semaver
Active member
Berat Albayrak’la ilgili çarpıcı tez: Kabineye geri mi dönüyor? CHP Küme Başkanvekili Özgür Özel, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında gündeme ait açıklamalarda bulundu.
“Toplantımıza Tayyip Erdoğan’ın ekonomiyi, borsayı, meblağları etkileyen ve fakiri daha fakir, zengini daha varlıklı yapan açıklamalarıyla, talimatlarıyla başlamak isteriz” kelamlarıyla açıklamalarına başlayan Özel, Berat Albayrak ile ilgili dikkat çeken argümanlarda bulundu.
İKİNCİ DAMAT PERİYODU
Özel’in bahisle ilgili kelamları şu biçimde oldu:
“Ekonomide ikinci damat devri yaşandığını hepimiz biliyoruz. Birinci damat devrinde nasıl art kapıdan 128 milyar dolar satıldıysa, Nebati’nin o sempatik gülücükleriyle, bir yerden yönetilen el kol hareketleriyle Nebati, ikinci damat periyodunu yaşatıyor. Bu ikinci damat devri, birinci damat devrinin yarattığı tahribattan fazlasını yaratmaya aday bir devir.
2022 PARLAK BİR YIL OLACAKSA MİLLETİN ÖNÜNE SANDIĞI KOYMAK LAZIM
Burada bir tasa var. Tayyip Erdoğan son günlerde damadın periyodunu övmeye başladı. Ya o kadar uygunsa niye istifa etti ve niye istifasını kabul ettiniz? Artık damadın denetiminde Nebati konuşuyor, bunlar yaşanıyor ve ihtimal o ki damat bir sefer daha kabineye dönebilir. Bu da Türkiye’nin muhtemel yeni bir felaket senaryosudur. Bu mevzudaki riske de dikkat çekmek isteriz.
Tayyip Erdoğan açıklamalarında ‘2022 en parlak yılımız olacak inşallah’ demiş. Tayyip Bey’in damadı 3 ayda bir geçip bize ‘şubat ocaktan uygun olacak, mart da şubattan düzgün olacak’ diyordu. Ancak hiç bir ay, bundan evvelkinden uygun olmadı; her gelen ay geçen ayı, her gelen yıl geçen yılı arattı. O yüzden Erdoğan’a Anadolu’da hayli kullanılan bir tabiri söylemek lazım: Bal, bal demekle ağız tatlanmıyor. Güzel olacak, parlak yıl olacak demekle, parlak yıl yaşanmıyor. Parlak yıl yaşanması için iktisat biliminin gereğini yapmak lazım, inadının gereğini değil.
Oturup bağımsız kurumlara karışmamak onların misyonlarını korkmadan yapmalarına müsaade vermek lazım. Kelam dinleyen Merkez Bankası demek, olmayan Merkez Bankası demektir. Ha kendisi için dünyanın en değerli uçağında gezeceği bir yıla parlak bir yıl diyebilir. Yandaş müteahhitlerini daha varlıklı edeceği bir yıla, parlak bir yıl denebilir ve mahdumlarının evlatlarının yeni yeni vakıfların başına geçtikleri yıla, parlak bir yıl denebilir. Türkiye için parlak bir yıl, sandığın geleceği yıldır. Şayet 2022 parlak yıl olacaksa, milletin önüne sandığı koymak lazım. Millet kendi geleceğini parlatır, kendi önünü aydınlatır. Ancak sandığın gelmediği ve bu liyakatsiz takımların milleti meşgul ettiği her yıl, daha karanlık bir yıl olmaya adaydır”
“Toplantımıza Tayyip Erdoğan’ın ekonomiyi, borsayı, meblağları etkileyen ve fakiri daha fakir, zengini daha varlıklı yapan açıklamalarıyla, talimatlarıyla başlamak isteriz” kelamlarıyla açıklamalarına başlayan Özel, Berat Albayrak ile ilgili dikkat çeken argümanlarda bulundu.
İKİNCİ DAMAT PERİYODU
Özel’in bahisle ilgili kelamları şu biçimde oldu:
“Ekonomide ikinci damat devri yaşandığını hepimiz biliyoruz. Birinci damat devrinde nasıl art kapıdan 128 milyar dolar satıldıysa, Nebati’nin o sempatik gülücükleriyle, bir yerden yönetilen el kol hareketleriyle Nebati, ikinci damat periyodunu yaşatıyor. Bu ikinci damat devri, birinci damat devrinin yarattığı tahribattan fazlasını yaratmaya aday bir devir.
2022 PARLAK BİR YIL OLACAKSA MİLLETİN ÖNÜNE SANDIĞI KOYMAK LAZIM
Burada bir tasa var. Tayyip Erdoğan son günlerde damadın periyodunu övmeye başladı. Ya o kadar uygunsa niye istifa etti ve niye istifasını kabul ettiniz? Artık damadın denetiminde Nebati konuşuyor, bunlar yaşanıyor ve ihtimal o ki damat bir sefer daha kabineye dönebilir. Bu da Türkiye’nin muhtemel yeni bir felaket senaryosudur. Bu mevzudaki riske de dikkat çekmek isteriz.
Tayyip Erdoğan açıklamalarında ‘2022 en parlak yılımız olacak inşallah’ demiş. Tayyip Bey’in damadı 3 ayda bir geçip bize ‘şubat ocaktan uygun olacak, mart da şubattan düzgün olacak’ diyordu. Ancak hiç bir ay, bundan evvelkinden uygun olmadı; her gelen ay geçen ayı, her gelen yıl geçen yılı arattı. O yüzden Erdoğan’a Anadolu’da hayli kullanılan bir tabiri söylemek lazım: Bal, bal demekle ağız tatlanmıyor. Güzel olacak, parlak yıl olacak demekle, parlak yıl yaşanmıyor. Parlak yıl yaşanması için iktisat biliminin gereğini yapmak lazım, inadının gereğini değil.
Oturup bağımsız kurumlara karışmamak onların misyonlarını korkmadan yapmalarına müsaade vermek lazım. Kelam dinleyen Merkez Bankası demek, olmayan Merkez Bankası demektir. Ha kendisi için dünyanın en değerli uçağında gezeceği bir yıla parlak bir yıl diyebilir. Yandaş müteahhitlerini daha varlıklı edeceği bir yıla, parlak bir yıl denebilir ve mahdumlarının evlatlarının yeni yeni vakıfların başına geçtikleri yıla, parlak bir yıl denebilir. Türkiye için parlak bir yıl, sandığın geleceği yıldır. Şayet 2022 parlak yıl olacaksa, milletin önüne sandığı koymak lazım. Millet kendi geleceğini parlatır, kendi önünü aydınlatır. Ancak sandığın gelmediği ve bu liyakatsiz takımların milleti meşgul ettiği her yıl, daha karanlık bir yıl olmaya adaydır”