erkan_623
New member
40 yaşındaki Kadriye Arslan, göğsünde bir kitle hissetti lakin pandemi niçiniyle hastaneye gitmeyi erteledi. bir süre daha sonra Diyarbakır’da doktora giden Arslan, yapılan analizlerin akabinde göğüs kanseri olduğunu öğrendi. Ablasını da bağırsak kanserinden kaybeden 3 çocuk annesi bayan, göğüs kanseri olduğunu öğrenince büyük ıstırap yaşadı. Koltuk altı lenf bezlerine de sıçrayan kanserin tedavisini sürdürmek için İstanbul’a gelen Arslan için Başakşehir Çam ve Sakura Kent Hastanesi’nde süreç çabucak başladı. Lokal ileri evre göğüs kanseri olan bayan, kemoterapiye başlatıldı, başarılı geçen tedavi daha sonrası ameliyat için hazırlıklar da tamamlandı.
AMELİYATA GİRECEKKEN KORONAVİRÜSE YAKALANDI
Lakin Arslan, 22 Haziran’da korona virüse yakalanınca herkes büyük bir tasa yaşadı. Tabiplerin yakın takibinde süreci geçiren Arslan’ın ameliyatı hastalığı atlatana kadar ertelendi. Belirtileri şiddetle yaşadığı korona virüsü yenmesinin akabinde ameliyata alınan Kadriye Arslan, başarılı geçen operasyonla kanseri de yendi. Başakşehir Çam ve Sakura Kent Hastanesi’nde nazaranv yapan Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Ebru Şen hastasının durumu hakkında bilgi verirken, Arslan da yaklaşık bir yıllık tedavi sürecinde yaşadıklarını anlattı. hiç bir vakit moralini düşürmediğini söz eden Arslan, hem kanseri hem korona virüsü yenmenin memnunluğunu yaşadığını belirtti.
BU HASTALIĞI YENECEĞİM DEDİM
Kansere yakalandığını öğrendiği birinci an keder hissettiğini lakin daha sonrasında kendine güvenerek bu hastalığı yenebileceğine inandığını anlatan Kadriye Arslan, “Doktorum bana ‘Sana kemoterapi diyorsam bu âlâ demektir’ dedi, ben artık kendimi yeterli hissettim aslına bakarsanız orada, ablamı bağırsak kanserinden kaybettim. Hastalığı duyduğumuzda epeyce oldukca etkilendik, ailem epey korktu ve ben hepsine cüret verdim. Hepsine ben bu hastalığı yeneceğim dedim. Diyarbakır’da da duyduğumda makus oldum, annem ağladı ona, sen bu biçimde yaparsan ben iyileşemem dedim. Sen kuvvetli olacaksın, ben kuvvetli olacağım biz bu hastalığı yeneceğiz, bu hastalık bizden korkacak dedim. Nitekim de o denli oldu, hastalığı yendik. Çocuklarımı düşündüm, çocuklarım bu süreçten epeyce etkilendi. Küçük oldukları için süreç fazlaca zordu. En ufak bir abdest aldığımda çocuklarımın gözleri doluyordu. Mümkün mertebe onların yanında başı açık gezemiyordum, saçlarım döküldü kaşlarıma kadar” dedi.
NE KEMOTERAPİ NE KORONA YILDIRAMADI
Kanserle savaşırken koranaya yakalanmasına ait konuşan Arslan, “Koronaya yakalandığımda test verdiğimde o kadar korkmadım lakin testim müspet çıktığında hayli fazlaca korktum, 24 saat kendime gelemedim. Ben koronadan mı korkuyorum dedim daha sonrasında güzel olmaya başladım. Kuru öksürük ve nefes darlığı kaldı lakin inşallah o da geçecek. Korona virüsü çok öksürükle atlattım, ateş, kemik ağrısı, epey halsizlik vardı. Lakin ben koronayı dinleyip de yataklara düşmedim. Ne kemoterapi ne de korona vaktinde hiç bir biçimde kendimi bırakmadım. Sıhhatimi erteledim, pandemiden dolayı korkuyordum. Hastaneye gideceğim, geleceğim, çocuklarım eşim hasta olacak diye ancak daha sonra baktım olacağı var ise olur dedim. Kanseri de korona virüsü de yendim, biz kuvvetli bir toplumuz. Erken teşhis hayli kıymetli, kimse hastalıktan korkmasın hastalığını ertelemesin koronadan korkmasın” diye konuştu.
