semaver
Active member
Kendini akaryakıtla yakan kömürcünün çocukları, dava açmaya hazırlanıyor 63 yaşında hayatını kaybeden Süleyman Ekici’nin tıpkı mesleği yapan oğlu Nuri Ekici ve 112 Acil servis vazifelisi kızı Gizem Ekici olaya isyan etti. Babalarının memleketleri Aydın’dan Marmaris’e iflas edip geldiğini alın teri ile çalışarak gayret ederek hayatını sürdürdüğünü belirten çocukları, olayın sorumlusu kim ise cezasını çekmesi için hukuk çabası başlatacaklarını belirtti.
“SEN GELME SİNİRLENİRSİN’’ DİYE BENİ GETİRMEDİ
Olayın yaşandığı arsayı Osman Tuğcu isimli vatandaştan kiraladığını ve belediyeye ilişkin olmadığını sav eden oğlu Nuri Ekici, olayın şokunu hala üzerinden atamadığını lisana getirdi.
Ekici yaptığı açıklamada, “Herkes soruyor, ruhsal sıkıntıları var mıydı diye. Marmaris’te 12 yıldır tüm restoran ve otellere mangal kömürü verir, herkes epey sever, onlarla da sorunu asla yoktu, bir anlık cinnet geçirdi, hayatına mal oldu. Marmaris Belediyesi bu arazinin kendilerine ilişkin olduğunu söylemiş. Bu arazi Osman Tuğcu’dan kiralanmıştır. Arazinin tapu senedi var. Ayrıyeten vergi dairesi ve esnaf odasına kayıtlı işletmeyiz. Daha evvel bir kolejin art tarafında olan depomuz yıkılınca buraya geldik. Yerini kiraladığımız Osman Tuğcu bize kömürleri koyacağımız yerleri şahsen gösterdi. 6 yıldır buradayız, 10-15 gün evvel babamı buradan çıkarmak için belediye zabıta ve imar yetkilileri geldi. Babam, belediye lideri ve yardımcıları ile görüşmek için 3-4 kez gitti fakat bir türlü görüşemedi. Gelen zabıta gruplarına 200 ton kömürün kısa müddette taşınamayacağını Temmuz ayına kadar mühlet vermelerini istedi.
“Defalarca, arsa hakikaten belediyenin ise arazi kira bedeli ödemeye hazırım” dedi. Olayın yaşandığı gün babamla Karadenizliler Derneği’nde oturuyorduk. Zabıtalar aradı yere gelmesini istedi. Bende geleyim dedim, babam bana “Sen gelme olacaksa bir iş öfkelisin, laf söylersin olmaz” dedi. Tamam dedim, konuta gittim. 20 dakika daha sonra hastaniçin aradılar. Babam kendini yaktığı sırada zabıta grupları ellerinde bekleyip o denli seyretmişler. Öğrendiğim kadarıyla elleri bellerinde, “Yak bakalım, yakabilecek misin?” üzere cümleler söylemişler. Hastanede babam ağır yaralı iken “Zabıtalara söyleyin bak yaktım kendimi, içleri artık rahat etsin” dedi. Babama etraftaki şahıslar dışında zabıta müdahale etmemiş. Hala bu yaşanılanları aklım almıyor. Ben bu kömürleri ne yapayım artık benim babam gitti” dedi.
“HUKUKEN NE GEREKİYORSA YAPACAĞIZ”
Süleyman Ekici’nin oğlu Nuri Ekici “Kız kardeşim devlet memuru, en son babam için kredi çekti, kömürlerimizi aldık ve hepimiz epey büyük zorluklarla bugünlere geldik. Artık babam gitti. Bu olayın kapanmaması için fazlaca düzgün bir ceza avukatı arıyorum. Marmaris Belediyesi yetkilileri ve arsa sahibi hakkında dava açacağım. Bu işin peşini bırakmam, hukuken ne gerekiyorsa yapacağım” diye konuştu.
