erkan_623
New member
Kovid-19 olaylarının suratı, artan aşı oranlarıyla düşse de pandemi dünya genelindeki tesirini sürdürüyor. Dünya Sıhhat Örgütü’nün (WHO) şimdiki koronavirüs tablosuna göre, bugüne kadar 235 milyonu aşkın hadise tespit edilirken, 5 milyona yakın insan pandemi ötürüsıyla hayatını yitirdi. Online PR Servisi B2Press, giderek kendini daha fazla hissettiren kış soğuklarının yarattığı hava kirliliği hakkındaki dataları pandemi çerçevesinde inceledi. Bu bahiste şimdiki bir akademik araştırmayı ele alan B2Press, İstanbul’da Kovid-19 pandemisi boyunca gerçekleşen ölümlerin yaş, sosyoekonomik durum ve hane halkı sayısının yanı sıra, hava kirliliğiyle bağlı olduğunun ortaya konulduğunu deklare etti. Environmental Science and Pollution Research Dergisi’nde yayımlanan “İstanbul’da Covid-19’a Bağlı Ölümlerde Hava Kirliliği ve Sosyoekonomik Seviyenin Etkisi” başlıklı araştırma, kirli havanın Kovid-19’dan vefat riskinin daha da artmasına yol açtığını gösterdi.
HAVA KİRLİLİĞİ 7 MİLYON İNSANIN ERKEN VEFATINA YOL AÇIYOR
Basın bülteni dağıtımı hizmeti veren Online PR Servisi B2Press’in incelediği Greenpeace Hava Kirliliği Algısı Anketi’ne bakılırsa, her 10 şahıstan 4’ü Türkiye’nin en büyük etraf probleminin hava kirliliği olduğunu düşünürken, Türkiye dünya hava kirliliği sıralamasında 46. sırada yer alıyor. Sıhhat ve Etraf Birliği (HEAL) raporuna bakılırsa, Türkiye elektriğinin yüzde 56’sını fosil yakıtlardan, yüzde 37’sini de kömürden elde ederken uzmanlar, kömüre dayalı elektrik üretiminin yarattığı yoğun hava kirliliğinin halk sağlığı için büyük bir risk oluşturduğunu söylüyor. Hakikaten Dünya Sağlık Örgütü’nün deklare ettiğı bilgilere nazaran, hava kirliliği global ölçekte insan sağlığına yönelik en büyük çevresel tehdit olarak görülüyor ve dünyada her yıl 7 milyon insanın erken vefatına yol açıyor. Hava kirliliğinin insan sağlığı üstündeki tesirleri içinde ise astım, bronşit, teneffüs yolu üzere akciğer hastalıklarının yan sıra; kanser, kalp ve damar hastalıkları da yer alıyor.
HAVA KİRLİLİĞİ YALNIZ 65 YAŞ ÜSTÜ İÇİN RİSKLİ DEĞİL
Uzmanlar, hava kirliliğine maruz kalmanın, teneffüs sistemine ziyan vererek viral ve bakteriyel enfeksiyonlara karşı direnci azalttığını söylüyor. Hava kirliliği, bedenin virüslere karşı doğal savunmasını bozarak hastalıklara yakalanma mümkünlüğünü yükseltirken, virüslerin taşınmasında tesirli oluyor. B2Press’in incelediği göğüs hastalıkları uzmanı Dr. Nilüfer Aykaç ve halk sıhhati uzmanı Prof. Dr. Nilay Etiler imzalı akademik araştırmaya nazaran, hava kirleticilerine maruz kalmak sırf 65 yaş üstü kırılgan küme için değil, tüm yaş kümeleri için onaylanmış Kovid-19 olaylarının sayısını artırıyor.
