Işıkçıların yayın organı Yeni Asya gazetesi Genel Yayın Direktörü Kâzım Güleçyüz’den dikkat çeken yazı… Erken seçim tartışmalarına değinen Güleçyüz orta seçimi işaret ederek şunları kaleme aldı:
“Yeni sistemde seçim sonucunı ya cumhurbaşkanı yahut beşte üç çoğunluğun oyu ile Meclis verebiliyor. İktidar bloku bu düzenlemeye yaslanarak erken seçimi reddediyor.
Ancak anayasanın 78. hususunda tanzim edilen “ara seçim” alternatifi de açık duruyor:
“TBMM üyeliklerinde boşalma olması halinde orta seçime gidilir. Orta seçim, her seçim devrinde bir kez yapılır; genel seçimden otuz ay geçmedikçe orta seçime gidilemez. Boşalan üyeliklerin sayısı, üye tamsayısının yüzde beşini bulduğu hallerde, orta seçimlerin üç ay ortasında yapılmasına karar verilir.”
Yüzde beşin, yani 30 sandalyenin boşalması halinde üç ay ortasında seçim bir mecburilik.
Milletvekillerinin sayısı ve dağılımıyla ilgili olarak TBMM sitesinde yansıtılan son tabloya göre, halihazırda toplam vekil sayısı 583.
Vefatlar yahut dokunulmazlıkları kaldırılanların vekilliğinin düşmesi sebebiyle 17 sandalye boşalmış. Buna 13 daha ek edilmesi halinde anayasa gereği orta seçim zarurî olacak.
AKP eski Milletvekili Emin Şirin’in Millet İttifakındaki partilere yaptığı “kısmî sine-i millete dönme” daveti bu noktada manidar.
Tatlı neyi kast ettiğini söyle açıklıyor:
“Millet İttifakı partileri, Mecliste küme kurma imkânını kaybetmeyecek nisbette milletvekili bırakarak ‘kayıt düşme faaliyeti’ne devam ederken, geri kalan milletvekilleri istifa ederek sine-i millete dönebilir ve evvela seçim bölgelerine giderek seçmende erken seçim talebini arttıracak biçimde çalışabilirler.”
Kâfi sayıda sine-i millete dönüşün pratikte doğuracağı asıl kıymetli sonuç, anayasa gereği üç ay ortasında ara seçimi gerektirmesi.
Muhalefet partilerinin bu seçeneği kesinlikle önemli biçimde değerlendirmesi ve erken seçime direnmeye devam eden iktidar blokunu bu yolla orta seçime mecbur bırakması gerekir.
Yargıtay Başsavcısının “düzelterek” AYM’ye tekrar gönderdiği iddianame ile yenilenen kapatma davasının amacındaki HDP’nin özellikle gündeme alması gereken bir bahis bu.
Orta seçim için 13 vekilin istifası kâfi.
Bu 13 vekilin, üç ay ortasında yapılacak orta seçimde tekrar seçilerek daha kuvvetli bir biçimde Meclise dönmeleri de kuvvetle olası.
bu biçimde bir “kısmî sine-i millet” atraksiyonu iktidarın bütün oyunlarını bozar; dahası topyekûn bir erken seçimin yolunu da açabilir.”
“Yeni sistemde seçim sonucunı ya cumhurbaşkanı yahut beşte üç çoğunluğun oyu ile Meclis verebiliyor. İktidar bloku bu düzenlemeye yaslanarak erken seçimi reddediyor.
Ancak anayasanın 78. hususunda tanzim edilen “ara seçim” alternatifi de açık duruyor:
“TBMM üyeliklerinde boşalma olması halinde orta seçime gidilir. Orta seçim, her seçim devrinde bir kez yapılır; genel seçimden otuz ay geçmedikçe orta seçime gidilemez. Boşalan üyeliklerin sayısı, üye tamsayısının yüzde beşini bulduğu hallerde, orta seçimlerin üç ay ortasında yapılmasına karar verilir.”
Yüzde beşin, yani 30 sandalyenin boşalması halinde üç ay ortasında seçim bir mecburilik.
Milletvekillerinin sayısı ve dağılımıyla ilgili olarak TBMM sitesinde yansıtılan son tabloya göre, halihazırda toplam vekil sayısı 583.
Vefatlar yahut dokunulmazlıkları kaldırılanların vekilliğinin düşmesi sebebiyle 17 sandalye boşalmış. Buna 13 daha ek edilmesi halinde anayasa gereği orta seçim zarurî olacak.
AKP eski Milletvekili Emin Şirin’in Millet İttifakındaki partilere yaptığı “kısmî sine-i millete dönme” daveti bu noktada manidar.
Tatlı neyi kast ettiğini söyle açıklıyor:
“Millet İttifakı partileri, Mecliste küme kurma imkânını kaybetmeyecek nisbette milletvekili bırakarak ‘kayıt düşme faaliyeti’ne devam ederken, geri kalan milletvekilleri istifa ederek sine-i millete dönebilir ve evvela seçim bölgelerine giderek seçmende erken seçim talebini arttıracak biçimde çalışabilirler.”
Kâfi sayıda sine-i millete dönüşün pratikte doğuracağı asıl kıymetli sonuç, anayasa gereği üç ay ortasında ara seçimi gerektirmesi.
Muhalefet partilerinin bu seçeneği kesinlikle önemli biçimde değerlendirmesi ve erken seçime direnmeye devam eden iktidar blokunu bu yolla orta seçime mecbur bırakması gerekir.
Yargıtay Başsavcısının “düzelterek” AYM’ye tekrar gönderdiği iddianame ile yenilenen kapatma davasının amacındaki HDP’nin özellikle gündeme alması gereken bir bahis bu.
Orta seçim için 13 vekilin istifası kâfi.
Bu 13 vekilin, üç ay ortasında yapılacak orta seçimde tekrar seçilerek daha kuvvetli bir biçimde Meclise dönmeleri de kuvvetle olası.
bu biçimde bir “kısmî sine-i millet” atraksiyonu iktidarın bütün oyunlarını bozar; dahası topyekûn bir erken seçimin yolunu da açabilir.”