semaver
Active member
Kamil Türkmen, 40 yıl daha sonra şehit sayıldı Kahramanmaraş’ın Afşin ilçesinde yaşayan Kamil Türkmen, Tekirdağ 190’ncı Piyade Alayı’nda piyade er olarak vatani bakılırsavini yaparken rahatsızlanınca Çamlıca Askeri Hastanesi’ne kaldırıldı. Tüberküloz teşhisi konulan Türkmen, 6 aylık askerken 16 Ocak 1982’de ömrünü kaybetti.
Kamil Türkmen, vefat ettiğinde çabucak hemen 20 günlük olan oğlu Kazım Türkmen, babasının hastalığa askerdeyken yakalandığını, bu niçinle de şehit sayılması gerektiğini belirterek Ankara 11’nci Yönetim Mahkemesi’nde dava açtı.
Türkmen, dava dilekçesinde babasının askere gitmedilk evvel yapılan tıbbi muayenesi kararı düzenlenen sıhhat raporu ile askere alındığını, askere gitmedilk evvel rastgele bir rahatsızlığının bulunmadığını kaydetti. Dava sonunda mahkeme, Kamil Türkmen’in şehit sayılmasına karar verdi.
Mahkemenin karar öne sürülen sebebinde şu biçimde denildi:
“Davacının babasının yakalandığı tüberküloz hastalığının askerlik sırasında, nazaranvinin niye ve tesiriyle meydana geldiği, bu durumun aksini ispat edecek somut bir bilgi ve evrak bulunmadığı ve davacının babasının bu hastalık niçiniyle vefat ettiği anlaşıldı”
‘GURURLUYUZ’
Kazım Türkmen, babasının şehit sayılmasından dolayı fazlaca memnun olduğunu belirterek, “Keşke babam şehit olmasaydı, babam şu an başımda olsaydı lakin şehit oldu. Bunun gururunu yaşamaktayım, her şeydilk evvel benim için değerli olan buydu. Bunu da ispatladığım için epeyce mutluyum” dedi.
Türkmen’in avukatı Mehmet Faruk Çetin ise kararla birlikte Kazım Türkmen’in, öbür şehit aileleri üzere tüm yasal haklara sahip olduğunu söylemiş oldu. Çetin, “Müvekkilimizin babası Kamil Türkmen, 1981 yılında Çamlıca’ya askerlik nazaranvini ifa maksadıyla gidiyor. Ancak rahatsızlanarak 16 Ocak 1982 tarihinde askerde şehit düşüyor. Maalesef bu biçimdeki prosedürden dolayı şehitlik süreçleri yapılmıyor, görev malulü kabul edilmiyor. Müvekkilimizin isteği üzerine davamızı Ankara 11’inci Yönetim Mahkemesi’nde açtık ve mahkeme, müteveffanın askerlik bakılırsavini ifa ederken vefat etmesi niçiniyle görev malulü kabul edilmesine dair sonucu verdi ve merhum Kamil Amcamız şehit, görev malulü kabul edildi. Bundan dolayı Türk yargısına teşekkür ediyoruz ve güveniyoruz” diye konuştu.
Kamil Türkmen, vefat ettiğinde çabucak hemen 20 günlük olan oğlu Kazım Türkmen, babasının hastalığa askerdeyken yakalandığını, bu niçinle de şehit sayılması gerektiğini belirterek Ankara 11’nci Yönetim Mahkemesi’nde dava açtı.
Türkmen, dava dilekçesinde babasının askere gitmedilk evvel yapılan tıbbi muayenesi kararı düzenlenen sıhhat raporu ile askere alındığını, askere gitmedilk evvel rastgele bir rahatsızlığının bulunmadığını kaydetti. Dava sonunda mahkeme, Kamil Türkmen’in şehit sayılmasına karar verdi.
Mahkemenin karar öne sürülen sebebinde şu biçimde denildi:
“Davacının babasının yakalandığı tüberküloz hastalığının askerlik sırasında, nazaranvinin niye ve tesiriyle meydana geldiği, bu durumun aksini ispat edecek somut bir bilgi ve evrak bulunmadığı ve davacının babasının bu hastalık niçiniyle vefat ettiği anlaşıldı”
‘GURURLUYUZ’
Kazım Türkmen, babasının şehit sayılmasından dolayı fazlaca memnun olduğunu belirterek, “Keşke babam şehit olmasaydı, babam şu an başımda olsaydı lakin şehit oldu. Bunun gururunu yaşamaktayım, her şeydilk evvel benim için değerli olan buydu. Bunu da ispatladığım için epeyce mutluyum” dedi.
Türkmen’in avukatı Mehmet Faruk Çetin ise kararla birlikte Kazım Türkmen’in, öbür şehit aileleri üzere tüm yasal haklara sahip olduğunu söylemiş oldu. Çetin, “Müvekkilimizin babası Kamil Türkmen, 1981 yılında Çamlıca’ya askerlik nazaranvini ifa maksadıyla gidiyor. Ancak rahatsızlanarak 16 Ocak 1982 tarihinde askerde şehit düşüyor. Maalesef bu biçimdeki prosedürden dolayı şehitlik süreçleri yapılmıyor, görev malulü kabul edilmiyor. Müvekkilimizin isteği üzerine davamızı Ankara 11’inci Yönetim Mahkemesi’nde açtık ve mahkeme, müteveffanın askerlik bakılırsavini ifa ederken vefat etmesi niçiniyle görev malulü kabul edilmesine dair sonucu verdi ve merhum Kamil Amcamız şehit, görev malulü kabul edildi. Bundan dolayı Türk yargısına teşekkür ediyoruz ve güveniyoruz” diye konuştu.