Muş’tan Bitlis’e gelen bir daha Refah Partisi Genel Lider Yardımcısı Çolak, vilayet binasını ziyaret ettikten daha sonra açıklamalarda bulundu.
Seçim çalışmalarına değinen Çolak, tek maksatlarının Fatih Erbakan’ı cumhurbaşkanı yapmak olduğunu belirtirken “Şu anda bunda kararlıyız ve tek başına seçime girme konusunda da kararlıyız. O günkü koşullar, seçmen, teşkilatlarımız nasıl karar verirse ona bakılırsa oturup alacağımız ortak kararla seçime gireceğiz. Bizim şayet olmazsa olmazlarımız vardır. Üretime tartı vereceğiz. Ağır endüstriyi öne alacağımız parti politikalarımız var. Adaleti ön plana çıkaran politikalarımız var. Bu temel koşullarda anlaştığımızda ittifak yoluna da gidebiliriz” dedi.
“SAYIN CUMHURBAŞKANI’MIZA…”
Afetler üzerinden hükümeti eleştiren muhalefetin tavrını da pahalandıran Cemil Çolak, “Sayın Cumhurbaşkanı’mıza ağza alınmayacak sözler sarf ediyorlar. bu biçimde ana muhalefet olmaz. Bu zatı beğenirsin, beğenmezsin bu ülkenin cumhurbaşkanıdır. Bu ülkede yüzde 50 küsur oy alarak seçilmiş bir cumhurbaşkanıdır. Türk bayrağını temsil eden amirimiz, büyüğümüzdür. Kendisinin siyasi siyasetlerini eleştiririm lakin makama gelince Türk milletinin cumhurbaşkanıdır. Senin ona ağza alınmayacak sözleri kullanma hakkın yoktur” diye konuştu.
“KANAL İSTANBUL MİLLETİN KABUSU…”
bir daha Refah Partisi Genel Lideri Fatih Erbakan, 10 Temmuz’da yaptığı açıklamada Kanal İstanbul projesini kıymetlendirmiş, “‘Kanal İstanbul projesi yapacağız’ diye bir uçuk projeyle bir fanteziyle bir hayalle milletin önüne çıktılar. Buna şunu söyleyebiliriz; Kanal İstanbul hayali de maalesef üzülerek söz ediyorum, milletin kâbusu olmaya adaydır. Nereden biliyorum bunu? Bugüne kadar yaptıkları bundan daha sonra yapacaklarının teminatı. Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan belirli. Çok büyük ihtimalle ne olacak? O kanaldan geçmeyen gemilerin parası, o kanalın üzerine yapılacak olan 6 tane köprüden geçmeyen araçların parası, 83 milyona döviz kuru farkıyla birlikte tıkır tıkır tıkır ödetilecek. Ne olacağı muhakkak. Oradaki holdinglere müteahhitlere kanaldan geçiş garantisi verecek. Köprülerden araç geçiş garantisi verecek” tabirlerini kullanmıştı.
Tüm bu açıklamaların akabinde bir daha Refah Partisi’nin hangi ittifaka göz kırptığı merak konusu oldu.
Seçim çalışmalarına değinen Çolak, tek maksatlarının Fatih Erbakan’ı cumhurbaşkanı yapmak olduğunu belirtirken “Şu anda bunda kararlıyız ve tek başına seçime girme konusunda da kararlıyız. O günkü koşullar, seçmen, teşkilatlarımız nasıl karar verirse ona bakılırsa oturup alacağımız ortak kararla seçime gireceğiz. Bizim şayet olmazsa olmazlarımız vardır. Üretime tartı vereceğiz. Ağır endüstriyi öne alacağımız parti politikalarımız var. Adaleti ön plana çıkaran politikalarımız var. Bu temel koşullarda anlaştığımızda ittifak yoluna da gidebiliriz” dedi.
“SAYIN CUMHURBAŞKANI’MIZA…”
Afetler üzerinden hükümeti eleştiren muhalefetin tavrını da pahalandıran Cemil Çolak, “Sayın Cumhurbaşkanı’mıza ağza alınmayacak sözler sarf ediyorlar. bu biçimde ana muhalefet olmaz. Bu zatı beğenirsin, beğenmezsin bu ülkenin cumhurbaşkanıdır. Bu ülkede yüzde 50 küsur oy alarak seçilmiş bir cumhurbaşkanıdır. Türk bayrağını temsil eden amirimiz, büyüğümüzdür. Kendisinin siyasi siyasetlerini eleştiririm lakin makama gelince Türk milletinin cumhurbaşkanıdır. Senin ona ağza alınmayacak sözleri kullanma hakkın yoktur” diye konuştu.
“KANAL İSTANBUL MİLLETİN KABUSU…”
bir daha Refah Partisi Genel Lideri Fatih Erbakan, 10 Temmuz’da yaptığı açıklamada Kanal İstanbul projesini kıymetlendirmiş, “‘Kanal İstanbul projesi yapacağız’ diye bir uçuk projeyle bir fanteziyle bir hayalle milletin önüne çıktılar. Buna şunu söyleyebiliriz; Kanal İstanbul hayali de maalesef üzülerek söz ediyorum, milletin kâbusu olmaya adaydır. Nereden biliyorum bunu? Bugüne kadar yaptıkları bundan daha sonra yapacaklarının teminatı. Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan belirli. Çok büyük ihtimalle ne olacak? O kanaldan geçmeyen gemilerin parası, o kanalın üzerine yapılacak olan 6 tane köprüden geçmeyen araçların parası, 83 milyona döviz kuru farkıyla birlikte tıkır tıkır tıkır ödetilecek. Ne olacağı muhakkak. Oradaki holdinglere müteahhitlere kanaldan geçiş garantisi verecek. Köprülerden araç geçiş garantisi verecek” tabirlerini kullanmıştı.
Tüm bu açıklamaların akabinde bir daha Refah Partisi’nin hangi ittifaka göz kırptığı merak konusu oldu.