İzmir, tiyatrosuna 70 yıllık ortadan daha sonra kavuşuyor. Yönetmeliği hazırlanan ve konseyimi gerçekleşerek takımı oluşan İzmir Kent Tiyatrosu (İzBBŞT) 1 Ekim’de İzmir Büyükşehir Belediyesi Kent Tiyatroları (İZBBŞT) Genel Sanat Direktörü Yücel Erten’in Aziz Nesin hikayelerinden uyarlayıp yönettiği, Türk tiyatro tarihinin değerli oyunlarından Azizname’nin galası ile “perde” diyecek. İzmir Devlet Opera ve Balesi Elhamra Sahnesi’ndeki gala 2 ve 3 Ekim’de de bir dahalenecek. Azizname, pandemi ve kısıtlı seyirci uygulaması niçiniyle üç gün sürecek galanın akabinde 6 Ekim’den itibaren Kültürpark’taki İzmir Sanat sahnesinde izleyicilerle buluşmayı sürdürecek.
İzmir, artık dışarıdan gelen oyunları, turneleri beklemeden de İzBBŞT’nin çıkardığı oyunlarla buluşacak. İzBBŞT’nun vakit içinde çocuk ve gençlik tiyatrosuna da yönelmesi bekleniyor. İzmir’in kent tiyatrosu yalnızca İzmir’e değil, etrafına, Ege Bölgesine de ışık saçacak. İzmir bu yüzden heyecanlı ve 70 yıllık bir hayali gerçekleştirmenin gururu ortasında.
70 YILLIK ORTA
1946’da tiyatro, sinema oyuncusu ve direktör Avni Dilligil’in idaresinde başlayıp dört yıllık serüvenini sürdüremeyerek noktalayan İzmir Kent Tiyatroları, periyot dönem bir daha hayata geçirilmeye çalışılsa da tüm teşebbüsler sonuçsuz kaldı. Yaklaşık bir buçuk yıl evvel kaybettiğimiz Prof. Dr. Özdemir Nutku, 1989’da Kent Tiyatroları ismini yine kent hayatına kazandırmaya çalıştı. Ne var ki bu uğraşlar, Gezici Kamyon Tiyatrosu uygulamasıyla lakin iki yıl yaşayabildi.
PROF. DR. HÜLYA NUTKU GÖREMEDİ
Bu ortada İzBBŞT perdelerini buruk açıyor, zira kuruluşunda büyük emeği olan İzmir Büyükşehir Belediyesi Kent Tiyatroları İstişare Heyeti Üyesi ve Sanat Bağlantı Yöneticisi Prof. Dr. Hülya Nutku, birinci oyunun başlamasından bir hafta evvel hayatını yitirdi. Prof. Dr. Nutku için AASSM’deki merasim ve hürmet geçişinde oradaydım ve İzmir’in tiyatro ismine kimi var ise oradaydı. Onun Türk tiyatrosuna ve İzBBŞT’ye neler kattığını orada hazır bulunanlarla ve konuşmacıların anlattıklarıyla gördüm, duydum. Tiyatronun büyük bir pahasını; bir araştırmacıyı, muharriri, eleştirmeni ve akademisyeni kaybetmek ve tıpkı vakitte İzBBŞT’nin birinci oyununun galasına bir hafta kala kaybetmek sahiden üzücüydü. Hülya Nutku’yu anlamanın ve anmanın en hoş biçimi de tahminen bu tiyatroyu dünya döndükçe yaşatmak olacak.
Prof. Dr. Nutku, 2019’da kaleme aldığı 27 Mart Dünya Tiyatro Günü Ulusal Bildirisi’nin başlangıcında şöyleki diyordu: “Merhaba… Sizlere Ege’nin incisi, ülkemin üçüncü büyük kenti, yeni oluşan gökdelenlerinin yanında, büyükşehire yakışan kent tiyatroları bile olmayan İzmir’den sesleniyorum…”
Rahat uyuyun tiyatro için bir hayatı dolduran hoş insan; artık İzmir’in bir Kent Tiyatrosu var ve iki gün daha sonra perdesini açıyor. Ve kim bilir Elhamra Sahnesi’ndeki galada sizin için neler yapılacak iki gün daha sonra…
Bendeniz için tiyatro da bir tutku. İstanbul’da tiyatrodan çıkmazdım, her fırsatta kendimi bir oyunda bulurdum. İzmir fazlaca fakir o bakımdan fakat bu yoksulluğu giderecek Devlet Tiyatrosu haricinde bir de İzBBŞT var artık ödenekli kurumsal tiyatro olarak. Osmanbey’de garajdan bozma sahnelerinde izlediğim, Dostlar Tiyatrosu’nun sahnelediği Jonh Steinbeck’in Bitmeyen Arbedesi birinci göz ağrımdı. Artık İzBBŞT’nin Elhamra Sahnesi’nde sahneleyeceği Azizname de en az izlediğim o birinci oyun kadar heyecan verici. Ne tesadüf; Elhamra Sahnesi’nde son olarak Dostlar Tiyatrosu’nun bir müzikli oyununu izlemiştim. Laf ortamızda, daha sonra üniversitede merhum tiyatrocu sınıf arkadaşım Gürhan Başaran ile bir tiyatro kümesi kurup 12 Eylül devrinde Kenan Evren’i ve rejimini soyut olarak eleştirme gayesiyle Eguene İonescu’nun Kel Şarkıcı’sını sahnelemiştik. Işıklar ortasında uyu Gürhan, zeki çocuk.
