erkan_623
New member
15 Temmuz Derneği’nin düzenlediği Hafızanda Ne Var? programının Aralık ayı konuğu AK Parti Erzurum Milletvekili Selami Altınok oldu. 17/25 Aralık sürecinin kıymetli figürlerinden biri olan ve o devir Aksaray Valisiyken İstanbul Vilayet Emniyet Müdürü olarak atanan Selami Altınok, sürecin tüm bilgilerinı kendi tanıklığı üzerinden anlattı. Prof. Dr. Ali Köse’nin moderatörlüğünü yaptığı program 15 Temmuz Derneği YouTube kanalından yayınlandı. 17 Aralık’ı savuşturmaya çalışırken 25 Aralık sabahı yeni bir evrakın karşısına çıktığını anlatan Altınok “Aceleden başlığını İstanbul Vilayet Jandarma Komutanlığına diye yazmışlar. Belgeyi iade edip bize gelmemiş dedim. Evrak gidip gelene kadar 7 saat kazandık ve ikinci operasyonun yapılmaması için tedbirlerimizi aldık” dedi.
HİÇ OLMAYAN ŞEYLER YAŞANDI
Türkiye-ABD bağlantılarında kırılmanın 1 Mart 2003 tezkeresi olduğunu belirten Selami Altınok, ABD derin devleti ve istihbarat örgütlerinin o tarihten daha sonra FETÖ yapılanmasını daha tesirli bir biçimde kullanmaya başladıklarını söylemiş oldu. 2011 yılından itibaren 17/25 Aralık için hazırlıkların yapıldığını söz eden Altınok “17 Aralık sabahı devlet düzeneğinde hiç olmayan şeyler yaşandı. Cumhurbaşkanı, Başbakan, İçişleri ve Adalet Bakanlarının haberi olmadan operasyon başlatıldı. Birbiriyle ilişkisi olmayan bir sürü olay bir çuvala dolduruldu ve yanına mizansenler üretildi. Topluma algı yoluyla o denli bir yolsuzluk var ki bu hükümeti de gdolayır, devleti de bir tarafa savunur imajı verilmek istendi” dedi. O gün İstanbul Vilayet Emniyet Müdürü ile sonrasındasında karşılaştığını belirten Selami Altınok, kendisine “niçin bu biçimde oldu?” sorusunu sorduğunu belirtti. Altınok kelamlarına şu biçimde devam etti; “Kendisi Vatan Emniyet’e gittiğinde kameraların karşıladığını söylemiş oldu. Dedim ki sizin yerinizde olsam otomobilden iner operasyonu yapan müdüre bir tokat atıp benden habersiz nasıl bu biçimde bir şey yapıyorsunuz derdim ve istifamı sunardım. Bunu yapsaydınız 17 Aralık operasyonu o gün biterdi.”
GEREKİRSE BAŞIMI TAŞIN ALTINA KOYARIM
Operasyon başladıktan daha sonra 18 Aralık günü Aksaray Valisi olarak Ankara’ya valiler toplantısına gittiğini söyleyen Selami Altınok “Akşam 18.00’de toplantıya katıldım. Birfazlaca kişinin tutum almaksızın kim kazanacak beklentisi ortasında olduğunu gördüm. Gece 01.00’de kalkıp Aksaray’a döndüm. Sabah 07.00 civarı beni arayıp Ankara’ya çağırdılar. Ne olduğunu bilmiyordum. Eşimle helalleşip konuttan çıktım. Efkan Ala Beyefendiyle kıymetlendirme toplantısı yaptık. Kendisi Başbakanla konuştuklarını polisin ortasında sağlam duracak biri olması gerektiğini ve beni önerdiğini söylemiş oldu. daha sonra Başbakanımızla görüştüm. Bana gerekirse taşın altına elini koyman gerekiyor dedi. Ben de gerekirse başımı taşın altına koyarım dedim ve İstanbul’a Vilayet Emniyet Müdürü olarak gittim” biçiminde konuştu. İstanbul Vatan Emniyet’e geldiğinde kimseyi tanımadığını, kimin FETÖ’cü kimin değil bilmediğini söz eden Altınok, hayatının en sıkıntı gecelerinden birini yaşadığını belirtti. Sonraki gün Zekeriya Öz’ün Emniyete geldiğini söyleyen Altınok “Beni gdolayın haddini bildireyim dedim. Tabi yanımızdaki FETÖ’cü polisler çabucak haber vermiş. Ben daha yanına gitmeden ayrılmış. O gün Emniyete baskın yapmaya gelmişti” dedi. daha sonraki süreçte Emniyette FETÖ’cülerin yoğunluğunu azaltmak için Türkiye’nin farklı bölgelerinden FETÖ ile gayret etmiş ya da FETÖ mağduru olmuş polis amirlerini topladıklarını söyleyen Altınok Zekeriya Öz ve Celal Kara üzere isimlerin daima polise baskı kurduklarını söz etti.
