celikci
New member
Aşı savaşları başladı! "Çin aşısının işe yaradığına dair kanıt yok"
Bir yandan aşı şirketleri satışlarını sürdürürken diğer yandan da birçok ülke aşı almak için sıraya giriyor. Ancak aşılarla ilgili soru işaretleri tamamıyla bitmiş değil. Özellikle mRNA teknolojisini kullanan Pfizer/BioNTech aşısı ile Türkiye’de hem test edilen hem de kullanılan Çin’in geliştirdiği geleneksel aşı arasındaki rekabet kızışmaya başladı. "BATI MEDYASI VEFAT HABERLERİNİ DUYURMADI"Pfizer ve BioNTech şirketlerinin geliştirdiği aşıyı kullanan 40 kişinin hayatını kaybetmesi sonucu Çin, aşı konusunda eleştirilerde bulundu. Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Zhao Lijian, Twitter mesajında, “Pfizer aşısından sonra Almanya'da 10 ölü” diye yazdı. Çin devlet televizyonu, CNN veya Reuters gibi batı medyasının aşıdan sonraki vefat haberlerini takip etmediğini söyledi. Norveç'teki ölümlerin de “net şekilde duyurulmadığı”, henüz yeni teknoloji olan mRNA aşısı için tüm insanların kobay yapıldığını iddia edildi. ALMANYA'DAN ÇİN'E CEVAP!Konuya ilişkin Almanya'nın önemli gazetelerinden Frnakfurter Allgemeine Zeitung ise Çin'e cevap verdi. Frnakfurter Allgemeine Zeitung, “Çin aşısı Sinovac'tan neredeyse hiç veri yok. Türkiye'deki klinik testlerden farklı, Brezilya ve Endonezya'daki klinik testlerden daha farklı etkinlik sonuçları açıklandı. Çinli aşı şirketi, bağımsız araştırmacılar tarafından bir değerlendirme yapılmasını sağlayacak bilimsel verileri bile yayınlamadı” ifadesini kullandı. AŞININ NAKİL VE TESLİMAT SORUNUÖte yandan korona virüs aşısının nakil ve teslimat sorumluluğu ile ilgili sorun yaşandı. “AB üyesi ülkeler, zarar ve ziyandan sorumlu” değildir maddesini Pfizer/BioNTech kabul etmedi. Bu yılın ortalarına doğru aşısına onay gelmesi beklenen Curevac ise bunu kabul etti. İlgili sözleşmeler kamuoyuna açıklanırken İtalya, sorumluluk almayan Pfizer/BioNTech'i yasal işlemle tehdit etti. AB ile Curevac arasındaki sözleşmede yargı yeri Belçika olarak belirlendi. Pfizer/BioNTech ise, Uluslararası Tahkim Mahkemeleri olmasını istiyor. Bu mahkemeler, başarısız kalan Transatlantik Ticaret Anlaşması'nın ardından Avrupa'da çok yoğun şekilde eleştiriliyor.
ALINTIDIR
Bir yandan aşı şirketleri satışlarını sürdürürken diğer yandan da birçok ülke aşı almak için sıraya giriyor. Ancak aşılarla ilgili soru işaretleri tamamıyla bitmiş değil. Özellikle mRNA teknolojisini kullanan Pfizer/BioNTech aşısı ile Türkiye’de hem test edilen hem de kullanılan Çin’in geliştirdiği geleneksel aşı arasındaki rekabet kızışmaya başladı. "BATI MEDYASI VEFAT HABERLERİNİ DUYURMADI"Pfizer ve BioNTech şirketlerinin geliştirdiği aşıyı kullanan 40 kişinin hayatını kaybetmesi sonucu Çin, aşı konusunda eleştirilerde bulundu. Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Zhao Lijian, Twitter mesajında, “Pfizer aşısından sonra Almanya'da 10 ölü” diye yazdı. Çin devlet televizyonu, CNN veya Reuters gibi batı medyasının aşıdan sonraki vefat haberlerini takip etmediğini söyledi. Norveç'teki ölümlerin de “net şekilde duyurulmadığı”, henüz yeni teknoloji olan mRNA aşısı için tüm insanların kobay yapıldığını iddia edildi. ALMANYA'DAN ÇİN'E CEVAP!Konuya ilişkin Almanya'nın önemli gazetelerinden Frnakfurter Allgemeine Zeitung ise Çin'e cevap verdi. Frnakfurter Allgemeine Zeitung, “Çin aşısı Sinovac'tan neredeyse hiç veri yok. Türkiye'deki klinik testlerden farklı, Brezilya ve Endonezya'daki klinik testlerden daha farklı etkinlik sonuçları açıklandı. Çinli aşı şirketi, bağımsız araştırmacılar tarafından bir değerlendirme yapılmasını sağlayacak bilimsel verileri bile yayınlamadı” ifadesini kullandı. AŞININ NAKİL VE TESLİMAT SORUNUÖte yandan korona virüs aşısının nakil ve teslimat sorumluluğu ile ilgili sorun yaşandı. “AB üyesi ülkeler, zarar ve ziyandan sorumlu” değildir maddesini Pfizer/BioNTech kabul etmedi. Bu yılın ortalarına doğru aşısına onay gelmesi beklenen Curevac ise bunu kabul etti. İlgili sözleşmeler kamuoyuna açıklanırken İtalya, sorumluluk almayan Pfizer/BioNTech'i yasal işlemle tehdit etti. AB ile Curevac arasındaki sözleşmede yargı yeri Belçika olarak belirlendi. Pfizer/BioNTech ise, Uluslararası Tahkim Mahkemeleri olmasını istiyor. Bu mahkemeler, başarısız kalan Transatlantik Ticaret Anlaşması'nın ardından Avrupa'da çok yoğun şekilde eleştiriliyor.
ALINTIDIR