semaver
Active member
İsmet Güzelküçük’ün vefatına niye oldu, 1 milyon lira kefaletle tahliye edildi İzmir’de İş insanı Türkay Pala’nın (40) kullandığı araba, 14 Şubat’ta Esentepe Caddesi’nde market işleten İsmet Güzelküçük (31) idaresindeki arabaya geriden çarptı. Kazada Güzelküçük, hayatını yitirdi, Türkay Pala, tutuklandı. Kazanın akabinde hazırlanan uzman raporunda, Türkay Pala’nın araçlar içindeki arayı korumayıp Güzelküçük’ün aracına çarptığı açıklandı.
İsimli Tıp Kurumu tarafınca yapılan incelemede ise kaza günü Pala’dan alınan kan meselade bir uyuşturucu unsura rastlandığı kaydedildi. Yem fabrikası sahibi Türkay Pala hakkında, ‘taksirle vefata niye olma’ hatasından Menemen 3’üncü Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Yapılan yargılamanın akabinde hakim, sanığın ‘taksirle vefata niye olma’ değil, ‘olası kastla öldürme’ cürmünden yargılanması gerektiğine hükmedip belgeyi Karşıyaka Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi.
SANIĞIN EN AĞIR CEZAYI ALMASINI İSTEDİLER
Karşıyaka 1’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlanan davanın birinci duruşması geçen günlerde yapıldı. Duruşmaya tutuklu sanık Türkay Pala, SEGBİS ile katılırken, avukatı Yavuz Efe Arıcıoğlu, İsmet Güzelküçük’ün ailesi ile avukatları Davet Şanlıer ise salonda hazır bulundu. Sanık Türkay Pala, kanında bulunan uyuşturucu hususun babasının vefatından daha sonra kullandığı ilaçlardan kaynaklandığını belirtti ve tahliyesini istedi. Güzelküçük’ün annesi Keziban Güzelküçük ve babası Vahit Güzelküçük, sanığın en ağır cezanın verilmesini talep etti. Sanık avukatı Yavuz Efe Arıcıoğlu, Pala’nın kanında çıkan uyuşturucu hususun etken olduğu ilaçların reçetesini mahkemeye sundu. Arıcıoğlu, müvekkilinin cezaevinde de birebir ilaçları kullanmaya devam ettiğini söylemiş oldu. Avukat Arıcıoğlu, mahkemeye ‘kefalet’ talebinde bulundu.
“NETİCEYİ DUYAN ŞAŞKINLIK YAŞIYOR”
Avukat Yavuz Efe Arıcıoğlu, “vakada muhtemel kasıt koşulları oluşmamıştır. Müvekkilin tutuklulukta geçirdiği süreyi dikkate alarak tahliyesini talep ediyoruz” dedi.
Kefalet talebinin akabinde kısa bir orta veren mahkeme heyeti, akabinde sonucunı deklare etti. Heyet, sanığın hekiminin şahit olarak dinlenmesine, İzmir İsimli Tıp Kurumu Kimyasal İhtisas Dairesi’ne müzekkere yazılıp sanığın kanında ve idrarında uyuşturucu husus bulunup bulunmadığının belirlenmesine ve 1 milyon lira kefalet ile tahliyesine karar vererek, duruşmayı erteledi. Sanık tarafının kefalet fiyatını çabucak hemen yatırmadığı, yatırılması durumunda Pala’nın yurt dışına çıkış yasağı ve haftada 2 gün imza atmak şartlarıyla tahliye olacağı açıklandı.
Sanık avukatı Arıcıoğlu, “Ceza hukukumuzda ‘tutuklama’ haricinde biroldukca önlem var. Her ne kadar öğretide tutuklamanın son deva olması gerektiği belirtilmekte ise de uygulamada bu biçimde olmadığını görüyoruz. Aldığımız neticeyi duyan çabucak herkes, ‘Türkiye’de kefaletle tahliye mi varmış’ diyerek, şaşkınlık yaşıyor. halbukiki bu önlem uzun yıllardır mevzuatımızda var” dedi.
İsimli Tıp Kurumu tarafınca yapılan incelemede ise kaza günü Pala’dan alınan kan meselade bir uyuşturucu unsura rastlandığı kaydedildi. Yem fabrikası sahibi Türkay Pala hakkında, ‘taksirle vefata niye olma’ hatasından Menemen 3’üncü Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Yapılan yargılamanın akabinde hakim, sanığın ‘taksirle vefata niye olma’ değil, ‘olası kastla öldürme’ cürmünden yargılanması gerektiğine hükmedip belgeyi Karşıyaka Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi.
SANIĞIN EN AĞIR CEZAYI ALMASINI İSTEDİLER
Karşıyaka 1’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlanan davanın birinci duruşması geçen günlerde yapıldı. Duruşmaya tutuklu sanık Türkay Pala, SEGBİS ile katılırken, avukatı Yavuz Efe Arıcıoğlu, İsmet Güzelküçük’ün ailesi ile avukatları Davet Şanlıer ise salonda hazır bulundu. Sanık Türkay Pala, kanında bulunan uyuşturucu hususun babasının vefatından daha sonra kullandığı ilaçlardan kaynaklandığını belirtti ve tahliyesini istedi. Güzelküçük’ün annesi Keziban Güzelküçük ve babası Vahit Güzelküçük, sanığın en ağır cezanın verilmesini talep etti. Sanık avukatı Yavuz Efe Arıcıoğlu, Pala’nın kanında çıkan uyuşturucu hususun etken olduğu ilaçların reçetesini mahkemeye sundu. Arıcıoğlu, müvekkilinin cezaevinde de birebir ilaçları kullanmaya devam ettiğini söylemiş oldu. Avukat Arıcıoğlu, mahkemeye ‘kefalet’ talebinde bulundu.
“NETİCEYİ DUYAN ŞAŞKINLIK YAŞIYOR”
Avukat Yavuz Efe Arıcıoğlu, “vakada muhtemel kasıt koşulları oluşmamıştır. Müvekkilin tutuklulukta geçirdiği süreyi dikkate alarak tahliyesini talep ediyoruz” dedi.
Kefalet talebinin akabinde kısa bir orta veren mahkeme heyeti, akabinde sonucunı deklare etti. Heyet, sanığın hekiminin şahit olarak dinlenmesine, İzmir İsimli Tıp Kurumu Kimyasal İhtisas Dairesi’ne müzekkere yazılıp sanığın kanında ve idrarında uyuşturucu husus bulunup bulunmadığının belirlenmesine ve 1 milyon lira kefalet ile tahliyesine karar vererek, duruşmayı erteledi. Sanık tarafının kefalet fiyatını çabucak hemen yatırmadığı, yatırılması durumunda Pala’nın yurt dışına çıkış yasağı ve haftada 2 gün imza atmak şartlarıyla tahliye olacağı açıklandı.
Sanık avukatı Arıcıoğlu, “Ceza hukukumuzda ‘tutuklama’ haricinde biroldukca önlem var. Her ne kadar öğretide tutuklamanın son deva olması gerektiği belirtilmekte ise de uygulamada bu biçimde olmadığını görüyoruz. Aldığımız neticeyi duyan çabucak herkes, ‘Türkiye’de kefaletle tahliye mi varmış’ diyerek, şaşkınlık yaşıyor. halbukiki bu önlem uzun yıllardır mevzuatımızda var” dedi.