25 ARALIK’TA VAKİT KAZANIP OPERASYONU ENGELLEDİK
“Biz devletin yanında olan yasal bir takım kurmaya çalışırken 25 Aralık sabahı baktım Selami Yıldız Beyefendi elinde bir belge ile geliyor. Hayırdır dedim. İkinci bir operasyon için evrak geldiğini söylemiş oldu. Belgeyi elime alıp baktım. Çok çabucak, haince ve cahilce hazırlanmış bir belge. Başlığı İstanbul Vilayet Jandarma Komutanlığına diye hazırlanmış. İstanbul Emniyetinde değişim olduğu için bu talimatı Emniyete gönderirsek yerine getirmezler jandarmaya gönderelim demişler. Jandarma haber alınca kapıyı bacayı kilitliyor. Evrak bir daha bize geliyor. Operasyonu sabah 09.00’da başlatıp sonraki gün 09.00’a kadar yapacaklar. Evrakta Türkiye’ye değerli yatırımlar yapmış 41 iş adamının gözaltı sonucu var. Bir de o belgenin haricinde Bilal Erdoğan’ın gözaltı talimatı var. Dedim ki bu bize gelmemiş jandarmaya diye yazılmış iade edin. Evrak gitti saat 16.00’ya kadar düzeltip gönderdiler. O sırada biz 7 saat vakit kazandık. 25-30 özel harekatçıyı Kısıklı’ya 25-30 adedini Vatan Emniyet’in önüne konuşlandırdım. Kim gelirse gelsin içeri almayın gerekirse ateş edin talimatı verdim” diyerek 25 Aralık sürecini anlatan Selami Altınok, dışardan rastgele bir teşebbüs olmadığını fakat Mali Şubede 250’ye yakın polisin kazan kaldırıp operasyon yapmak istediklerini belirtti.
“O HAFTA YAPTIKLARIM ÇOCUKLARIMA BIRAKACAĞIM EN KIYMETLİ MİRAS”
25 Aralık gecesi Bakanların değiştiğini Efkan Ala’nın İçişleri Bakanı olduğunu hatırlatan Selami Altınok, Efkan Ala’yı arayarak Emniyete çağırdığını söylemiş oldu. “Efkan Beyefendi gece 04.00’de geldi. Mali Şubeye gidip talimat verdi. Arkadaşlar operasyon yok herkes meskenine gitsin dedi ve orada bu iş bitirdik” diyen Altınok “O bir haftada akla karayı gördük. Tüzel, mülki ve sivil kanatta bir epey insanın kazananın yanında olmak için nasıl davrandığına şahit olduk” dedi. 17/25 Aralık ve 15 Temmuz öncesi yapılan tüm operasyonların mutfağının Emniyet olduğunu söyleyen Altınok, polislerin hazırladığı evrakların FETÖ’cü savcı ve yargıçların önüne gittiğini onların da okumadan imzalayıp gönderdiğini belirtti. 17/25 Aralık sürecinde polis kadar hukukçuların da büyük çaba verdiğini ekleyen Selami Altınok “O süreçte yaptıklarım çocuklarıma bırakacağım en kıymetli mirastır. Bu memlekette din kisvesi altında palazlanan bir yapının yasal hükümeti devirmesine pürüz olduk” halinde konuştu.
HİÇ OLMAYAN ŞEYLER YAŞANDI
Türkiye-ABD bağlantılarında kırılmanın 1 Mart 2003 tezkeresi olduğunu belirten Selami Altınok, ABD derin devleti ve istihbarat örgütlerinin o tarihten daha sonra FETÖ yapılanmasını daha tesirli bir biçimde kullanmaya başladıklarını söylemiş oldu. 2011 yılından itibaren 17/25 Aralık için hazırlıkların yapıldığını söz eden Altınok “17 Aralık sabahı devlet düzeneğinde hiç olmayan şeyler yaşandı. Cumhurbaşkanı, Başbakan, İçişleri ve Adalet Bakanlarının haberi olmadan operasyon başlatıldı. Birbiriyle ilişkisi olmayan bir sürü olay bir çuvala dolduruldu ve yanına mizansenler üretildi. Topluma algı yoluyla o denli bir yolsuzluk var ki bu hükümeti de gdolayır, devleti de bir tarafa savunur imajı verilmek istendi” dedi. O gün İstanbul Vilayet Emniyet Müdürü ile sonrasındasında karşılaştığını belirten Selami Altınok, kendisine “niçin bu biçimde oldu?” sorusunu sorduğunu belirtti. Altınok kelamlarına şu biçimde devam etti; “Kendisi Vatan Emniyet’e gittiğinde kameraların karşıladığını söylemiş oldu. Dedim ki sizin yerinizde olsam otomobilden iner operasyonu yapan müdüre bir tokat atıp benden habersiz nasıl bu biçimde bir şey yapıyorsunuz derdim ve istifamı sunardım. Bunu yapsaydınız 17 Aralık operasyonu o gün biterdi.”
