İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Lideri Ekrem İmamoğlu, hususun tüm paydaşlarının görüşleri alınarak hazırlanan “Beyoğlu Mekansal Strateji Planı”nı kamuoyu ile paylaştı. İmamoğlu, İstiklal Caddesi Halep İşhanı’ndaki Ortaoyuncular Tiyatrosu’nda gerçekleştirilen tanıtım toplantısında konuştu.
Şehirleri bekleyen en büyük tehlikelerden birinin “yönetici pervasızlığı, densizliği, umursamazlığı ve kibri” olduğu tespitinde bulunan İmamoğlu, “Yani bir anda bir alan için, şahsi kaprisleriyle ya da şahsi birikimleriyle karar verme düzeneğini hayata geçiren bireyler, geçmişten gelen büyük kıymetleri, yapıtları ortadan kaldırabilmiştir. Ya da yaptığı yapıtlarla, bir eser değil, kalıcı tahribat ürettiğinin ne dünyada da ülkemizde de kentimizde de bakılırsabilmek mümkün. O bakımdan biz, bütün bu anlayışın karşısında bir duruşu, ortak aklı hakim kılmak istiyoruz. Bir öbür hoşluğu var ortak akıl ve İstanbul yan yana gelince: Derinliği süper. Geçmişten bugüne ve bugünün dünyasında, katkı sunma dileği olan, ‘İstanbul’a ben de katkı sunmak istiyorum’ dendiğinde on milyonlarca partner bulmak, farklı milletlerden, farklı inançlardan, farklı kültürlerden on milyonlarca insanın katkısını oraya taşıyabilmek mümkün. Yani vericisi olan, fedakarlığını ortaya koyan, bu biçimdesi derin bir insan kaynağının kendini ortaya koyabilmesini mümkün kılan, bu biçimdesi bir kentin ortak akılla, nasıl sonuçlar oluşturabileceğini, varın siz düşünün” dedi.
“Beyoğlu, ‘Strateji Belgesiyle’ gerçek kimliğini ortaya koymuştur”
“Vizyon 2050” dokümanıyla İstanbul içim geniş bir perspektif ortaya koyduklarının altını çizen İmamoğlu, “Beyoğlu’nda ortaya koyduğumuz bu ‘Strateji Belgesi’yle de onun bir kesimi olarak, bir daha geleceğe dönük bir seyahati tariflemiş olduk” diye konuştu. Beyoğlu’nun kültür-sanat, ticaret, hayat, yoksulluk, işgaller, kullanım karşıtlıkları ve altyapı üzere konularda biroldukça sorunu olduğuna dikkat çeken İmamoğlu, “Sorunların tümden tahlile kavuşmasıyla bu hoş, güzide alan, hakikaten geleceğe dönük, başta insanları konuk etmesiyle, yani turizmin en değerli merkezlerinden birisi olması sıfatıyla epeyce kıymetli bir hazırlık içerisinde. Beyoğlu, bu Strateji Evrakıyla aslında gerçek kimliğini ortaya koymuştur. ‘Ben, Beyoğlu’yum’ demiştir. beraberinde, ‘Tarihim ve mekanlarımla buradayım ve daima burada olacağım’ demiştir. Bunu kayıt altına almıştır. ötürüsıyla hiç kimse, kolay kolay kayıt altına alınan bu süreçle yapboz tahtası üzere oynayamayacaktır” sözlerini kullandı.