“ELLERİ BELLERİNDE İZLEMİŞLER”
112 acil servis çalışanı olan hemşire Gizem Ekici ise “Bugünlere fazlaca sıkıntı kaidelerle geldik. İşimden dolayı gittiğimiz olaylarda intihar eden şahıslarla konuştuğumuzda biz ikna etmeye çalışırız. Elinde akaryakıt olan adam üzerine döke döke geliyorsa, ikna etmeye çalışırız fakat onlar elleri bellerinde izlemişler o denli görüntülerde gördük içimiz yandı. Annem olayın hala şokunda keşke kömürleri yaksaydı da kendini yakmasaydı diye perişan biçimde. Babamızın kendini yakacak üzere bir sıhhat sorunu asla yoktu, cinnet geçirmesine sebep olanlardan yargı önünde hesap soracağız” tabirlerini kullandı.
Olayın görgü şahitlerinden ve arsa komşusu Bilal Doksal ise, “Biz merhum ile komşuyduk ve daima görüşüyorduk. Olay günü benim yanıma geldi. Belediye liderinden randevu almış fakat bir türlü görüşememiş. Zabıta takımları geldiğinde “Bana müddet verin bir anda bu kadar mangal kömürü taşınmaz” dedi. Hatta “Belediye kira bedeli isteniyorsa öderim” dedi. Zabıta takımları telefonla amirlerini aradı ve 3 gün daha müddet verdiklerini söylemiş oldu. Merhum burayı üç günde boşaltamayacağını mühletin yetmeyeceğini söyleyerek öfkelendi. O anda ne olduysa bir anda yaşandı. Çabucak suyu açıp alevleri söndürmeye çalıştık, elini yüzünü yıkadık. Bu olay daha sonrası kendim arazi sahibi ile görüştüm. Merhum üzere duruma düşmeyelim burası senin mi dedik. Belediyenin değil kendisinin tapulu toprağı olduğunu söylemiş oldu. Merhum ile birebir mal sahibinde kira kontratımız ve kontratımız mevcut. Çok üzücü bir olay idi. Herkes hayli severdi” dedi.
Arsayı kiraladıkları şahıs Osman Tuğcu ise, Ekici ailesine 50 metrekarelik bir depo kiraladığını belirttiğini tabir etti.
“SEN GELME SİNİRLENİRSİN’’ DİYE BENİ GETİRMEDİ
Olayın yaşandığı arsayı Osman Tuğcu isimli vatandaştan kiraladığını ve belediyeye ilişkin olmadığını sav eden oğlu Nuri Ekici, olayın şokunu hala üzerinden atamadığını lisana getirdi.
Ekici yaptığı açıklamada, “Herkes soruyor, ruhsal sıkıntıları var mıydı diye. Marmaris’te 12 yıldır tüm restoran ve otellere mangal kömürü verir, herkes epey sever, onlarla da sorunu asla yoktu, bir anlık cinnet geçirdi, hayatına mal oldu. Marmaris Belediyesi bu arazinin kendilerine ilişkin olduğunu söylemiş. Bu arazi Osman Tuğcu’dan kiralanmıştır. Arazinin tapu senedi var. Ayrıyeten vergi dairesi ve esnaf odasına kayıtlı işletmeyiz. Daha evvel bir kolejin art tarafında olan depomuz yıkılınca buraya geldik. Yerini kiraladığımız Osman Tuğcu bize kömürleri koyacağımız yerleri şahsen gösterdi. 6 yıldır buradayız, 10-15 gün evvel babamı buradan çıkarmak için belediye zabıta ve imar yetkilileri geldi. Babam, belediye lideri ve yardımcıları ile görüşmek için 3-4 kez gitti fakat bir türlü görüşemedi. Gelen zabıta gruplarına 200 ton kömürün kısa müddette taşınamayacağını Temmuz ayına kadar mühlet vermelerini istedi.
