Habertürk muharriri Fatih Altaylı, Sedat Peker’in argümanları daha sonrasında Veyis Ateş’in kendisinden 10 milyon Euro rüşvet istediği savı ve medyadaki ilgileri ile gündeme gelen ve geçtiğimiz günlerde Avusturya’da ABD’nin talebi ile yakalanan Sezgin Baran Korkmaz hakkında bir yazı kaleme aldı.
Sezgin Baran Korkmaz’ın medya sahibi olmadan “medya sahibi” olmanın “güzel bir yolunu bulduğunu” söyleyen Altaylı, “Bir tarafa yanaşsan karşı tarafın şimşeklerini üzerine çekeceksin. İktidara yanaşsan hem muhalif kısımlardan reaksiyon nazaranceksin tıpkı vakitte iktidarın tam ne istediğini bilemediğin anlarda iktidardan” tabirlerini kullandı.
Sezgin Baran Korkmaz için “Gazete sahibi olacağına gazeteci sahibi olmayı yeğlemiş” tabirlerini kullanan Altaylı, “İktidarla bağları esasen malum da, hangi uydurma muhalifler, hangi gazeteciler, hangi siyasetçiler, belediye liderleri Sezgin Baran Korkmaz’ın yatında keyif çattı?” diye sordu.
Altaylı’nın yazısı şöyleki:
Sezgin Baran Korkmaz, medya sahibi olmanın dezavantajlarına maruz kalmadan medya sahibi olmanın hoş bir yolunu bulmuş anlaşılan.
Medya sahibi olmak güç iş, riskli iş.
Bir tarafa yanaşsan karşı tarafın şimşeklerini üzerine çekeceksin.
İktidara yanaşsan hem muhalif bölümlerden reaksiyon bakılırsaceksin tıpkı vakitte iktidarın tam ne istediğini bilemediğin anlarda iktidardan.
Üstelik iktidar değiştiği anda maksat haline geleceksin.
Muhalefete yanaşsan iktidar tarafı üzerine bütün gücüyle gelecek. Muhalefet ise dayanak vermeyecek hatta muhalefetin iç çatışmalarının içinde kalacaksın.
Tarafsız olayım desen, ki doğrusu da bu, hem iktidar hem muhalefet yüklenecek. Kimseye yaranamayacaksın. Herkes saldıracak.
Dahası şahsen çalışanlarınla sorun yaşayacaksın.
Ne halt karıştırdığını bilemediğin bir küme bireye maaş vereceksin.
Ve periyot gereği de bu işten para falan da kazanamayacaksın.
Sıkıntı iş medya sahibi olmak.
Sezgin Baran Korkmaz ise işin kvakasını bulmuş muhakkak ki!
Gazete sahibi olacağına gazeteci sahibi olmayı yeğlemiş.
Onca yatırım yapıp televizyon kanalı, stüdyo, teknik materyal, naklen yayın arabası, gazete, matbaa, IT ekipmanı satın alacağına sık sık yenilenmesi gereken tüm bu gereçler yerine gazeteci satın almış.
Kimi muhalif, kimi iktidar yanlısı hoş bir buket oluşturmuş.
Kendine bir imaj oluşturtmuş.
Bedeli ile.
daha sonrasında tahminen kimileri da bu havanın tesirinde kalıp, hiç çıkarsız övmüşler Korkmaz’ı lakin bu işi bir bedel mukabilinde yapan, kimi ortaya çıkmış, kimi ise hala bilinmeyen bir kısım medyacı için fazlaca önemli argümanlar var.
Artık bu gazeteciler muhtemelen panikte.
Sezgin Baran Korkmaz ile olan alakalarının ne kadarının bilinip, ne kadarının bilenmediğini anlamaya çalışıyorlar.
Gerilerinde ne kadar kanıt bıraktılar onu hatırlamaya, bulabildikleri izleri yok etmeye, yok edemediklerini de küçültmeye çalışıyorlar.
Gördüğüm o ki, Sezgin Baran Korkmaz’ın bu bağlantılar ağı biliniyor ve yavaş yavaş ortaya çıkacak.
Korkmaz’ın otelinde hangi gazeteciler ve hangi siyasetçiler ağırlandı?
İktidarla münasebetleri aslına bakarsanız malum da, hangi geçersiz muhalifler, hangi gazeteciler, hangi siyasetçiler, belediye liderleri Sezgin Baran Korkmaz’ın yatında keyif çattı?
Kimler Korkmaz’ın telefonunda süratli arama tuşuna kayıtlı idi!
Zannederim bunlar teker teker ortaya çıkacak.
Kokuşan Türkiye’de bunların çabucak hemen ortaya çıkmamış olması yalnızca ve yalnızca tarafların bu ayrıntıları birbirleri aleyhine kullanabilmek için hazırda tutuyor olmasından.
