semaver
Active member
Aykut Alıcı’nın annesi Songül Alıcı, 14 gündür gece gündüz oğlunun mezarının başında İstanbul Küçükçekmece Mehmet Akif Mahallesi’nde 11 yıl evvel konutunun önünde saçı uzun ve gözünde lens olduğu mazeretiyle tartıştığı bireyler tarafınca bıçaklanarak öldürülen İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi öğrencisi Aykut Alıcı’nın annesi Songül Alıcı, oğlunun öldürüldüğü tarih olan 14 Ağustos’ta konutundan Esenyurt Gülbahçe Mezarlığı’nda bulunan oğlunun mezarına çıplak ayakla yürüdü. Oğlunun sokakta bıçaklanmasının akabinde hastaneye ayakkabısız gittiği için çıplak ayakla yürüyen anne Alıcı, tam 14 gündür gece gündüz oğlunun mezarının başından ayrılmıyor.
Oğlunun fotoğrafının basılı olduğu ve “Adalet istiyorum” yazılı bir tişört ile mezarda nöbet tutan Alıcı, “Sadece bir battaniye, bir örtü üstünde yatıyorum. Güneşin altındayım. Hastalandım. Hastane dönüşü tekrar buraya geldim. Sabah kalktığımda oğlumun mezarını siliyorum, yıkıyorum. Günü bir poğaça ile tamamlıyorum. Fakat yetkililerin ayakları ise lüks araçlardan yere değmiyor. Bizim üzere analar ise adaleti mezarlarda arıyor. Ayaklarım paramparça. Halim perişan. Cebimde borç aldığım 45 TL var. Beni bu hale getiren devlet, ülkeyi yönetenler utansın” dedi.
‘SEÇİMDE GELİRLER’
Oğlunun öldürülmesine ait davada dokuz sanıktan sekizinin tahliye edilip sanıklardan yalnızca Celal Toprak’ın müebbet mahpus cezasına çarptırılmasına reaksiyon gösteren anne Alıcı, şu biçimde konuştu: “niçin saldırıyı başlatan, azmettiren dışarıda? Karakol niye o günün kamera kayıtlarını savcılığa göndermedi? Paralı değiliz ki belgeyi satın alalım. Ben de bu ülkenin vatandaşı değil miyim? Adalet Bakanı niye beni görmüyor? Ankara’da dayım, İstanbul’da amcam yok” dedi. Şu ana kadar yetkililerden hiç kimsenin yanına gelmediğini vurgulayan Alıcı, şu biçimde devam etti: “hiç bir partiden bana sahip çıkan olmadı. Seçim vaktinde kapıları çalıyorlar da şu an neredeler? Sesim duyulana kadar buradan ayrılmayacağım. Nefesimin sonuna kadar adalet talebinden vazgeçmeyeceğim. ‘Bu ülkede adalet var’ diyen biri de var ise oğlumun mezarının başına gelsin de bana göstersin. Adaleti 11 yıldır arıyorum bulamadım. Ben oğlumun davasının peşindeyim. Adalet sağlansın, oğlum huzurla uyusun, ben de mezarlıktan çıkayım. Adalet sağlanmazsa beni bu ülkede gömmesinler, yakıp külümü denize döksünler.”
Oğlunun fotoğrafının basılı olduğu ve “Adalet istiyorum” yazılı bir tişört ile mezarda nöbet tutan Alıcı, “Sadece bir battaniye, bir örtü üstünde yatıyorum. Güneşin altındayım. Hastalandım. Hastane dönüşü tekrar buraya geldim. Sabah kalktığımda oğlumun mezarını siliyorum, yıkıyorum. Günü bir poğaça ile tamamlıyorum. Fakat yetkililerin ayakları ise lüks araçlardan yere değmiyor. Bizim üzere analar ise adaleti mezarlarda arıyor. Ayaklarım paramparça. Halim perişan. Cebimde borç aldığım 45 TL var. Beni bu hale getiren devlet, ülkeyi yönetenler utansın” dedi.
‘SEÇİMDE GELİRLER’
Oğlunun öldürülmesine ait davada dokuz sanıktan sekizinin tahliye edilip sanıklardan yalnızca Celal Toprak’ın müebbet mahpus cezasına çarptırılmasına reaksiyon gösteren anne Alıcı, şu biçimde konuştu: “niçin saldırıyı başlatan, azmettiren dışarıda? Karakol niye o günün kamera kayıtlarını savcılığa göndermedi? Paralı değiliz ki belgeyi satın alalım. Ben de bu ülkenin vatandaşı değil miyim? Adalet Bakanı niye beni görmüyor? Ankara’da dayım, İstanbul’da amcam yok” dedi. Şu ana kadar yetkililerden hiç kimsenin yanına gelmediğini vurgulayan Alıcı, şu biçimde devam etti: “hiç bir partiden bana sahip çıkan olmadı. Seçim vaktinde kapıları çalıyorlar da şu an neredeler? Sesim duyulana kadar buradan ayrılmayacağım. Nefesimin sonuna kadar adalet talebinden vazgeçmeyeceğim. ‘Bu ülkede adalet var’ diyen biri de var ise oğlumun mezarının başına gelsin de bana göstersin. Adaleti 11 yıldır arıyorum bulamadım. Ben oğlumun davasının peşindeyim. Adalet sağlansın, oğlum huzurla uyusun, ben de mezarlıktan çıkayım. Adalet sağlanmazsa beni bu ülkede gömmesinler, yakıp külümü denize döksünler.”