AMELİYAT HAZIRLIKLARI SIRASINDAN KOVİD GEÇİRDİ
Hastasının hem korona virüsü hem kanseri yenmesiyle ilgili konuşan Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Ebru Şen, “Kadriye Hanım bize göğsünde kitleyi fark etmiş bir biçimde geldi ve biz muayenesini yaptığımızda 4 santimlik bir kitle vardı. beraberinde koltuk altı lenf bezlerine de hastalık sıçramıştı. bu türlü bizim lokal ileri göğüs kanseri dediğimiz bir periyot de teşhis ettik ve yaklaşık hastalarımızın yüzde 40’ını bu türlü tespit ediyoruz. Bilhassa Covid devrinde de bu müracaatların gecikmesiyle bu sıklık daha da arttı. İleri evre olduğu için kemoterapiyle, onkolojik tedaviyle başladık. Tedaviye epeyce uygun bir yanıt verdi. Kütlesi, lenf bezleri küçüldü. Bunun kararında da ameliyatını yapabilir hale geldik. Tam ameliyatı hazırlıkları sırasında bir de Covid geçirdi hastamız, bu niçinle de uzun mühlet ameliyat ertelendi. O periyotta yine ilerleyecek mi bir taraftan artık kemoterapi almıyor, endişeleniyoruz derken her şey yeterli gitti. Göğsünü koruyarak yalnızca o küçülmüş kitleyi alarak lenf bezlerinden bir ölçü alarak tedavisini gerçekleştirmiş olduk. Şu anda hem Covid’i tıpkı vakitte göğüs kanserini atlatmış durumda, o yüzden epey mutluyuz” diye konuştu.
KENDİ KENDİMİZİ MUAYENEYE ÇOK KIYMET VERELİM
Şen, göğüs kanserinde erken teşhisin ve bayanların kendilerini takip etmesinin büyük ehemmiyet taşıdığını söz ederek kelamlarını şöyleki sürdürdü: “Kadınlarda en sık görülen kanser göğüs kanseri; erken teşhis bizim için epeyce değerli. Her bayanın kendi kendini nizamlı muayene etmesini epeyce önemsiyoruz. Yaş arttıkça riskin azalmadığını hastalar bilsinler. Genç hastalarda da çok sık görülmeye başlandı. Erkeklerde de hiç görülmüyor değil, onu da söyleyelim, görülebiliyor lakin epey ender. Kendi kendimizi muayeneye epey değer verelim.”
KAYNAK: İHA
AMELİYATA GİRECEKKEN KORONAVİRÜSE YAKALANDI
Lakin Arslan, 22 Haziran’da korona virüse yakalanınca herkes büyük bir tasa yaşadı. Tabiplerin yakın takibinde süreci geçiren Arslan’ın ameliyatı hastalığı atlatana kadar ertelendi. Belirtileri şiddetle yaşadığı korona virüsü yenmesinin akabinde ameliyata alınan Kadriye Arslan, başarılı geçen operasyonla kanseri de yendi. Başakşehir Çam ve Sakura Kent Hastanesi’nde nazaranv yapan Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Ebru Şen hastasının durumu hakkında bilgi verirken, Arslan da yaklaşık bir yıllık tedavi sürecinde yaşadıklarını anlattı. hiç bir vakit moralini düşürmediğini söz eden Arslan, hem kanseri hem korona virüsü yenmenin memnunluğunu yaşadığını belirtti.
BU HASTALIĞI YENECEĞİM DEDİM
Kansere yakalandığını öğrendiği birinci an keder hissettiğini lakin daha sonrasında kendine güvenerek bu hastalığı yenebileceğine inandığını anlatan Kadriye Arslan, “Doktorum bana ‘Sana kemoterapi diyorsam bu âlâ demektir’ dedi, ben artık kendimi yeterli hissettim aslına bakarsanız orada, ablamı bağırsak kanserinden kaybettim. Hastalığı duyduğumuzda epeyce oldukca etkilendik, ailem epey korktu ve ben hepsine cüret verdim. Hepsine ben bu hastalığı yeneceğim dedim. Diyarbakır’da da duyduğumda makus oldum, annem ağladı ona, sen bu biçimde yaparsan ben iyileşemem dedim. Sen kuvvetli olacaksın, ben kuvvetli olacağım biz bu hastalığı yeneceğiz, bu hastalık bizden korkacak dedim. Nitekim de o denli oldu, hastalığı yendik. Çocuklarımı düşündüm, çocuklarım bu süreçten epeyce etkilendi. Küçük oldukları için süreç fazlaca zordu. En ufak bir abdest aldığımda çocuklarımın gözleri doluyordu. Mümkün mertebe onların yanında başı açık gezemiyordum, saçlarım döküldü kaşlarıma kadar” dedi.