“Eğlence hayatının kalbi olmaya devam edecek”
Beyoğlu için umutlu bir geleceği elbirliğiyle kurulabileceğinin farkında olduklarını belirten İmamoğlu, şunları söylemiş oldu:
“Bunun Beyoğlu hafızasına sahip çıkarak, tüm özgün kıymetleriyle yaşatarak bedel üretmeye devam ettirebilirsek mümkün olduğunu da biliyoruz. O bakımdan bu süreci, bir sonuç değil, bir başlangıç olarak da algılamanızı ve sürecin her vakit ortasında olmasını istiyorum. Beyoğlu, turizmle kıymetlerini koruyacak, beslenecektir, kazanacaktır. beraberinde Beyoğlu, cümbüş hayatının da kalbi olmaya devam edecektir. Olağan teknoloji katkılarıyla geleceğe de hazırlanacak bir bölge olacaktır. Beyoğlu’nda yaşayan herkes, teminatlı iş imkanlarıyla kendini geliştirme imkanlarına sahip olacaktır. Beyoğlu; çeşitliliğin, özgürlüğün ve yaratıcılığın merkezi olacak. Haliç ve Boğaz kıyılarında kesintisiz yürüyebileceğiniz, bisiklet kullanacağınız, spor yapabileceğiniz bir alana dönüşecektir. Mahallelerimizi daima birlikte sahipleneceğiz ve parklarımızla, bahçelerimizle, bostanlarımızla birlikte üretip, kültür-sanat alanlarıyla bu kentin insanlarının yaratıcılıklarına büyük katkı sunacaklardır. Bu Stratejik Plan’da Beyoğlu, zelzeleye güçlü, iklim kriziyle çaba eden, savaşan, afetlere hazırlıklı bir ilçe pozisyonuna kavuşacaktır. Tüm bunların kazandırılması ve başarılmasının, fakat daima bir arada elimizi taşın altına koymamızla mümkün olduğunu belirtmek isterim.”
“Teröre karşı daima birlikte gayret etmek zorundayız”
Geçtiğimiz günlerde İstiklal Caddesi’nde yaşanan terör saldırısına da konuşmasında değinen İmamoğlu, “İstiklal Caddesi; sağlamdır, kuvvetlidür. İstiklal Caddesi, barışın merkezidir; çatışmanın merkezi asla değildir, olamaz. Bunu daima birlikte sağlamalıyız. Bu imgeyi, kuşatılmışlığı ortadan kaldırmalıyız. İstiklal Caddesi’nin, Beyoğlu’nun, bu tıp alanların gerçek güvenliğini sağlayacak olan, 16 milyon insanıdır. O bakımdan bu bakış açısıyla da Beyoğlu’nu ve İstiklal’i değiştirmeliyiz. olağan olarak bahtsız bir an yaşadık. Terör taarruzuyla altı insanımızı kaybettik. Teröre karşı daima bir arada çaba etmek zorundayız. Terör, yalnızca İstanbul’da, İstiklal Caddesi’nde değil, dünyanın biroldukça ülkesinde, Avrupa’nın göbeğinde, Amerika’da, Asya’da, Uzak Doğu’da, ne yazık ki Afrika’da, her kentte, en değerli kentte, dünyanın en kıymetli merkezlerinde yaşanabiliyor. Çok acı trajediler yaşanabiliyor. Bunlara topyekun daima bir arada karşı durmalı ve çaba vermeliyiz. Biz biliyoruz ki, terörün de tahlili, berbatlığın de tahlili, karşısında duran düzgünlüğün gücüne ve büyüklüğüne bağlıdır. Biz, o düzgünlüğün gücü ve o hoşluğun ve o yeterli fikrin gücü olarak, her gün Beyoğlu’nda, İstiklal’de yürümekten büyük onur ve keyif duyuyoruz. Allah, gücümüzü arttırsın. Doğal ki bu işin sorumlusu, saksılar ve banklar değildir; onu da söz edeyim. Umarım her hususta ortak akılla, güzel düşünerek, hoşlukların nasıl olabileceğine ortak bir kararla hareket ederiz. Hoş bir gelecek diliyorum Beyoğlu’na, İstanbul’umuza, Türkiye’mize ve olağan olarak bütün dünyaya” halinde konuştu.
Tanıtım toplantısında, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Buğra Gökçe ile İBB İmar ve Şehircilik Dairesi Lideri Gürkan Akgün de birer konuşma yaparak, hususun bilgilerinı kamuoyu ile paylaştı. Gökçe’nin “Gezi davası”ndan karar giyen mesai arkadaşı Tayfun Kahraman’a, sürece katkılarından dolayı teşekkür etmesi, salondan büyük alkış aldı.
