semaver
Active member
Emekli Büyükelçi Onur Öymen’den Rusya-Ukrayna tahlili Emekli büyükelçi Onur Öymen, Rusya’yla Ukrayna içindeki görüşmelerle ilgili Cumhuriyet’e konuştu.
Öymen, “Esasında görüşmeler için iki yol var, biri ateşkes sağlandıktan daha sonra görüşmek. Bu durumda diplomasi yoluyla ne yapılabilir, ona bakılır. Fakat bir taraftan çatışmalar devam ederken ateşkes müzakeresi yapılması demek, Rusya’nın askeri üstünlüğünü, ateşkesin şartı olarak Ukrayna’ya dayatması demektir. Bu şartlarda görüşme, Rusya’nın şartlarında ateşkes yapılması için bir baskı ögesi olarak çatışmaları kullanma manasına geliyor” dedi.
Görüşmelerde BM, AGİT, ya da öteki üçüncü ülke temsilcilerinin bulunmadığına dikkat çeken Öymen, “Bu da Rusya’nın hem siyasi gücünü, birebir vakitte savaş gücünü görüşmelere yansıtması olarak anlaşılır. O bakımdan şartsız olarak ateşkes sağlanıp masaya oturulması farklı bir durum yaratırdı. Mevcut durumda Rusya tarafı, Ukrayna’nın her an çökmesi ihtimalini, liderliğinin değişmesi ihtimalini düşünür ve pazarlık marjını yüksek meblağ. Ancak ateşkes şartsız olarak sağlanırsa tahminen BM’nin, AGİT’in ya da üçüncü ülkelerin iştirakiyle müzakere daha istikrarlı yürütülebilir. Burada can alıcı taraf, bir an evvel şartsız ateşkesin sağlanmasıdır. İnsani, siyasi, ekonomik boyutları ve dünyaya tesiri bakımından bu bu biçimdedir” diye konuştu.
“ÜLKELERLE İŞBİRLİĞİ”
Dünyanın, şartsız bir ateşkes için daha fazla uğraş sarf etmesi gerektiğini vurgulayan Öymen, şöyleki konuştu:
“Diplomaside çeşitli yollar, imkânlar var. Ateşkes bir dayatma ögesi olarak kullanıldığı vakit insani açıdan epeyce dertli sonuçlar yaratır. Dünya bula bula yaptırım usulünü buldu. Yaptırım yerine ateşkese zorlayıcı bir tavır sergilense, Rusya’yı etkileyebilecek Çin, Hindistan üzere ülkelerle işbirliği halinde şartsız bir ateşkes zorlansa, insani ve siyasi açıdan epey daha olumlu bir sonuç elde edilebilir. Çok kuvvetli bir ülke diğer ülkeyi ezmeye devam ederken ateşkes masasında oturuyor, bu Rusya için de düzgün bir manzara değil. Burada sıkıntı acil ateşkesi sağlayacak şartların yaratılmasıdır.”
Öymen, “Esasında görüşmeler için iki yol var, biri ateşkes sağlandıktan daha sonra görüşmek. Bu durumda diplomasi yoluyla ne yapılabilir, ona bakılır. Fakat bir taraftan çatışmalar devam ederken ateşkes müzakeresi yapılması demek, Rusya’nın askeri üstünlüğünü, ateşkesin şartı olarak Ukrayna’ya dayatması demektir. Bu şartlarda görüşme, Rusya’nın şartlarında ateşkes yapılması için bir baskı ögesi olarak çatışmaları kullanma manasına geliyor” dedi.
Görüşmelerde BM, AGİT, ya da öteki üçüncü ülke temsilcilerinin bulunmadığına dikkat çeken Öymen, “Bu da Rusya’nın hem siyasi gücünü, birebir vakitte savaş gücünü görüşmelere yansıtması olarak anlaşılır. O bakımdan şartsız olarak ateşkes sağlanıp masaya oturulması farklı bir durum yaratırdı. Mevcut durumda Rusya tarafı, Ukrayna’nın her an çökmesi ihtimalini, liderliğinin değişmesi ihtimalini düşünür ve pazarlık marjını yüksek meblağ. Ancak ateşkes şartsız olarak sağlanırsa tahminen BM’nin, AGİT’in ya da üçüncü ülkelerin iştirakiyle müzakere daha istikrarlı yürütülebilir. Burada can alıcı taraf, bir an evvel şartsız ateşkesin sağlanmasıdır. İnsani, siyasi, ekonomik boyutları ve dünyaya tesiri bakımından bu bu biçimdedir” diye konuştu.
“ÜLKELERLE İŞBİRLİĞİ”
Dünyanın, şartsız bir ateşkes için daha fazla uğraş sarf etmesi gerektiğini vurgulayan Öymen, şöyleki konuştu:
“Diplomaside çeşitli yollar, imkânlar var. Ateşkes bir dayatma ögesi olarak kullanıldığı vakit insani açıdan epeyce dertli sonuçlar yaratır. Dünya bula bula yaptırım usulünü buldu. Yaptırım yerine ateşkese zorlayıcı bir tavır sergilense, Rusya’yı etkileyebilecek Çin, Hindistan üzere ülkelerle işbirliği halinde şartsız bir ateşkes zorlansa, insani ve siyasi açıdan epey daha olumlu bir sonuç elde edilebilir. Çok kuvvetli bir ülke diğer ülkeyi ezmeye devam ederken ateşkes masasında oturuyor, bu Rusya için de düzgün bir manzara değil. Burada sıkıntı acil ateşkesi sağlayacak şartların yaratılmasıdır.”