NE KEMOTERAPİ NE KORONA YILDIRAMADI
Kanserle savaşırken koranaya yakalanmasına ait konuşan Arslan, “Koronaya yakalandığımda test verdiğimde o kadar korkmadım lakin testim müspet çıktığında hayli fazlaca korktum, 24 saat kendime gelemedim. Ben koronadan mı korkuyorum dedim daha sonrasında güzel olmaya başladım. Kuru öksürük ve nefes darlığı kaldı lakin inşallah o da geçecek. Korona virüsü çok öksürükle atlattım, ateş, kemik ağrısı, epey halsizlik vardı. Lakin ben koronayı dinleyip de yataklara düşmedim. Ne kemoterapi ne de korona vaktinde hiç bir biçimde kendimi bırakmadım. Sıhhatimi erteledim, pandemiden dolayı korkuyordum. Hastaneye gideceğim, geleceğim, çocuklarım eşim hasta olacak diye ancak daha sonra baktım olacağı var ise olur dedim. Kanseri de korona virüsü de yendim, biz kuvvetli bir toplumuz. Erken teşhis hayli kıymetli, kimse hastalıktan korkmasın hastalığını ertelemesin koronadan korkmasın” diye konuştu.
AMELİYAT HAZIRLIKLARI SIRASINDAN KOVİD GEÇİRDİ
Hastasının hem korona virüsü hem kanseri yenmesiyle ilgili konuşan Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Ebru Şen, “Kadriye Hanım bize göğsünde kitleyi fark etmiş bir biçimde geldi ve biz muayenesini yaptığımızda 4 santimlik bir kitle vardı. beraberinde koltuk altı lenf bezlerine de hastalık sıçramıştı. bu türlü bizim lokal ileri göğüs kanseri dediğimiz bir periyot de teşhis ettik ve yaklaşık hastalarımızın yüzde 40’ını bu türlü tespit ediyoruz. Bilhassa Covid devrinde de bu müracaatların gecikmesiyle bu sıklık daha da arttı. İleri evre olduğu için kemoterapiyle, onkolojik tedaviyle başladık. Tedaviye epeyce uygun bir yanıt verdi. Kütlesi, lenf bezleri küçüldü. Bunun kararında da ameliyatını yapabilir hale geldik. Tam ameliyatı hazırlıkları sırasında bir de Covid geçirdi hastamız, bu niçinle de uzun mühlet ameliyat ertelendi. O periyotta yine ilerleyecek mi bir taraftan artık kemoterapi almıyor, endişeleniyoruz derken her şey yeterli gitti. Göğsünü koruyarak yalnızca o küçülmüş kitleyi alarak lenf bezlerinden bir ölçü alarak tedavisini gerçekleştirmiş olduk. Şu anda hem Covid’i tıpkı vakitte göğüs kanserini atlatmış durumda, o yüzden epey mutluyuz” diye konuştu.
KENDİ KENDİMİZİ MUAYENEYE ÇOK KIYMET VERELİM
Şen, göğüs kanserinde erken teşhisin ve bayanların kendilerini takip etmesinin büyük ehemmiyet taşıdığını söz ederek kelamlarını şöyleki sürdürdü: “Kadınlarda en sık görülen kanser göğüs kanseri; erken teşhis bizim için epeyce değerli. Her bayanın kendi kendini nizamlı muayene etmesini epeyce önemsiyoruz. Yaş arttıkça riskin azalmadığını hastalar bilsinler. Genç hastalarda da çok sık görülmeye başlandı. Erkeklerde de hiç görülmüyor değil, onu da söyleyelim, görülebiliyor lakin epey ender. Kendi kendimizi muayeneye epey değer verelim.”
KAYNAK: İHA