Çalışmalar 2020 yılında başladı
Beyoğlu; tarihî geçmişi, merkezi pozisyonu, Boğaz ve Haliç kıyıları ve fazlaca kültürlü nüfus yapısı ile İstanbul’un en değerli merkezlerinden biri. yıllar ortasında yaşanan aksilikler, ilçenin bütününün yeni bir anlayışla planlanmasını gerektirdi. İBB, 2020 yılı sonunda, “Sen de fikrini söyle, hayalindeki Beyoğlu’nu ortak akılla bir arada tasarlayalım” diyerek yola çıktı. Yaklaşık 2 yıl evvel başlayan süreç, bahsin tüm paydaşlarının görüşleri alınarak şekillendirildi. Plan çalışması kapsamında, 300’den çok aktiflik gerçekleştirilip, yaklaşık 15 bin şahısla birebir temas kuruldu. Binden çok teklif toplandı ve tüm kurumlara örnek olabilecek bir iştirak süreci uygulandı. Çalışmalar sonunda; ilçenin epey kültürlü yapısı ve kültürel mirası korunarak, daha yaşanabilir, sarsıntıya güçlü bir hale gelebilmesi için “Beyoğlu Mekansal Strateji Planı” oluşturuldu.
Beyoğlu Mekansal Strateji Planı nedir?
Beyoğlu Mekansal Strateji Planı, ilçenin tüm bileşenleri ile tüm bahislerini bir ortada ve birbirileriyle bağlantılı olarak kıymetlendiren, geleceğe yönelik bir vizyon dokümanıdır. Plan, kamuoyunun da değerlendirmesi için İstanbullularla paylaşılıyor. Bu çalışmaya ait görüşlerini iletmek ve değerlendirmede bulunmak isteyen İstanbullular, beyoglusenin.ist platformunu takip edebilecek. Bundan daha sonra gerçekleştirilecek etkinlikler de birebir platformdan paylaşılacak. Tüm bu çalışmalardan daha sonra plan, son halini alacak. Plan ile ilçenin tüm mahalleleri içinde toplumsal kaynaşmanın gerçekleşmesi; ekonomik şartlarının uygunlaştırılması; eğitim ve sıhhat imkanlarının güçlendirilmesi; kültür ve turizm faaliyetlerinin niteliğinin güzelleştirilmesi; kültürel mirasın korunması ve geliştirilmesi; kamuya açık alanların bir daha düzenlemesi üzere biroldukca hususta kapsayıcı olması; kurumlar ortası eşgüdümü sağlaması ve Beyoğlu’nun problemlerine ortak akılla taraf verecek bir mutabakat metni ve yol haritası olması amaçlandı.
Okumaya devam et...
Şehirleri bekleyen en büyük tehlikelerden birinin “yönetici pervasızlığı, densizliği, umursamazlığı ve kibri” olduğu tespitinde bulunan İmamoğlu, “Yani bir anda bir alan için, şahsi kaprisleriyle ya da şahsi birikimleriyle karar verme düzeneğini hayata geçiren bireyler, geçmişten gelen büyük kıymetleri, yapıtları ortadan kaldırabilmiştir. Ya da yaptığı yapıtlarla, bir eser değil, kalıcı tahribat ürettiğinin ne dünyada da ülkemizde de kentimizde de bakılırsabilmek mümkün. O bakımdan biz, bütün bu anlayışın karşısında bir duruşu, ortak aklı hakim kılmak istiyoruz. Bir öbür hoşluğu var ortak akıl ve İstanbul yan yana gelince: Derinliği süper. Geçmişten bugüne ve bugünün dünyasında, katkı sunma dileği olan, ‘İstanbul’a ben de katkı sunmak istiyorum’ dendiğinde on milyonlarca partner bulmak, farklı milletlerden, farklı inançlardan, farklı kültürlerden on milyonlarca insanın katkısını oraya taşıyabilmek mümkün. Yani vericisi olan, fedakarlığını ortaya koyan, bu biçimdesi derin bir insan kaynağının kendini ortaya koyabilmesini mümkün kılan, bu biçimdesi bir kentin ortak akılla, nasıl sonuçlar oluşturabileceğini, varın siz düşünün” dedi.