GEREKİRSE BAŞIMI TAŞIN ALTINA KOYARIM
Operasyon başladıktan daha sonra 18 Aralık günü Aksaray Valisi olarak Ankara’ya valiler toplantısına gittiğini söyleyen Selami Altınok “Akşam 18.00’de toplantıya katıldım. Birfazlaca kişinin tutum almaksızın kim kazanacak beklentisi ortasında olduğunu gördüm. Gece 01.00’de kalkıp Aksaray’a döndüm. Sabah 07.00 civarı beni arayıp Ankara’ya çağırdılar. Ne olduğunu bilmiyordum. Eşimle helalleşip konuttan çıktım. Efkan Ala Beyefendiyle kıymetlendirme toplantısı yaptık. Kendisi Başbakanla konuştuklarını polisin ortasında sağlam duracak biri olması gerektiğini ve beni önerdiğini söylemiş oldu. daha sonra Başbakanımızla görüştüm. Bana gerekirse taşın altına elini koyman gerekiyor dedi. Ben de gerekirse başımı taşın altına koyarım dedim ve İstanbul’a Vilayet Emniyet Müdürü olarak gittim” biçiminde konuştu. İstanbul Vatan Emniyet’e geldiğinde kimseyi tanımadığını, kimin FETÖ’cü kimin değil bilmediğini söz eden Altınok, hayatının en sıkıntı gecelerinden birini yaşadığını belirtti. Sonraki gün Zekeriya Öz’ün Emniyete geldiğini söyleyen Altınok “Beni gdolayın haddini bildireyim dedim. Tabi yanımızdaki FETÖ’cü polisler çabucak haber vermiş. Ben daha yanına gitmeden ayrılmış. O gün Emniyete baskın yapmaya gelmişti” dedi. daha sonraki süreçte Emniyette FETÖ’cülerin yoğunluğunu azaltmak için Türkiye’nin farklı bölgelerinden FETÖ ile gayret etmiş ya da FETÖ mağduru olmuş polis amirlerini topladıklarını söyleyen Altınok Zekeriya Öz ve Celal Kara üzere isimlerin daima polise baskı kurduklarını söz etti.
25 ARALIK’TA VAKİT KAZANIP OPERASYONU ENGELLEDİK
“Biz devletin yanında olan yasal bir takım kurmaya çalışırken 25 Aralık sabahı baktım Selami Yıldız Beyefendi elinde bir belge ile geliyor. Hayırdır dedim. İkinci bir operasyon için evrak geldiğini söylemiş oldu. Belgeyi elime alıp baktım. Çok çabucak, haince ve cahilce hazırlanmış bir belge. Başlığı İstanbul Vilayet Jandarma Komutanlığına diye hazırlanmış. İstanbul Emniyetinde değişim olduğu için bu talimatı Emniyete gönderirsek yerine getirmezler jandarmaya gönderelim demişler. Jandarma haber alınca kapıyı bacayı kilitliyor. Evrak bir daha bize geliyor. Operasyonu sabah 09.00’da başlatıp sonraki gün 09.00’a kadar yapacaklar. Evrakta Türkiye’ye değerli yatırımlar yapmış 41 iş adamının gözaltı sonucu var. Bir de o belgenin haricinde Bilal Erdoğan’ın gözaltı talimatı var. Dedim ki bu bize gelmemiş jandarmaya diye yazılmış iade edin. Evrak gitti saat 16.00’ya kadar düzeltip gönderdiler. O sırada biz 7 saat vakit kazandık. 25-30 özel harekatçıyı Kısıklı’ya 25-30 adedini Vatan Emniyet’in önüne konuşlandırdım. Kim gelirse gelsin içeri almayın gerekirse ateş edin talimatı verdim” diyerek 25 Aralık sürecini anlatan Selami Altınok, dışardan rastgele bir teşebbüs olmadığını fakat Mali Şubede 250’ye yakın polisin kazan kaldırıp operasyon yapmak istediklerini belirtti.
“O HAFTA YAPTIKLARIM ÇOCUKLARIMA BIRAKACAĞIM EN KIYMETLİ MİRAS”
25 Aralık gecesi Bakanların değiştiğini Efkan Ala’nın İçişleri Bakanı olduğunu hatırlatan Selami Altınok, Efkan Ala’yı arayarak Emniyete çağırdığını söylemiş oldu. “Efkan Beyefendi gece 04.00’de geldi. Mali Şubeye gidip talimat verdi. Arkadaşlar operasyon yok herkes meskenine gitsin dedi ve orada bu iş bitirdik” diyen Altınok “O bir haftada akla karayı gördük. Tüzel, mülki ve sivil kanatta bir epey insanın kazananın yanında olmak için nasıl davrandığına şahit olduk” dedi. 17/25 Aralık ve 15 Temmuz öncesi yapılan tüm operasyonların mutfağının Emniyet olduğunu söyleyen Altınok, polislerin hazırladığı evrakların FETÖ’cü savcı ve yargıçların önüne gittiğini onların da okumadan imzalayıp gönderdiğini belirtti. 17/25 Aralık sürecinde polis kadar hukukçuların da büyük çaba verdiğini ekleyen Selami Altınok “O süreçte yaptıklarım çocuklarıma bırakacağım en kıymetli mirastır. Bu memlekette din kisvesi altında palazlanan bir yapının yasal hükümeti devirmesine pürüz olduk” halinde konuştu.