. Kendinize yaptığınız haksızlıklara bir son verin. Bir gün olmayacağınız şu yaşam için bir şeyler yapmaya ve bir iz bırakmaya çalışın. Şunu da unutmayın ki bir gün öleceğinin farkında olmayan insanlar, kendilerini var edemez. Hayatın sonsuz değeri ve zenginliği ölümden gelmektedir. İnsanı kendi mağarasına sürükleyerek kendisini sorgulatan, kim olduğunu anlamaya çalışmasına iten düşüncenin adı ölümdür. İnsanlar, bu dünyaya sadece bir selam verip gitmek için gelmedi. Kimsin sen!!!
ALINTIDIR