Oradaki lağım da bir yerde patlar.
Ne keyifli o pisliğin bulaşmayacağı bir yerde durmuş olanlara.
Sezgin Baran Korkmaz’ın medya sahibi olmadan “medya sahibi” olmanın “güzel bir yolunu bulduğunu” söyleyen Altaylı, “Bir tarafa yanaşsan karşı tarafın şimşeklerini üzerine çekeceksin. İktidara yanaşsan hem muhalif kısımlardan reaksiyon nazaranceksin tıpkı vakitte iktidarın tam ne istediğini bilemediğin anlarda iktidardan” tabirlerini kullandı.
Sezgin Baran Korkmaz için “Gazete sahibi olacağına gazeteci sahibi olmayı yeğlemiş” tabirlerini kullanan Altaylı, “İktidarla bağları esasen malum da, hangi uydurma muhalifler, hangi gazeteciler, hangi siyasetçiler, belediye liderleri Sezgin Baran Korkmaz’ın yatında keyif çattı?” diye sordu.
Altaylı’nın yazısı şöyleki:
Sezgin Baran Korkmaz, medya sahibi olmanın dezavantajlarına maruz kalmadan medya sahibi olmanın hoş bir yolunu bulmuş anlaşılan.
Medya sahibi olmak güç iş, riskli iş.
Bir tarafa yanaşsan karşı tarafın şimşeklerini üzerine çekeceksin.
İktidara yanaşsan hem muhalif bölümlerden reaksiyon bakılırsaceksin tıpkı vakitte iktidarın tam ne istediğini bilemediğin anlarda iktidardan.
Üstelik iktidar değiştiği anda maksat haline geleceksin.
Muhalefete yanaşsan iktidar tarafı üzerine bütün gücüyle gelecek. Muhalefet ise dayanak vermeyecek hatta muhalefetin iç çatışmalarının içinde kalacaksın.
Tarafsız olayım desen, ki doğrusu da bu, hem iktidar hem muhalefet yüklenecek. Kimseye yaranamayacaksın. Herkes saldıracak.
Dahası şahsen çalışanlarınla sorun yaşayacaksın.
Ne halt karıştırdığını bilemediğin bir küme bireye maaş vereceksin.
Ve periyot gereği de bu işten para falan da kazanamayacaksın.
Sıkıntı iş medya sahibi olmak.
Sezgin Baran Korkmaz ise işin kvakasını bulmuş muhakkak ki!
Gazete sahibi olacağına gazeteci sahibi olmayı yeğlemiş.
Onca yatırım yapıp televizyon kanalı, stüdyo, teknik materyal, naklen yayın arabası, gazete, matbaa, IT ekipmanı satın alacağına sık sık yenilenmesi gereken tüm bu gereçler yerine gazeteci satın almış.
Kimi muhalif, kimi iktidar yanlısı hoş bir buket oluşturmuş.
Kendine bir imaj oluşturtmuş.
Bedeli ile.
daha sonrasında tahminen kimileri da bu havanın tesirinde kalıp, hiç çıkarsız övmüşler Korkmaz’ı lakin bu işi bir bedel mukabilinde yapan, kimi ortaya çıkmış, kimi ise hala bilinmeyen bir kısım medyacı için fazlaca önemli argümanlar var.
Artık bu gazeteciler muhtemelen panikte.
Sezgin Baran Korkmaz ile olan alakalarının ne kadarının bilinip, ne kadarının bilenmediğini anlamaya çalışıyorlar.
Gerilerinde ne kadar kanıt bıraktılar onu hatırlamaya, bulabildikleri izleri yok etmeye, yok edemediklerini de küçültmeye çalışıyorlar.
Gördüğüm o ki, Sezgin Baran Korkmaz’ın bu bağlantılar ağı biliniyor ve yavaş yavaş ortaya çıkacak.
Korkmaz’ın otelinde hangi gazeteciler ve hangi siyasetçiler ağırlandı?
İktidarla münasebetleri aslına bakarsanız malum da, hangi geçersiz muhalifler, hangi gazeteciler, hangi siyasetçiler, belediye liderleri Sezgin Baran Korkmaz’ın yatında keyif çattı?
Kimler Korkmaz’ın telefonunda süratli arama tuşuna kayıtlı idi!
Zannederim bunlar teker teker ortaya çıkacak.
Kokuşan Türkiye’de bunların çabucak hemen ortaya çıkmamış olması yalnızca ve yalnızca tarafların bu ayrıntıları birbirleri aleyhine kullanabilmek için hazırda tutuyor olmasından.
Oradaki lağım da bir yerde patlar.
Ne keyifli o pisliğin bulaşmayacağı bir yerde durmuş olanlara.