“Beyoğlu, ‘Strateji Belgesiyle’ gerçek kimliğini ortaya koymuştur”
“Vizyon 2050” dokümanıyla İstanbul içim geniş bir perspektif ortaya koyduklarının altını çizen İmamoğlu, “Beyoğlu’nda ortaya koyduğumuz bu ‘Strateji Belgesi’yle de onun bir kesimi olarak, bir daha geleceğe dönük bir seyahati tariflemiş olduk” diye konuştu. Beyoğlu’nun kültür-sanat, ticaret, hayat, yoksulluk, işgaller, kullanım karşıtlıkları ve altyapı üzere konularda biroldukça sorunu olduğuna dikkat çeken İmamoğlu, “Sorunların tümden tahlile kavuşmasıyla bu hoş, güzide alan, hakikaten geleceğe dönük, başta insanları konuk etmesiyle, yani turizmin en değerli merkezlerinden birisi olması sıfatıyla epeyce kıymetli bir hazırlık içerisinde. Beyoğlu, bu Strateji Evrakıyla aslında gerçek kimliğini ortaya koymuştur. ‘Ben, Beyoğlu’yum’ demiştir. beraberinde, ‘Tarihim ve mekanlarımla buradayım ve daima burada olacağım’ demiştir. Bunu kayıt altına almıştır. ötürüsıyla hiç kimse, kolay kolay kayıt altına alınan bu süreçle yapboz tahtası üzere oynayamayacaktır” sözlerini kullandı.
“Eğlence hayatının kalbi olmaya devam edecek”
Beyoğlu için umutlu bir geleceği elbirliğiyle kurulabileceğinin farkında olduklarını belirten İmamoğlu, şunları söylemiş oldu:
“Bunun Beyoğlu hafızasına sahip çıkarak, tüm özgün kıymetleriyle yaşatarak bedel üretmeye devam ettirebilirsek mümkün olduğunu da biliyoruz. O bakımdan bu süreci, bir sonuç değil, bir başlangıç olarak da algılamanızı ve sürecin her vakit ortasında olmasını istiyorum. Beyoğlu, turizmle kıymetlerini koruyacak, beslenecektir, kazanacaktır. beraberinde Beyoğlu, cümbüş hayatının da kalbi olmaya devam edecektir. Olağan teknoloji katkılarıyla geleceğe de hazırlanacak bir bölge olacaktır. Beyoğlu’nda yaşayan herkes, teminatlı iş imkanlarıyla kendini geliştirme imkanlarına sahip olacaktır. Beyoğlu; çeşitliliğin, özgürlüğün ve yaratıcılığın merkezi olacak. Haliç ve Boğaz kıyılarında kesintisiz yürüyebileceğiniz, bisiklet kullanacağınız, spor yapabileceğiniz bir alana dönüşecektir. Mahallelerimizi daima birlikte sahipleneceğiz ve parklarımızla, bahçelerimizle, bostanlarımızla birlikte üretip, kültür-sanat alanlarıyla bu kentin insanlarının yaratıcılıklarına büyük katkı sunacaklardır. Bu Stratejik Plan’da Beyoğlu, zelzeleye güçlü, iklim kriziyle çaba eden, savaşan, afetlere hazırlıklı bir ilçe pozisyonuna kavuşacaktır. Tüm bunların kazandırılması ve başarılmasının, fakat daima bir arada elimizi taşın altına koymamızla mümkün olduğunu belirtmek isterim.”
“Teröre karşı daima birlikte gayret etmek zorundayız”
Geçtiğimiz günlerde İstiklal Caddesi’nde yaşanan terör saldırısına da konuşmasında değinen İmamoğlu, “İstiklal Caddesi; sağlamdır, kuvvetlidür. İstiklal Caddesi, barışın merkezidir; çatışmanın merkezi asla değildir, olamaz. Bunu daima birlikte sağlamalıyız. Bu imgeyi, kuşatılmışlığı ortadan kaldırmalıyız. İstiklal Caddesi’nin, Beyoğlu’nun, bu tıp alanların gerçek güvenliğini sağlayacak olan, 16 milyon insanıdır. O bakımdan bu bakış açısıyla da Beyoğlu’nu ve İstiklal’i değiştirmeliyiz. olağan olarak bahtsız bir an yaşadık. Terör taarruzuyla altı insanımızı kaybettik. Teröre karşı daima bir arada çaba etmek zorundayız. Terör, yalnızca İstanbul’da, İstiklal Caddesi’nde değil, dünyanın biroldukça ülkesinde, Avrupa’nın göbeğinde, Amerika’da, Asya’da, Uzak Doğu’da, ne yazık ki Afrika’da, her kentte, en değerli kentte, dünyanın en kıymetli merkezlerinde yaşanabiliyor. Çok acı trajediler yaşanabiliyor. Bunlara topyekun daima bir arada karşı durmalı ve çaba vermeliyiz. Biz biliyoruz ki, terörün de tahlili, berbatlığın de tahlili, karşısında duran düzgünlüğün gücüne ve büyüklüğüne bağlıdır. Biz, o düzgünlüğün gücü ve o hoşluğun ve o yeterli fikrin gücü olarak, her gün Beyoğlu’nda, İstiklal’de yürümekten büyük onur ve keyif duyuyoruz. Allah, gücümüzü arttırsın. Doğal ki bu işin sorumlusu, saksılar ve banklar değildir; onu da söz edeyim. Umarım her hususta ortak akılla, güzel düşünerek, hoşlukların nasıl olabileceğine ortak bir kararla hareket ederiz. Hoş bir gelecek diliyorum Beyoğlu’na, İstanbul’umuza, Türkiye’mize ve olağan olarak bütün dünyaya” halinde konuştu.
