semaver
Active member
CH’li Toprak ‘Gri liste’den daha sonraki adımı deklare etti: Kara liste CHP Genel Lider Koordinatör Başdanışmanı Erdoğan Toprak ve İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye’nin Memleketler arası Mali Hareket nazaranv Gücü (FATF) tarafınca “gri listeye” alınmasını ve Merkez Bankası’nın faiz indirimi sonucunı kıymetlendirdi. “Kendisini ekonomist ilan eden bir şahsın, kerameti kendinden menkul bir iktisat teorisini ispatlama inadı ve hırsı uğruna, ülkenin geleceği yok ediliyor” açıklamasını yapan, Toprak’ın değerlendirmeleri şu biçimde:
“BİR daha sonraKİ BASAMAK KARA LİSTE”
“ABD Temyiz Mahkemesi Halkbank’ın itirazını reddedip İran yaptırımlarını delmekten yargılanmasına karar vererek, ABD hazinesine milyarlarca dolarlık yaptırım ve para cezası uygulamasının yolunu açtı. Türkiye’nin de kurucusu olduğu Milletlerarası Mali Hareket misyon Gücü (FATF), yıllardır uyarmasına karşın kara para aklamaya, kaynağı meçhul servetlerin yasallaştırılmasına, terörün finansmanına karşı uğraşta gerekli adımları atmayan, şeffaf ve yasal düzenlemeleri hayata geçirmeyen bu iktidar yüzünden Türkiye’yi Gri Liste’ye aldı. Bir daha sonraki etap Kara Liste. İktidar tüm ikazlarımıza karşı, bu yıl 7’ncisini yürürlüğe koyduğu, müddeti 6 ay daha uzatılan Varlık Barışı-Servet Affı kanunlarıyla yıllardır kara paracılara, kayıt dışı servetlere göz yumup ülkeyi kara para cennetine çevirdi. Yargının eli kolu bağlanıp yolsuzluk ve rüşvetin üzeri örtüldü.
GEÇEN YIL GELECEK GRİ LİSTE BU YIL GELDİ
İktidar, ülkenin mali prestijine, yatırım ve sermaye güvenliğine ağır hasar veren bu uygulamalarıyla, kara para ve narko devletlerin yer aldığı Gri Liste’ye Türkiye’nin alınmasının kapısını kendisi açtı. Geçen yıl sonunda FATF’ın ihtarlarına ahenk için apar topar getirdikleri maddeyle göz boyamaya çalışırken, bilakis derneklere, STK’lara yargı sonucu olmaksızın el koyma, kayyum atama düzenlemelerini geçirdiler. Kimse bu aldatmacayı yutmadı ve geçen yıl gelecek Gri Liste bu yıl geldi.
CUMHURBAŞKANI TEK SORUMLU
İktidar bir daha her şeyi dış güçlerin oyunu olarak sunma palavrasına sarılıyor. Merkez Bankası’nın faiz indirimi sonucunın Saray’ın buyruğuyla alındığını Mısır’daki sağır sultan bile biliyor. Merkez Bankası Liderini, Saray’a çağırıp talimatı veren, gece yarısı kararnamesiyle Lider Yardımcılarını ve Para Siyaseti Heyeti (PPK) üyelerini nazaranvden alıp yaptığı atamalarla PPK’yı emre amade biçimde dizayn eden Cumhurbaşkanı; iktisat, döviz, faiz kaosunun tek sorumlusudur. Asli bakılırsavi fiyat istikrarını sağlamak, TL’nin pahasını, prestijini korumak olan Merkez Bankası, Cumhurbaşkanı yardımıyla enflasyon ve fiyat istikrarsızlığının, TL’nin kıymet ve prestij kaybının baş aktörü pozisyonundadır.
İKTİDARIN GÖLGESİNDEKİ TOBB BİLE…
Tüm anket ve kamuoyu araştırmalarında siyasi ve toplumsal dayanağını süratle kaybeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, manipülasyondan bıktığını, artık anketlere inanmadığını söylüyor. Tavsiyem, buyruğundaki TÜİK’in her ay yaptığı Tüketici İnanç Endeksi (TÜGE) Anketi’nin Ekim ayı neticelerina bakması. Hane halklarının iktidara, iktisat idaresine itimadı, 2008-2009 finansal krizi ve 2009 Şubat’ından bu yana 152 ay ve 12,5 yılın en düşük bedelinde, 76,8 puanla dipte! Ankette mevcut ekonomik durum ve gelecek 12 ayda hanenin maddi durum beklentisi en sert düşüşü gösterirken, TÜİK’e nazaran halk, haneler, aileler iktidarın ne bugün ne gelecek 12 ayda problemleri çözemeyeceğini, ülke iktisadını ayağa kaldıramayacağını, her şeyin daha berbata gideceğini öngörüyor, düşünüyor. İktidar gölgesindeki TOBB bile iktisattaki kaos ve meçhullükten huzursuz olduğunu açıklamak zorunda kaldı. İktidarın ülke ve millet için yapacağı en güzel iş; artık ülkeyi yönetemediğini, sıkıntıları çözmeyi beceremediğini, akıl ve bilime inanmadığını itiraf edip, iktidarını sandıkta halk iradesiyle tecelli edecek, halkın umudu olacak yeni bir iktidara demokratik biçimde devretmektir.”