HER 10 ŞAHISTAN 9’U KÖMÜR KOKUSU SOLUYOR
Türkiye’de büyük kentler de dahil olmak üzere biroldukca vilayette kömür kullanması çok yaygın. Online PR Servisi B2Press’in incelediği HEAL raporuna göre, kömürden en hayli etkilenen bölge, “kömür kuşağı” olarak da isimlendirilen Zonguldak, Çanakkale, Milas-Muğla içindeki havza. Çoğu büyük şehirle tüm Akdeniz ve Karadeniz kıyı şeridi de kömürden büyük ölçüde etkileniyor. Greenpeace anketine katılanlar da bu tabloyu doğruluyor. Hava Kirliliği Algısı Anketi’ne bakılırsa, her 10 kişiden 9’u pencereyi açtığında pak hava alamadığını ya da kömür kokusu soluduğunu belirtiyor.
KAYNAK: İHA
HAVA KİRLİLİĞİ 7 MİLYON İNSANIN ERKEN VEFATINA YOL AÇIYOR
Basın bülteni dağıtımı hizmeti veren Online PR Servisi B2Press’in incelediği Greenpeace Hava Kirliliği Algısı Anketi’ne bakılırsa, her 10 şahıstan 4’ü Türkiye’nin en büyük etraf probleminin hava kirliliği olduğunu düşünürken, Türkiye dünya hava kirliliği sıralamasında 46. sırada yer alıyor. Sıhhat ve Etraf Birliği (HEAL) raporuna bakılırsa, Türkiye elektriğinin yüzde 56’sını fosil yakıtlardan, yüzde 37’sini de kömürden elde ederken uzmanlar, kömüre dayalı elektrik üretiminin yarattığı yoğun hava kirliliğinin halk sağlığı için büyük bir risk oluşturduğunu söylüyor. Hakikaten Dünya Sağlık Örgütü’nün deklare ettiğı bilgilere nazaran, hava kirliliği global ölçekte insan sağlığına yönelik en büyük çevresel tehdit olarak görülüyor ve dünyada her yıl 7 milyon insanın erken vefatına yol açıyor. Hava kirliliğinin insan sağlığı üstündeki tesirleri içinde ise astım, bronşit, teneffüs yolu üzere akciğer hastalıklarının yan sıra; kanser, kalp ve damar hastalıkları da yer alıyor.
HAVA KİRLİLİĞİ YALNIZ 65 YAŞ ÜSTÜ İÇİN RİSKLİ DEĞİL
Uzmanlar, hava kirliliğine maruz kalmanın, teneffüs sistemine ziyan vererek viral ve bakteriyel enfeksiyonlara karşı direnci azalttığını söylüyor. Hava kirliliği, bedenin virüslere karşı doğal savunmasını bozarak hastalıklara yakalanma mümkünlüğünü yükseltirken, virüslerin taşınmasında tesirli oluyor. B2Press’in incelediği göğüs hastalıkları uzmanı Dr. Nilüfer Aykaç ve halk sıhhati uzmanı Prof. Dr. Nilay Etiler imzalı akademik araştırmaya nazaran, hava kirleticilerine maruz kalmak sırf 65 yaş üstü kırılgan küme için değil, tüm yaş kümeleri için onaylanmış Kovid-19 olaylarının sayısını artırıyor.
HER 10 ŞAHISTAN 9’U KÖMÜR KOKUSU SOLUYOR
Türkiye’de büyük kentler de dahil olmak üzere biroldukca vilayette kömür kullanması çok yaygın. Online PR Servisi B2Press’in incelediği HEAL raporuna göre, kömürden en hayli etkilenen bölge, “kömür kuşağı” olarak da isimlendirilen Zonguldak, Çanakkale, Milas-Muğla içindeki havza. Çoğu büyük şehirle tüm Akdeniz ve Karadeniz kıyı şeridi de kömürden büyük ölçüde etkileniyor. Greenpeace anketine katılanlar da bu tabloyu doğruluyor. Hava Kirliliği Algısı Anketi’ne bakılırsa, her 10 kişiden 9’u pencereyi açtığında pak hava alamadığını ya da kömür kokusu soluduğunu belirtiyor.
KAYNAK: İHA