Muzaffer Ayhan Kara
İzmir, artık dışarıdan gelen oyunları, turneleri beklemeden de İzBBŞT’nin çıkardığı oyunlarla buluşacak. İzBBŞT’nun vakit içinde çocuk ve gençlik tiyatrosuna da yönelmesi bekleniyor. İzmir’in kent tiyatrosu yalnızca İzmir’e değil, etrafına, Ege Bölgesine de ışık saçacak. İzmir bu yüzden heyecanlı ve 70 yıllık bir hayali gerçekleştirmenin gururu ortasında.
70 YILLIK ORTA
1946’da tiyatro, sinema oyuncusu ve direktör Avni Dilligil’in idaresinde başlayıp dört yıllık serüvenini sürdüremeyerek noktalayan İzmir Kent Tiyatroları, periyot dönem bir daha hayata geçirilmeye çalışılsa da tüm teşebbüsler sonuçsuz kaldı. Yaklaşık bir buçuk yıl evvel kaybettiğimiz Prof. Dr. Özdemir Nutku, 1989’da Kent Tiyatroları ismini yine kent hayatına kazandırmaya çalıştı. Ne var ki bu uğraşlar, Gezici Kamyon Tiyatrosu uygulamasıyla lakin iki yıl yaşayabildi.
PROF. DR. HÜLYA NUTKU GÖREMEDİ
Bu ortada İzBBŞT perdelerini buruk açıyor, zira kuruluşunda büyük emeği olan İzmir Büyükşehir Belediyesi Kent Tiyatroları İstişare Heyeti Üyesi ve Sanat Bağlantı Yöneticisi Prof. Dr. Hülya Nutku, birinci oyunun başlamasından bir hafta evvel hayatını yitirdi. Prof. Dr. Nutku için AASSM’deki merasim ve hürmet geçişinde oradaydım ve İzmir’in tiyatro ismine kimi var ise oradaydı. Onun Türk tiyatrosuna ve İzBBŞT’ye neler kattığını orada hazır bulunanlarla ve konuşmacıların anlattıklarıyla gördüm, duydum. Tiyatronun büyük bir pahasını; bir araştırmacıyı, muharriri, eleştirmeni ve akademisyeni kaybetmek ve tıpkı vakitte İzBBŞT’nin birinci oyununun galasına bir hafta kala kaybetmek sahiden üzücüydü. Hülya Nutku’yu anlamanın ve anmanın en hoş biçimi de tahminen bu tiyatroyu dünya döndükçe yaşatmak olacak.
Prof. Dr. Nutku, 2019’da kaleme aldığı 27 Mart Dünya Tiyatro Günü Ulusal Bildirisi’nin başlangıcında şöyleki diyordu: “Merhaba… Sizlere Ege’nin incisi, ülkemin üçüncü büyük kenti, yeni oluşan gökdelenlerinin yanında, büyükşehire yakışan kent tiyatroları bile olmayan İzmir’den sesleniyorum…”
Rahat uyuyun tiyatro için bir hayatı dolduran hoş insan; artık İzmir’in bir Kent Tiyatrosu var ve iki gün daha sonra perdesini açıyor. Ve kim bilir Elhamra Sahnesi’ndeki galada sizin için neler yapılacak iki gün daha sonra…
Bendeniz için tiyatro da bir tutku. İstanbul’da tiyatrodan çıkmazdım, her fırsatta kendimi bir oyunda bulurdum. İzmir fazlaca fakir o bakımdan fakat bu yoksulluğu giderecek Devlet Tiyatrosu haricinde bir de İzBBŞT var artık ödenekli kurumsal tiyatro olarak. Osmanbey’de garajdan bozma sahnelerinde izlediğim, Dostlar Tiyatrosu’nun sahnelediği Jonh Steinbeck’in Bitmeyen Arbedesi birinci göz ağrımdı. Artık İzBBŞT’nin Elhamra Sahnesi’nde sahneleyeceği Azizname de en az izlediğim o birinci oyun kadar heyecan verici. Ne tesadüf; Elhamra Sahnesi’nde son olarak Dostlar Tiyatrosu’nun bir müzikli oyununu izlemiştim. Laf ortamızda, daha sonra üniversitede merhum tiyatrocu sınıf arkadaşım Gürhan Başaran ile bir tiyatro kümesi kurup 12 Eylül devrinde Kenan Evren’i ve rejimini soyut olarak eleştirme gayesiyle Eguene İonescu’nun Kel Şarkıcı’sını sahnelemiştik. Işıklar ortasında uyu Gürhan, zeki çocuk.
Muzaffer Ayhan Kara