“BİR daha sonraKİ BASAMAK KARA LİSTE”
“ABD Temyiz Mahkemesi Halkbank’ın itirazını reddedip İran yaptırımlarını delmekten yargılanmasına karar vererek, ABD hazinesine milyarlarca dolarlık yaptırım ve para cezası uygulamasının yolunu açtı. Türkiye’nin de kurucusu olduğu Milletlerarası Mali Hareket misyon Gücü (FATF), yıllardır uyarmasına karşın kara para aklamaya, kaynağı meçhul servetlerin yasallaştırılmasına, terörün finansmanına karşı uğraşta gerekli adımları atmayan, şeffaf ve yasal düzenlemeleri hayata geçirmeyen bu iktidar yüzünden Türkiye’yi Gri Liste’ye aldı. Bir daha sonraki etap Kara Liste. İktidar tüm ikazlarımıza karşı, bu yıl 7’ncisini yürürlüğe koyduğu, müddeti 6 ay daha uzatılan Varlık Barışı-Servet Affı kanunlarıyla yıllardır kara paracılara, kayıt dışı servetlere göz yumup ülkeyi kara para cennetine çevirdi. Yargının eli kolu bağlanıp yolsuzluk ve rüşvetin üzeri örtüldü.
GEÇEN YIL GELECEK GRİ LİSTE BU YIL GELDİ
İktidar, ülkenin mali prestijine, yatırım ve sermaye güvenliğine ağır hasar veren bu uygulamalarıyla, kara para ve narko devletlerin yer aldığı Gri Liste’ye Türkiye’nin alınmasının kapısını kendisi açtı. Geçen yıl sonunda FATF’ın ihtarlarına ahenk için apar topar getirdikleri maddeyle göz boyamaya çalışırken, bilakis derneklere, STK’lara yargı sonucu olmaksızın el koyma, kayyum atama düzenlemelerini geçirdiler. Kimse bu aldatmacayı yutmadı ve geçen yıl gelecek Gri Liste bu yıl geldi.
CUMHURBAŞKANI TEK SORUMLU
İktidar bir daha her şeyi dış güçlerin oyunu olarak sunma palavrasına sarılıyor. Merkez Bankası’nın faiz indirimi sonucunın Saray’ın buyruğuyla alındığını Mısır’daki sağır sultan bile biliyor. Merkez Bankası Liderini, Saray’a çağırıp talimatı veren, gece yarısı kararnamesiyle Lider Yardımcılarını ve Para Siyaseti Heyeti (PPK) üyelerini nazaranvden alıp yaptığı atamalarla PPK’yı emre amade biçimde dizayn eden Cumhurbaşkanı; iktisat, döviz, faiz kaosunun tek sorumlusudur. Asli bakılırsavi fiyat istikrarını sağlamak, TL’nin pahasını, prestijini korumak olan Merkez Bankası, Cumhurbaşkanı yardımıyla enflasyon ve fiyat istikrarsızlığının, TL’nin kıymet ve prestij kaybının baş aktörü pozisyonundadır.
İKTİDARIN GÖLGESİNDEKİ TOBB BİLE…
Tüm anket ve kamuoyu araştırmalarında siyasi ve toplumsal dayanağını süratle kaybeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, manipülasyondan bıktığını, artık anketlere inanmadığını söylüyor. Tavsiyem, buyruğundaki TÜİK’in her ay yaptığı Tüketici İnanç Endeksi (TÜGE) Anketi’nin Ekim ayı neticelerina bakması. Hane halklarının iktidara, iktisat idaresine itimadı, 2008-2009 finansal krizi ve 2009 Şubat’ından bu yana 152 ay ve 12,5 yılın en düşük bedelinde, 76,8 puanla dipte! Ankette mevcut ekonomik durum ve gelecek 12 ayda hanenin maddi durum beklentisi en sert düşüşü gösterirken, TÜİK’e nazaran halk, haneler, aileler iktidarın ne bugün ne gelecek 12 ayda problemleri çözemeyeceğini, ülke iktisadını ayağa kaldıramayacağını, her şeyin daha berbata gideceğini öngörüyor, düşünüyor. İktidar gölgesindeki TOBB bile iktisattaki kaos ve meçhullükten huzursuz olduğunu açıklamak zorunda kaldı. İktidarın ülke ve millet için yapacağı en güzel iş; artık ülkeyi yönetemediğini, sıkıntıları çözmeyi beceremediğini, akıl ve bilime inanmadığını itiraf edip, iktidarını sandıkta halk iradesiyle tecelli edecek, halkın umudu olacak yeni bir iktidara demokratik biçimde devretmektir.”