İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) başlatmış olduğu “İSO Yeşil Gündem Sohbetleri” kapsamında düzenlenen “İklim Değişikliği, Ekolojik İstikrar ve Orman Yangınları” panelinde konuşan İSO İdare Heyeti Lideri Bahçıvan, ekolojik krizin en ağır tezahürü olan iklim değişikliğinin yaygın ve yıkıcı tesiriyle karşı karşıya olunduğunu, devletlerin karbon salımlarını azaltmakta ayak sürmeye devam ettiğini söylemiş oldu.
Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Paneli’nin (IPCC), hafta başında deklare ettiğı son rapordaki üzere atmosferdeki karbon yoğunluğunda neredeyse her ay yeni bir rekor kırıldığına işaret eden Bahçıvan, bu yoğunluğu sınırlayabilecek neredeyse yegane varlık olan ormanların da günbegün kaybedildiğine dikkat çekti.
Yaşanan iklim krizini ve sonuçlarını, bilimin ışığında ve hususla ilgili bilim insanlarının değerlendirmelerini dikkate alarak ele alınması gerektiğini belirten Bahçıvan, şunları kaydetti: “Bunun, gelecek planlarımızı akılla buluşturma ve somut tahlillerin bulunmasının en yanlışsız ve nitelikli yolu olduğuna inanıyoruz. Bugünkü toplantımızın maksadı da bu. Yaşamsal ehemmiyete haiz bu hususun artık toplantı salonlarından çıkarak her bireyin önceliği olması gerekiyor. Siyasilerden bilim beşerlerine, iş dünyasından sanatkarlara kadar iklim değişikliğini konuşmalı, bilime kulak vermeli, acil tedbir alınması gerektiğini yaymalıyız. Zira dünyamız, iklim değişikliği tesirlerinin tabiata ve insan canına mal olacak hale geldiği günleri yaşıyor. Bu süreç ile ilgili olarak her geçen gün daha keskin ihtarlarda bulunan bilim insanlarının ikazlarını dikkate almalıyız. Zira sürecin her geçen gün uzak tehditten tartışılmaz acil bir duruma dönüştüğü açık. Bugün artık daha sürdürülebilir ve iklime dirençli bir dünya inşa etmek, alternatif siyaset seçeneklerinden biri değil, hayatı garanti altına almak için tek seçenek.”
“Dünyamıza maalesef gereğinden çok yüklenmişiz”
Bahçıvan, her hafta dünyanın farklı bir bölgelerinde yaşanan tabiat olaylarının bu gerçeğin artık tam ortasında yaşanıldığını acı biçimde gösterdiğini lisana getirdi.
Bugüne kadar yapılan kestirimlerin ötesinde, hayatlara her geçen gün daha süratli bir biçimde giren felaketlerle yaşanılan iklim değişikliğini artık kabullenmek ve gerekli tedbirleri bir an evvel alma noktasında olduklarını tabir eden Bahçıvan, “Önümüzdeki en somut gerçek şu ki dünyamıza maalesef gereğinden çok yüklenmişiz. Bu bahisteki sorumsuzluğu yarınlara taşımaya, bu külfeti daha büyük boyutlara çıkarmaya hakkımız yok. Bunun önüne geçmek ismine bugünden itibaren geçen her bir dakikamız dahi fazlaca epeyce değerli. Bilimsel doğrultuda bulunacak tahlil yollarını yaratmak ve asıl değerlisi de bu tahlil yolları için vazgeçilmesi gerekenlerin epeyce âlâ bilinmesi gerekiyor. Geçmişteki hoyratlıklarımızı sonlandırarak, kaynaklarımızı daha hakikat ve verimli kullanarak dünyayı yıpratma hissemizi düşürmeliyiz.” değerlendirmesinde bulundu.
Okumaya devam et...
Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Paneli’nin (IPCC), hafta başında deklare ettiğı son rapordaki üzere atmosferdeki karbon yoğunluğunda neredeyse her ay yeni bir rekor kırıldığına işaret eden Bahçıvan, bu yoğunluğu sınırlayabilecek neredeyse yegane varlık olan ormanların da günbegün kaybedildiğine dikkat çekti.
Yaşanan iklim krizini ve sonuçlarını, bilimin ışığında ve hususla ilgili bilim insanlarının değerlendirmelerini dikkate alarak ele alınması gerektiğini belirten Bahçıvan, şunları kaydetti: “Bunun, gelecek planlarımızı akılla buluşturma ve somut tahlillerin bulunmasının en yanlışsız ve nitelikli yolu olduğuna inanıyoruz. Bugünkü toplantımızın maksadı da bu. Yaşamsal ehemmiyete haiz bu hususun artık toplantı salonlarından çıkarak her bireyin önceliği olması gerekiyor. Siyasilerden bilim beşerlerine, iş dünyasından sanatkarlara kadar iklim değişikliğini konuşmalı, bilime kulak vermeli, acil tedbir alınması gerektiğini yaymalıyız. Zira dünyamız, iklim değişikliği tesirlerinin tabiata ve insan canına mal olacak hale geldiği günleri yaşıyor. Bu süreç ile ilgili olarak her geçen gün daha keskin ihtarlarda bulunan bilim insanlarının ikazlarını dikkate almalıyız. Zira sürecin her geçen gün uzak tehditten tartışılmaz acil bir duruma dönüştüğü açık. Bugün artık daha sürdürülebilir ve iklime dirençli bir dünya inşa etmek, alternatif siyaset seçeneklerinden biri değil, hayatı garanti altına almak için tek seçenek.”
“Dünyamıza maalesef gereğinden çok yüklenmişiz”
Bahçıvan, her hafta dünyanın farklı bir bölgelerinde yaşanan tabiat olaylarının bu gerçeğin artık tam ortasında yaşanıldığını acı biçimde gösterdiğini lisana getirdi.
Bugüne kadar yapılan kestirimlerin ötesinde, hayatlara her geçen gün daha süratli bir biçimde giren felaketlerle yaşanılan iklim değişikliğini artık kabullenmek ve gerekli tedbirleri bir an evvel alma noktasında olduklarını tabir eden Bahçıvan, “Önümüzdeki en somut gerçek şu ki dünyamıza maalesef gereğinden çok yüklenmişiz. Bu bahisteki sorumsuzluğu yarınlara taşımaya, bu külfeti daha büyük boyutlara çıkarmaya hakkımız yok. Bunun önüne geçmek ismine bugünden itibaren geçen her bir dakikamız dahi fazlaca epeyce değerli. Bilimsel doğrultuda bulunacak tahlil yollarını yaratmak ve asıl değerlisi de bu tahlil yolları için vazgeçilmesi gerekenlerin epeyce âlâ bilinmesi gerekiyor. Geçmişteki hoyratlıklarımızı sonlandırarak, kaynaklarımızı daha hakikat ve verimli kullanarak dünyayı yıpratma hissemizi düşürmeliyiz.” değerlendirmesinde bulundu.
Okumaya devam et...