Tanıtım toplantısında, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Buğra Gökçe ile İBB İmar ve Şehircilik Dairesi Lideri Gürkan Akgün de birer konuşma yaparak, hususun bilgilerinı kamuoyu ile paylaştı. Gökçe’nin “Gezi davası”ndan karar giyen mesai arkadaşı Tayfun Kahraman’a, sürece katkılarından dolayı teşekkür etmesi, salondan büyük alkış aldı.
Çalışmalar 2020 yılında başladı
Beyoğlu; tarihî geçmişi, merkezi pozisyonu, Boğaz ve Haliç kıyıları ve fazlaca kültürlü nüfus yapısı ile İstanbul’un en değerli merkezlerinden biri. yıllar ortasında yaşanan aksilikler, ilçenin bütününün yeni bir anlayışla planlanmasını gerektirdi. İBB, 2020 yılı sonunda, “Sen de fikrini söyle, hayalindeki Beyoğlu’nu ortak akılla bir arada tasarlayalım” diyerek yola çıktı. Yaklaşık 2 yıl evvel başlayan süreç, bahsin tüm paydaşlarının görüşleri alınarak şekillendirildi. Plan çalışması kapsamında, 300’den çok aktiflik gerçekleştirilip, yaklaşık 15 bin şahısla birebir temas kuruldu. Binden çok teklif toplandı ve tüm kurumlara örnek olabilecek bir iştirak süreci uygulandı. Çalışmalar sonunda; ilçenin epey kültürlü yapısı ve kültürel mirası korunarak, daha yaşanabilir, sarsıntıya güçlü bir hale gelebilmesi için “Beyoğlu Mekansal Strateji Planı” oluşturuldu.
Beyoğlu Mekansal Strateji Planı nedir?
Beyoğlu Mekansal Strateji Planı, ilçenin tüm bileşenleri ile tüm bahislerini bir ortada ve birbirileriyle bağlantılı olarak kıymetlendiren, geleceğe yönelik bir vizyon dokümanıdır. Plan, kamuoyunun da değerlendirmesi için İstanbullularla paylaşılıyor. Bu çalışmaya ait görüşlerini iletmek ve değerlendirmede bulunmak isteyen İstanbullular, beyoglusenin.ist platformunu takip edebilecek. Bundan daha sonra gerçekleştirilecek etkinlikler de birebir platformdan paylaşılacak. Tüm bu çalışmalardan daha sonra plan, son halini alacak. Plan ile ilçenin tüm mahalleleri içinde toplumsal kaynaşmanın gerçekleşmesi; ekonomik şartlarının uygunlaştırılması; eğitim ve sıhhat imkanlarının güçlendirilmesi; kültür ve turizm faaliyetlerinin niteliğinin güzelleştirilmesi; kültürel mirasın korunması ve geliştirilmesi; kamuya açık alanların bir daha düzenlemesi üzere biroldukca hususta kapsayıcı olması; kurumlar ortası eşgüdümü sağlaması ve Beyoğlu’nun problemlerine ortak akılla taraf verecek bir mutabakat metni ve yol haritası olması amaçlandı.
Okumaya devam et...