semaver
Active member
Barış Pehlivan yazdı: ‘28 Şubat başka, dava ayrı’ ‘28 ŞUBAT FARKLI, DAVA AYRI’
Dünyanın en bilinen ekonomistlerinden Dani Rodrik, Balyoz davasındaki FETÖ’nün sahteciliğini ortaya çıkaranlardandı. Rodrik, “Sorunlu 28 Şubat periyodu ile “28 Şubat davası” içinde ayrım yapmak lazım. Bu devrin faturası, hukuk kurallarının hiç edildiği bir dava ile birkaç şahsa çıkarıldı” diyor.
Barış Pehlivan’ın bugünkü yazısındaki kısım şöyle:
RODRİK: 28 ŞUBAT FARKLI, DAVA FARKLI
Dünyanın en bilinen iktisat profesörlerinden bir tanesiydi…
Eşiyle bir arada bir koca kumpası çökertmek için elini taşın altına koyandı…
Binlerce kilometre uzakta, Türkiye’ye adalet gelsin diye uğraş verendi.
Tanıyorsunuz, ismi Dani Rodrik. Türkiye’de geniş etrafın “Çetin Doğan’ın damadı” diye de tanımladığı, Harvard Üniversitesi öğretim üyelerinden.
Rodrik, eşi Pınar Doğan ile Balyoz davasındaki örgütlü sahteciliği ortaya çıkaranlardandı. yıllar daha sonra, “meğer haklıymış” denilenlerdendi.
Gelin görün ki… Kumpas devri bitti derken kayınpederi Çetin Doğan bir daha mahpusa girdi. Bugünkü davayı kurgulayan da birebir örgüt, yani Fethullahçılardı.
Pekala, artık ne düşünüyordu?
Dani Rodrik’e sordum. Şu cevabı aldım:
“28 Şubat periyodu ile ‘28 Şubat davası’ içinde ayrım yapmak lazım. 28 Şubat devri, mağduriyetlerin yaşandığı problemli bir devir. Bu periyodun faturası, hukuk kurallarının hiç edildiği bir dava ile birkaç şahsa çıkarıldı. Balyoz-Ergenekon üzere kurgu davalarda gördüğümüz benzeri usul ve dijital kanıtlarla bir defa daha beşerler mahkûm edildi. Kanımca bu biçimde bir müddetcin, adalete hizmet etmesi ya da yaşanmış mağduriyetleri gidermesi mümkün değil.”
Tecrübeyle öğrendi bunları söyleyen. Hegel’in şu kelamıyla bitireyim:
“Deneyim ve tarihin bize öğrettiği bir şey var ise, o da halklar ve hükümetlerin tarihten hiç bir şey öğrenmediğidir.”
Dünyanın en bilinen ekonomistlerinden Dani Rodrik, Balyoz davasındaki FETÖ’nün sahteciliğini ortaya çıkaranlardandı. Rodrik, “Sorunlu 28 Şubat periyodu ile “28 Şubat davası” içinde ayrım yapmak lazım. Bu devrin faturası, hukuk kurallarının hiç edildiği bir dava ile birkaç şahsa çıkarıldı” diyor.
Barış Pehlivan’ın bugünkü yazısındaki kısım şöyle:
RODRİK: 28 ŞUBAT FARKLI, DAVA FARKLI
Dünyanın en bilinen iktisat profesörlerinden bir tanesiydi…
Eşiyle bir arada bir koca kumpası çökertmek için elini taşın altına koyandı…
Binlerce kilometre uzakta, Türkiye’ye adalet gelsin diye uğraş verendi.
Tanıyorsunuz, ismi Dani Rodrik. Türkiye’de geniş etrafın “Çetin Doğan’ın damadı” diye de tanımladığı, Harvard Üniversitesi öğretim üyelerinden.
Rodrik, eşi Pınar Doğan ile Balyoz davasındaki örgütlü sahteciliği ortaya çıkaranlardandı. yıllar daha sonra, “meğer haklıymış” denilenlerdendi.
Gelin görün ki… Kumpas devri bitti derken kayınpederi Çetin Doğan bir daha mahpusa girdi. Bugünkü davayı kurgulayan da birebir örgüt, yani Fethullahçılardı.
Pekala, artık ne düşünüyordu?
Dani Rodrik’e sordum. Şu cevabı aldım:
“28 Şubat periyodu ile ‘28 Şubat davası’ içinde ayrım yapmak lazım. 28 Şubat devri, mağduriyetlerin yaşandığı problemli bir devir. Bu periyodun faturası, hukuk kurallarının hiç edildiği bir dava ile birkaç şahsa çıkarıldı. Balyoz-Ergenekon üzere kurgu davalarda gördüğümüz benzeri usul ve dijital kanıtlarla bir defa daha beşerler mahkûm edildi. Kanımca bu biçimde bir müddetcin, adalete hizmet etmesi ya da yaşanmış mağduriyetleri gidermesi mümkün değil.”
Tecrübeyle öğrendi bunları söyleyen. Hegel’in şu kelamıyla bitireyim:
“Deneyim ve tarihin bize öğrettiği bir şey var ise, o da halklar ve hükümetlerin tarihten hiç bir şey öğrenmediğidir.”