“Defalarca, arsa hakikaten belediyenin ise arazi kira bedeli ödemeye hazırım” dedi. Olayın yaşandığı gün babamla Karadenizliler Derneği’nde oturuyorduk. Zabıtalar aradı yere gelmesini istedi. Bende geleyim dedim, babam bana “Sen gelme olacaksa bir iş öfkelisin, laf söylersin olmaz” dedi. Tamam dedim, konuta gittim. 20 dakika daha sonra hastaniçin aradılar. Babam kendini yaktığı sırada zabıta grupları ellerinde bekleyip o denli seyretmişler. Öğrendiğim kadarıyla elleri bellerinde, “Yak bakalım, yakabilecek misin?” üzere cümleler söylemişler. Hastanede babam ağır yaralı iken “Zabıtalara söyleyin bak yaktım kendimi, içleri artık rahat etsin” dedi. Babama etraftaki şahıslar dışında zabıta müdahale etmemiş. Hala bu yaşanılanları aklım almıyor. Ben bu kömürleri ne yapayım artık benim babam gitti” dedi.
“HUKUKEN NE GEREKİYORSA YAPACAĞIZ”
Süleyman Ekici’nin oğlu Nuri Ekici “Kız kardeşim devlet memuru, en son babam için kredi çekti, kömürlerimizi aldık ve hepimiz epey büyük zorluklarla bugünlere geldik. Artık babam gitti. Bu olayın kapanmaması için fazlaca düzgün bir ceza avukatı arıyorum. Marmaris Belediyesi yetkilileri ve arsa sahibi hakkında dava açacağım. Bu işin peşini bırakmam, hukuken ne gerekiyorsa yapacağım” diye konuştu.
“ELLERİ BELLERİNDE İZLEMİŞLER”
112 acil servis çalışanı olan hemşire Gizem Ekici ise “Bugünlere fazlaca sıkıntı kaidelerle geldik. İşimden dolayı gittiğimiz olaylarda intihar eden şahıslarla konuştuğumuzda biz ikna etmeye çalışırız. Elinde akaryakıt olan adam üzerine döke döke geliyorsa, ikna etmeye çalışırız fakat onlar elleri bellerinde izlemişler o denli görüntülerde gördük içimiz yandı. Annem olayın hala şokunda keşke kömürleri yaksaydı da kendini yakmasaydı diye perişan biçimde. Babamızın kendini yakacak üzere bir sıhhat sorunu asla yoktu, cinnet geçirmesine sebep olanlardan yargı önünde hesap soracağız” tabirlerini kullandı.
Olayın görgü şahitlerinden ve arsa komşusu Bilal Doksal ise, “Biz merhum ile komşuyduk ve daima görüşüyorduk. Olay günü benim yanıma geldi. Belediye liderinden randevu almış fakat bir türlü görüşememiş. Zabıta takımları geldiğinde “Bana müddet verin bir anda bu kadar mangal kömürü taşınmaz” dedi. Hatta “Belediye kira bedeli isteniyorsa öderim” dedi. Zabıta takımları telefonla amirlerini aradı ve 3 gün daha müddet verdiklerini söylemiş oldu. Merhum burayı üç günde boşaltamayacağını mühletin yetmeyeceğini söyleyerek öfkelendi. O anda ne olduysa bir anda yaşandı. Çabucak suyu açıp alevleri söndürmeye çalıştık, elini yüzünü yıkadık. Bu olay daha sonrası kendim arazi sahibi ile görüştüm. Merhum üzere duruma düşmeyelim burası senin mi dedik. Belediyenin değil kendisinin tapulu toprağı olduğunu söylemiş oldu. Merhum ile birebir mal sahibinde kira kontratımız ve kontratımız mevcut. Çok üzücü bir olay idi. Herkes hayli severdi” dedi.
Arsayı kiraladıkları şahıs Osman Tuğcu ise, Ekici ailesine 50 metrekarelik bir depo kiraladığını belirttiğini tabir etti.